19. Bölüm

62 20 1
                                    

Baranin ağzından  

Sınavdan çıkıp sınıfa doğru inmeye başladım. Üçüncü kattaki sınıfta sinava girmiştim. Açıkçası iyi geçmişti beklediğimden kolay sormuşlar.

İkinci merdivene döndüğümde aşağıda kalabalık olduğunu duydum. Sonra Ebru'nun

"Ya ambulansı arayın hemen "

Diye bagirdigini duydum. Hemen kalabalığın arasına girip ne olduğuna baktım.

Aslı yerde başı Ebru'nun dizinde yatıyordu. Ve kendinde değildi. Kafasındaki kanı görünce ben de hemen yanına çöküp

"Aslı noldu noldu Asliya "

Diye bağırdım. Gözüm artık bir şey görmüyordu.

Elimi kafasına götürdüğümde çok fazla kan olduğunu gördüm. Sonra kalabalık dağılıp hocalar başımıza toplandığında

"Noluyor burda çocuklar noldu Aslıya ambulansı aradınız mi "

"Aradık "

Dedi bir çocuk.

"Onlar geç kalır benim arabayla götürelim "

Dedi müzik hocası. Ben de Asliyi kucaklayıp okuldan dışarı çıktım. Müzik hocası arabayı açtığında Ebru arka kapıyı açtı. Bende Aslıyla birlikte arkaya bindim. Yanıma da Ebru bindiğinde Demir ve hoca da öne oturdular.

Hoca hemen arabayı çalıştırdığında Aslınin kafası hala kanıyordu. Kafasını göğsüme yaslayıp kulağına fısıldadım.

"Sakın sakın beni bırakma "

Ebru yanımda  Aslının elini tutmuş ağlıyordu. Ben de omzuna dokunup

"Ebru ağlama bir şey olmayacak merak etme "

O da kafasını sallayıp gözyaşlarını sildi.

Müzik hocamız Murat hoca arabayı çok hızlı sürüyordu. Demir de bir yandan hastaneyle konuşuyordu.

"Evet biz yoldayız. Başını çarpmış galiba kanıyor. Siz sedyeyi hazırlayın."

Sonra murat hocaya dönüp

"Hocam ne kadar kaldı "

"10 dakikaya ordayız "

Deyip gaza iyice bastı. Bir yandan da korna çalıyordu.

"On dakikaya ordayız "

Deyip telefonu kapattı Demir.

Hayır Asli hiç bir yere gidemezsin.

Hastaneye vardığımızda hemen arabadan inip Asliyi tekrardan kucağıma aldım. Sedye yanımıza gelirken yavaşça onu sedyeye bıraktım.

Hemşireler hemen onu içeri alırken biz de arkasından kostuk.

Ameliyathanenin kapısına geldiğimizde hemşire bizi durdurup

"Sizi burdan fazlasına alamam. "

Deyip içeri girdi ve kapılar kapandı. Bu ikinci girişi bu kapıdan ve ikinci kez sağ salim cikicak ordan.

Murat hoca yanımıza gelip

"Ailesine haber vermeliyiz "

Deyince Ebru titreyen elleriyle telefonunu cebinden çıkardı.

"Alo Emine Teyze "

"Aslı Aslı "

Deyip ağlamaya başladı. Ben de elinden telefonu alıp

MAVİŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin