3.TÜKENEN UMUT

1.3K 319 316
                                    


KEYİFLİ OKUMALAR

Bu dünya çok küçük. Hani, dağ dağa kavuşmaz insan insana kavuşur, derler ya, doğru. Berfin şaşkındı. Öyle bir tesadüf beklemiyordu. Sorduğu sorunun cevabını hâlâ alamadığı için, Aybars'ın, Ubey'i nereden tanıdığını ve onun eski eşi olduğunu bilip bilmediğini düşünüp duruyordu. Aybars ise, içine kurt düşmüştü.

Aybars birkaç dakika sessiz kaldıktan sonra, şüphelerinden kurtulmak adına meraklı bakışlarını Berfin'e dikti. "Asıl siz nereden tanışıyorsunuz?" İşte Berfin buna verecek bir cevabı yoktu. Ne diyecekti, eski eşim mi? Diyemezdi... "Ubey'i nereden tanıyorsun?"

Ubey, Berfin'i vakit kazandırmak için Aybars'a yaklaştı. "Evet, dün döndüm Amerika'dan." Berfin'e göz kırparak söze devam etti. "Berfin benim arkadaşım."

"Anladım." Aybars ters giden bir şeyler olduğunu sezmişti. "O zaman..." Bakışlarını Berfin'e çevirdi. "Atlas'ın babası ve Atlas neredeler?"

Salonda garip bir gerilim vardı. Berfin bir şeyden korkuyormuş gibi bir hâlde dururken, Ubey onun aksine sakin duruyordu. Aybars zaten her şeyden şüpheleniyordu. Retil ise, kapının önünde durarak tedirgin bakışlarla bakıyordu.

"Atlas'ın babası..." deyip yutkundu Berfin. Ubey'e bakarak sert bir sesle devam etti. "Yok... İkisi de yok."

"Burada değiller miydi?"

"Ben gelmeden önce çıkmışlar. Siz nasıl tanıştığınızı hâlâ söylemediniz?" Berfin'in kekeleyerek cevap vermesi ve konuyu değiştirmesi Aybars'ı daha da meraklandırmıştı. Fakat ondan hiçbir şeyi öğrenmeyeceğini anladığı için zorlamayacak, Vehibe Hanım'dan öğrenecekti. "Ubey benim kız kardeşimin patronu." Berfin belli etmeden içten içi sevindi. Aybars'ın hiçbir şeyden haberi olmadığından tamamen emin olmuştu. Lâkin bu gerçekleri öğrenmeyeceğini anlamına gelmezdi!

"Neyse, benim şimdi gitmem lazım." dedi Ubey ardından Berfin'e bakarak devam etti. "Söylediklerimi unutma Berfin!" dedi imalı bir şekilde. "İyice düşün!"

"Tamam, düşüneceğim." Aslında düşünülecek bir şey yoktu, Berfin'in kararı kesindi, Aybars'ı öldürmeyecekti. "Benden haber bekle!"

Ubey kapıya adımlarken Aybars'ın yanından geçti. "Aybars ben İstanbul'da on gün kalacağım, beni istediğin zaman arayabilirsin, tamam mı?" Aybras kafasını aşağı yukarı salladı. "Tamam." dedi samimi bir sesle. "Ararım."

Giden Ubey ve Retil'in ardından Berfin ve Aybars salonda yalnız kaldılar. Genç kadın, Aybars'a yalancı bir kızgınlıkla baktı. "Sen beni takip mi ettin?" Aybars masumca gülümsedi. "Şimdi şöyle; ben seni merak ettim ve seni yalnız bırakmak istemediğim için hastaneyi arayıp anneannenle konuştum, ondan evinin adresini aldım ve buraya geldim."

"Atlas peki?" diye sordu telaşlı bir sesle. "Onu evde yalnız mı bıraktın?"

"Hayır, yalnız bırakmadım, onu komşuya emanet etttim." Berfin, Aybars'ın evinden çıktıktan sonra Aybars komşuyu arayıp Atlas ile kalmasını rica etmişti. Ardından Vehibe Hanım'ı arayıp Berfin'in ev adresini almıştı. "Oh, rahatladım." dedi genç kadın yumuşak bir sesle. Sonra Ubey'in şartı aklına gelince çekinerek devam etti. "Senden bir şey isteyebilir miyim?"

"Tabii!"

"Beni anneanneme götürebilir misin?" Vehibe Hanım'ın yanına gidip onunla dertleşmek istiyordu. "Yanına gitmem lazım!"

"Bu saatte!" dedi Aybars sorarcasına. "Sabahı bekleyemez misin?"

"Bekleyemem!" dedi Berfin kafasını iki yana sallayarak. "Lütfen, çok acil!"

ATEŞİN ORTASINDA (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin