Gece saatin kaç olduğundan emin değildim. Uyanıp her şeyi hatırladığım, resmen tekrar tekrar acı çektiğim andan bu yana gözyaşlarımı durduramamıştım. Jungkook'a ihtiyacı olan desteği vermemiş miydim? Eğer o ölürse, ne yaparım ben? Kafamda bu cümleler dönüp dururken o çaresiz hissettiğim anlar gözümün önüne gelip duruyordu. İyi olmak için Jeon'a ihtiyacım vardı, orası bir kesindi.
Haberi alır almaz hastaneye koşturan Jiyong, önümde dikilmiş saçlarımı okşuyordu. Bu sadece daha hassas olmama sebep oluyordu.
Hayatın ne zaman biteceğine kafana göre karar verme, lütfen ölme! Lütfen dayan!
Birlikte bir hayat kuralım Jungkook!
Uzun süredir lamba cızırtısından başka ses gelmeyen koridorda gürültüyle açılan kapı sıçrayıp gözyaşlarımı hızlıca silmeme neden olmuştu. "Görebilirsiniz, durumu iyi." Doktor ağzında ki maskeyi indirip durumunu bildirdiğinde kafa sallayıp odaya girmek için hareketlendim. "Onu sana emanet ediyorum." Doktor önümde durup cümlesini onaylamamı beklediğinde Jiyong yanıma geldi. Kaşlarımı çatıp endişeyle başımı salladığımda yorgun bakışlarını üzerimden çekip hızlıca gözden kayboldu. "O Jungkook'un babası." Şaşkınlığımı ve endişemi üzerimden atabilmem için açıklama yaptığında tepki vermeden Jungkook'un yattığı odaya girdim.
Jiyong girmeyeceğini el hareketiyle belli ettiğinde kapıyı kapatıp yatağın yanında ki sandalyeye oturdum. Jeon gecikmeden bakışlarını bana dikmişti. Çekinsemde, korkumdan olsa gerek, hızlıca elini tutmuştum. "Jimin..." İsmimi onun ağzından duymak gözlerimi tekrar doldurmuştu. Elini alnıma dayayıp gözyaşlarımı tekrar serbest bırakmıştım.
"Özür dilerim. Benim yüzümden artık hiç gülmüyorsun Jimin, eğer yok olur gidersem..." derin bir nefes almıştı. "Herkesin..." sözleri canımı daha çok yakarken kendimi sıkmıştım. "Mutlu olacağını düşün-" lafını tamamlamamış olması ona bakmama neden olmuştu. Dolu gözlerini tava çevirmişti. "Beni sen kurtardın değil mi?" Tekrar soğuk bir ses tonuyla konuşmaya başlamıştı. "Nasıl bir beklenti içine girmeliyim bilmiyorum ama en azından biraz daha devam etmeye çalışacağım."
Elini avucumdan çekip gözlerine batan kahküllerini düzeltti. "Senin gibi biri olabilmek için Jimin. Böylece, kendimi de olduğum gibi sevebilirim belki."
Daha fazla kendi sıkamadığımdan hızlıca sandalyeden kalkıp Jeon'un yanına uzandım. "Ben de..." sargılı bileğini okşayıp gözlerimi kapattım. "Her zaman senin yanında olacağım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Le Bleu L'ami \ KookMin
FanfictionSeni arayıp bulmak istiyorum... Yanında olmak istiyorum... Kalbindeki karanlık yok olup gidene kadar... Ve sonsuza dek...