Multi :Pelin
Cumartesi Barangilin evinde yemek yedikten sonra film izledik. Sonra da herkes evlerine dağıldı. Pazar günü de tüm gün evde videomuzu izledim.
Gerçekten güzel çıkmıştık.Bugünse pazartesi of. Herkes gibi bende pazartesi sendromunu yaşıyorum. Okula salı başlasak belki bu kadar koymaz.
Yatakta debelendikten sonra kendimi yere attim. Yerde de biraz yuvarlanıp nihayet banyonun yolunu buldum.
Bu hareketlerim sadece pazartesi gününe özel.Rutin işlerimi hallettikten sonra üstümu giyip mutfağa girdim.
Oo tüm aile burda. Bu Ece niye erken kalkiyosa. Okul yokken yat işte. Annem onu anaokulu veya krese göndermiyor. Niyeyse artık. Seneye de okula başlar artık. Biraz akillanmasi lazım çünkü.Hızlı bir şekilde kahvaltımı yaptıktan sonra evden çıktım. Sıra geldi en zorlu bölüme otobüs. Beklemesi ayrı dert binmesi ve inmesi ayrı bir sıkıntı zaten. Umarım bugün bostur. Demiyeceğim çünkü her sabah bu duayı ediyorum ama hergun de dolu oluyor.
Bir beş dakika bekledikten sonra otobüs geldi. Ve yine tıklım tıklım.
Yürüyerek gitmeyi çok isterdim ama otobüsle bile okula geç kalıyorum ben.Nihayet sıkış tepiş yolculuğum bittikten sonra kendimi okula attım. Oh be dünya varmış. Gerçekten varmış ya. Az önce ölüyorum sandım.
Adamın biri ter kokuyor öbürü de ağır derecede parfüm. X ve y gibiler kimi yok edicegini sasiyorsun.Sınıfa girdiğimde Ebru daha gelmemiş anlaşılan ki çantası yok. Demir ve Baran yine beraber oturmuş konuşuyorlardı. Hazır Ebru yokken köşeyi kapiyim. Sirama doğru ilerleyip Demir ve Barana
"Günaydın "
Dedim. Onlar da bana aynı şekilde karşılık verirken köşeye oturdum.
Bir kaç dakika sonra Ebru koşarak sınıfa girdi. Tabi arada bir kaç kişiye çarptı."Pardon pardon "
Deyip yanıma oturdu. Önce bir soluklandiktan sonra bana sokulup
"Aslı musil işini hallettim. Pelin ve Sude şuan kantinde oturuyor. Tam zamanı hadi kalk "
Ben de hemen ayaklandim. Demir kaslarını catip
"Noliyor kızlar "
Ben de
"Yok birşey tuvalete gidiyoruz. "
Deyip ilerlemeye başladım. Ebru zaten çoktan sınıftan çıkmıştı. Sınıfın kapısında beni bekliyordu. Ben de gelince beraber kantine gitmeye başladık. Merdivenlerden inerken
"Nasıl koyucaz hapi içeceklerine "
"Sen oyala ben koyarım. "
"Niye ben oyaliyorum ya sen oyala "
"Ya Asli ben şimdi sinirlenir kavga ederim. Sen oyalarsin ben de hemen katarim işte. "
Oflayip kabul ettim. Kantine vardığımızda çok kişi yoktu. Zaten birazdan zil çalar elimizi çabuk tutmamız lazım. Gözlerim Pelingili aradığında en köşede oturmuş çay içtiklerini gördüm. Ebru beni sırtımdan itip
"Hadi knk"
Dedi. Ben de derin bir nefes alıp onların yanına ilerlemeye başladım. Ne dicem ben şimdi keşke önceden düşünseydim.
Pelingilin yanına vardığımda kaşlarını catip bana baktı.
"Ne var "
Dedi Pelin.
"Sen bana geçen gün çelme takmistin dimi ya onun hesabını sormaya geldim. "
İyi gidiyorum galiba. Pelin histerik bir kahkaha atınca yüzümü buruşturdum. Amma cırtlak sesi var ha. Çakma sarışın nolucak.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAVİŞ
Fiksyen RemajaPlatonik bir aşkiniz varsa napardınız. İmkansız olduğunu mu düşününürsünüz. Ama unutmayın imkansız diye bir şey yoktur.