BÖLÜM -3-

6.4K 259 5
                                    

Vardığımızda geldiğimiz yerin bir ev değil bir cafe olduğunu anladım ve rahatladım. "Niye öyle söyledin ki?" dedim. O ise "Seni kızdırmak istedim." Dedi ve yüzüne alaydan oluşan bir gülümseme yerleştirdi. Birkaç saat çalıştıktan sonra devamına sonra devam etmeye karar verdik. Beni eve bırakmayı teklif etti demek isterdim ama tabiki de böyle bir teklif olmadı. Kaan yine tüm öküzlüğüyle "Seni eve bırakacağım, bin arabaya." Dedi emir verici bir ses tonuyla. Ben ilk başta itiraz etmeye kalkışsam da itirazlarım geçerli olamadı. Zaten saat de geç olmuştu. Eve tek başıma gitmeye çok da bayılmıyordum. Arabada hiç konuşmuyorduk ve bu durum beni sıkmıştı. Sıkıldığımı belli eden bir of çektikten sonra müziği açmak için elimi uzattım. Müziklere göz gezdirirken Tom Odell in Another Love şarkısını görür görmez açtım. Ve mırıldanmaya başladım. Kaan da elini müzik ayarlama yerine doğru uzattığında rahatsız olduğunu ve kapatacağını düşünmüştüm fakat Kaan beni yne şaşırtarak müziğin sesini daha çok açtı. Ve o da söylemeye başladı. Ben de sesimi yükselterek söylemeye başladım. Müzik zaten son sesdi ve biz de Kaan'la bağırarak şarkı söylüyorduk. Kendimi çok iyi hissediyordum. Şarkı bittiğinde derin bir nefes alıp arkama yaslandım. Kaan "Bu şarkı, favorimdir." Dedi. Şaşırmıştım çünkü bir ortak yönümüz vardı ve bu bile nedense beni sevindirmişti.

Sabah uyandığımda saatin daha erken olduğunu gördüm. Bu nedenle yavaş yavaş hazırlandım. Kahvaltımı edip evden çıktım. Okula geldiğimde Kaan sırada oturuyordu. Yanında birkaç kişi vardı. Kaan'ın tayfası olduklarını duymuştum. Şimdi yanlarına gitmemin garip kaçacağını düşündüm ve Doruk'u bulmak için yan sınıfa gittim. Beraber bahçeye çıkıp bir banka oturduk ve ona dün olanları anlattım. Zil çaldığı sırada kalkıp sınıflarımıza ilerledik.

Bugün beden dersi vardı. Bu nedenle sınıfça kıyafetlerimizi alıp spor salonuna gittik. Üzerimizi değiştirdik ve hocanın yanına gittik. Hoca, bugün voleybol oynayacağımızı söyledi ve bizi iki gruba ayırdı. Kaan'la aynı gruptaydık. Oyunu yarısında falan artık o kadar hıslanmıştık ki topu yakalamk için Kaan'la aynı anda koştuğumuz sırada Kaan'la çarpıştık ve kendimi Kaan'ın üzerinde buldum. Kafalarımız arasında çok az bir mesafe vardı. Kafasını azıcık öne itse dudaklarımız birleşecekti sanki. Ama böyle bir şey tabiki asla olamayacktı. Bir süre öyle kalıp bakıştık. Zaten gözlerine dalıp gitmiştim. Fakat bütün sınıfın sahteden öksürme sesleriyle ayağa kalktım ve kızardığımı düşünüp soyuna odasındaki tuvalete doğru ilerledim.

Aynaya baktığımda yanılmadığımı anladım. Yüzümü yıkadım ve biraz kendime gelmek için bekledikten sonra kapıdan çıktım. Çıkmamla kafama bir şey geçirilmesi bir oldu. Son gördüğüm yüz Ece'nin yüzüydü.

Merhabaa, öncelikle hepinize okuduğunuz için teşekkürler ama lütfen okuma sayısını ve vote ları arttıralım. Fikirlerinizi veya sonraki bölümde olmasını istediklerinizi de bana mesaj olarak atabilirsiniz veya yorum olarak bildirebilirsiniz. Buna çok sevinirim. :)

Sen BENİMSİN.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin