Dün gece bir türlü uyuyamamıştım ve bu yüzden okula gelmek fazlasıyla zor gelmişti. Uyuyamamamın nedeni tahmin edilebilir tabii. Jeon'a dediğim cümleler geceleyin boğazıma dizilmişti resmen.
Aslında, pişmanlığım gece değil, o cümleleri sarf eder etmez başlamıştı; fakat gece bir başka oluyordu.
Görüşüm her göz kırpışımda inadına bulanıklaşıyor gibiydi. Bir de görüşümü netleştirmek için efor sarf ediyordum! Bedenimin yorgunluğuna inat giden göz kapaklarımı sevmiyorum.
"Şuna bak!" Okul bahçesine adım atar atmaz ofladım. "Oha! İnanamıyorum!" Bahçede merak uyandıran bir kaç pano vardı. "Kim asmış ki bunları?" Herkes merakını dillendirirken ben olduğum yerde bekleyip neler olduğunu anlamaya çalıştım. Panoya asılması gereken önemli bir olay olduğunu sanmıyordum, bu da neydi böyle?
Diğer herkes gibi en yakınımda ki panoya doğru yürüdüm.
'Jeon Jungkook dünyanın en iğrenç erkeğidir. Eskiden babası hastanede çalışırken, aynı hastanedeki genç bir doktorla cinsel bir ilişkisi oldu. Bedeniyle herkesi baştan çıkaran sinsi biridir Jungkook!'
Titreyen ellerimle kağıdı panodan çıkarttım. "B-bu da ne? Bunlar... yalan!" Kendi kendime mırıldanırken gözlerimi kapattım. Böyle bir şeyi kim yapabilir?
Arkamdan gelen gürültüyle elimde sıktığım kağıdı boşluğa bıraktım. Jungkook çantasını fırlatmış, bakışlarını gözlerimden çekmiyordu.
"Hey... B-bunlar yalan değil mi?" Aciz bir sesle konuşmuştum. Nedense delirecek gibi hissediyordum, onun öyle biri olmadığını gayet iyi biliyordum! İçimden kendime onun öyle biri olmadığını defalarca bağırırken hızlıca Jungkook'a koştum ve omuzlarından tutup sarstım. "Jungkook, birisi sana şaka yapmaya çalışıyor değil mi? Bunlar yalan! Değil mi Jungkook? Y-yalan!" Büyük bir umut içerisinde bağırırken Jungkook'un gözlerinden akan yaşlara bakıyordum.
Yalan... değil mi?
"HAYIR!" İsmini haykırdığımda beni kendinden itip bağırmaya başladı. Hıçkırıkları arasında defalarca aynı kelimeyi tekrar ederek yere çöktü. Titreyen dudaklarımdan bir kaç kelime çıksın diye uğraşırken Jungkook'un gözlerinin kayışını ve kendini sertçe yere bırakışını izledim.
Ayaklarımı zar zor ileri atıp hızla yere, Jeon'un yanına çöktüm. "J-jeon?" Kafasını dizlerime koyup üzerinde siper aldım.
"J-jungkook lütfen kendine gel!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Le Bleu L'ami \ KookMin
FanficSeni arayıp bulmak istiyorum... Yanında olmak istiyorum... Kalbindeki karanlık yok olup gidene kadar... Ve sonsuza dek...