Bölüm Şarkısı: Tom Odell - Another Love
Uyandigimda saat oglen olmuştu. Kahvaltı için bir şeyler atıştırıp televizyonun karsısına oturdum ve film izlemeye başladım. Film romantik bir filmdi ve sonu kotu bitiyordu. Epey ağlamıştım. Film bittikten sonra olanları düşünmeye başladım. Kaan hâkli miydi? Evet, ondan uzak durmalıydım ama bu çok zordu. Ben bu düşüncelerimle boğuşurken telefonum çaldı. Arayan Doruk'tu. Ona her şeyi anlattım ve o da moralimi düzeltmek için aksam bara gideceğimizi ve itiraz istemediğini söyledi. Belki bu bana iyi gelebilirdi ve ayrıca dediği gibi itiraz etme sansım olmadığını da biliyordum. Bu yüzden hazırlandıktan sonra Doruk beni aldı ve beraber bara gittik. İçerisi pek de hoş değildi. Zaten içkiyle aram çok iyi değildi. Pek sevmez ve içmezdim. Ama bu mekân tamamen içki ve sarhoş olup yiyişen kişilerle doluydu. O kişileri görmek bile midemde kusma isteği uyandırdı. Fakat bu istek kösede bir koltukta oturan Kaan ve kucağında bir kızın oturduğunu ve yiyiştiklerini görünce kendini gerçek kusmaya bıraktı ve barın ortasına kustum. Çok fena rezil olmuştum. Herkes bana bakıyordu. Kaan da beni fark etmişti ve yanıma geldi. "Ne yapıyorsun sen burada?" diye bağırdı ama ben bilincimi kaybetmek üzereydim. Her an bayılabilirdim. Kaan da bunu anlamış olacak ki beni kucağına aldı ve dışarı çıkardı. Bana bağırarak bir şeyler söylüyordu ama ben anlamıyordum ve cevap veremiyordum. Kaan beni arabaya bindirdi ve evime bıraktı. Biraz da olsa kendime gelmiştim hemen odama çıkıp bir duş aldıktan sonra yatağıma dondum.
Pazar günümü bütün gün Kaan'ı düşünerek geçirmiştim. Ondan hoşlanıyordum. Ama ask... Bilmiyorum. Duygularımdan emin değildim. Pazartesi okulda Kaan'ı göremedim. Hiçbir derse girmemişti. Çıkışta onu gördüm. Arabasına yaslanmış bekliyordu. Yanıma geldi ve konuşmak istediğini söyledi. Beni eve bırakacakmış ben de söyleyeceklerini duymak istediğim için kabul ettim. Arabaya bindiğimizde Kaan bana dondu ve "Cumartesi olanlar için özür dilerim. "dedi. Ne yani simdi Kaan özür mü diliyordu? Hem de benden. Yok, daha neler. Ama diliyordu iste. "Önemi yok hem ne san mistim ki" dedim cümlemin devamını getiremeyerek. O ise "Unutmak için yaptım. Seni. Gözlerini. Ama bu sözleri bir daha asla benden duyamayacaksın. Çünkü gidiyorum. Yarın Amerika'ya gidiyorum. Senden uzak kalmam lazım. Bunu senin için yapıyorum." dedi. Ben dediklerinin sokunu yasarken çoktan eve gelmiştik bile. Çantamı aldım ve eve girdim. Bütün gece duşundum. Artık duygularımdan emindim. Biliyorum, daha çok erken belki de aşık olmak için. Ama onsuz bir hayat istemiyordum. Onsuz yapamazdım. İlk defa tam anlamıyla yaşadığımı hissediyordum. Sabahları onu görmek için uyanıyordum. Akşamları da onun hayallerini kurarak uyuyordum. Evet, belki bunlar, bu hislerim yanlıştı. Ama hissettiklerim çok gerçekçi geliyordu ve Kaan'la olmak istiyordum. Ne kadar acı dolu olsa da. Aşk bu değil midir zaten? Acı çektirir insana ama aynı zamanda yaşadığını hissettirir, insanı canlı tutar.
Onunla konuşmaya karar verdim. Doruk'un yardımıyla çok zor da olsa Kaan'ın evinin adresini buldum. Ertesi sabah geç kalmamak umuduyla hemen Kaan'lar gittim. Tam zamanına gitmişim çünkü tam da eşyalarını arabaya yerleştiriyordu. Yanına gittim ve derin bir nefes alarak konuşmaya başladım.
"Eğer gidersen, bu sen istediğin için, senin secimin olacaktır. Çünkü ben ne istediğimi biliyorum. Kaan, seni seviyorum" dedim. Oha bunları ben mi söylemiştim. İçimden gecenler bunlardı ve bunları sonunda dile getirebilmiştim. Bu düşüncelerimi bölen Kaan'ın dudaklarını dudaklarıma kapaması olmuştu. Bu ilk öpücüğümdü. İlk öpücüğüm, sevdiğim adamdan, Kaan'dandı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sen BENİMSİN.
Teen Fiction+Benimle olmasan bile hep benim olacaksın. -Ben hep senin olacağım. Çünkü ben sensiz kendim olamam. Adım Güneş. Lise 3’e başlayacağım. Şimdiye kadar İzmir’de yaşıyorduk. Fakat bu sene babamın tayini dolayısıyla İstanbul’a taşınıyoruz. Açıkçası çok d...