BÖLÜM -25-

2.7K 113 1
                                    

Sonunda ayrıldığımızda Kaan elimi tuttu ve beraber sahneden indik. Konferans salonunun dışına çıktığımızda bahçeye doğru ilerledik. Sonunda durduğumuzda Kaan bana döndü. Sanki bir şey söylememi bekliyor gibiydi. Söylenecek çok söz vardı. Hangisinden başlayacağıma karar veremedim ve sonunda içimden ne geliyorsa hepsini söylemeye başladım. "Kaan, bu yaptığın çok güzeldi. Ama önceden beni neden bıraktın? Yani, hani belki onu anlayabilirim ama beni hiç sevmediğinle ilgili söylediklerin gerçekten çok canımı yakmıştı. Niye onları söyledin?" Daha devam edecektim ama Kaan elini dudaklarıma koyarak beni susturdu. "Seni korumak istedim. Seni kendimden uzak tutmak istedim. Ama bunu başarmak çok zordu. Vazgeçmiyordun." Güldü. "Ve en zoru da," Derin bir nefes alarak devam etti. "Senden vazgeçmekti. Biliyorum, seni kırdım. Bunun için özür dilemiyorum. Ben, özür dilemem. Ama sana bu yaşadıklarını telafi edeceğime söz veriyorum. Beni seviyor musun?" Bu sorunun cevabını bilmiyor muydu gerçekten? Düşünmeden cevapladım. "Evet. Ama..." Beni ine susturdu. "Peki bana güveniyor musun?" Kafamı "Evet." anlamında salladım. "Seni tanıyorum Kaan ve sana güveniyorum. Seni o kadar iyi tanıyorum ki, seni tanımaktan kendimi unuttum." Beni kendine çekti ve sımsıkı sarıldı. Kollarını belime dolayıp saçımı öptüğünde onu ne kadar özlediğimi tekrar hatırladım. Konuştuğunda nefesi saçlarıma çarpıyordu. "Bundan sonra beni bırakamazsın baş belası. Beni kendine bağlayabilen belki de tek kişisin. Ve seni asla bırakmayacağım." dedi ve elimi alıp yumruk yaparak kalbine yerleştirdi. "Haklıydın, burada sen varsın. Her yerde sen varsın. Yanımda da sen olmalısın." Elim hala onun kalbindeyken o da diğer elini kaldırdı ve kalbime koydu. Dokunuşuyla irkilsem de bir şey söylemedim. Ama kalp atışlarım ne kadar heyecanlandığımı belli edecek şekilde hızlanmıştı. "Burası da bana ait." Bir süre öylece kaldık. Gözlerimiz kenetlenmişti. Sonunda Kaan elini indirdi ve elimi tuttu. "Şimdi gidiyoruz ve senin benim olduğunu bir kere daha gösteriyoruz." Bir şey demedim ve elimi tutmasına izin verdim. Uzun zamandır ilk defa içimdeki boşluk dolmuştu. Onsuz da yaşayabillirdim. Ama o, sanki çok uzun zamandır içimdeki eksiklikti. O beni tamamlıyordu. Benzemiyorduk. Normal sevgililier gibi ortak noktalarımız yoktu ama biz buyduk işte. Normal sevgililer de değildik normal kişiler de. Ben kabuğunun dışına çıkmaya korkan küçük kız. O ise, umursamaz, asi kötü çocuk. Bir yapbozun parçaları gibiydik. Birbirimiz olmadan da yaşardık. Ama hep eksik kalırdık.

Elimi tutmaya devam ederken kantine geldik. Kapıdan içeri girdiğimizde normal olarak tüm gözler bize döndü. Bu ilgiden rahatsız olsam da başımı dik tutarak Kaan'ın elini daha da sıkı kavradım. Onun yanında mutluydum. Onun yanında huzurluydum. İkimiz de biliyorduk, bundan sonra Kaan ve Güneş yoktu. BİZ vardık.

---- -- ----------

Okuldan sonra beni eve Kaan bırakmıştı. Ev girdiğim gibi yatağıma uzandım ve Kaan'ı düşünmeye başladım. Bu kısa zaman diliminde neler yaşamıştık? En mutlu anım da en kötü anım da onunlaydı. Düşüncelere dalarak uzun zamandır ilk defa güzel bir uykuya daldım.

Kapı çaldığında evde kimse olmadığını hatırladım ve yataktan sürünerek kalktım. Kapıyı açtığımda karşımda ağlamaktan gözleri şişmiş bir Cansu görmeyi beklemiyordum. Kapıyı açar açmaz bana sarıldı ben de kollarımı ona sardım. Sonunda içeri geçtiğimizde onu koltuğa oturttum ve ben de yanına oturdum. "Ne oldu canım?" diye sorduğumda gözlerini yerden ayırıp bana çevirdi. Ama bir şey söylemedi. "Tamam, anlatmak zorunda değilsin. Ben sana bir şeyler hazırlıyım." diyip ayağa kalktığım da Cansu'nun sesiyle geri oturdum. "Anlatacağım." dediğinde sesi mırıldar gibi çıkmıştı. Şu anda ağlamıyordu ama çok kötü gözüküyordu. "Hani geçen gün bara gidecektik. Ama ben gelmemiştim." O anda bunun nedenini hiç sormadığımı hatırladım. "Çünkü tam kapısına geldiğimde Savaş'la karşılaştım. Ben... Savaş' a aşığım Güneş." Savaş'ın kim olduğunu hatırlamak için zihnimi yokladım. Ve Kaan'ın çetesinden biri olduğunu hatırladım. Bizim okuldaydı ve hiç güvenilir birine benzemiyordu. Gerçi Kaan da ilk başta öyleydi. Cansu devam etti. "Ve Savaş bunu biliyor. Biz... Geçen sene çıkmıştık. Beni sevdiğini sanmıştım. Ama sonra benden ayrıldı ve sonradan öğrendim ki... Benimle sadece bir iddia uğruna çıkmış. O günden beri onun karşısında çok çaresizim. Çok dengesiz. Bazen benden hoşlandığını düşünüyorum ama sonra hemen iddia olayı aklıma geliyor ve kafamdan bu dğşünceyi hemen atıyorum. Zaten davranışlarıyla da beni sevmediğini gösteriyor. Sadece benimle oynamak, eğlenmek istiyor.O gün de onu görmezden gelerek kapıdan girecektim ki Savaş kolumu tuttu ve beni kendine çekti. "Nereye güzelim?" dediğinde kolumu kurtarmaya çalıştım. Ama bırakmadı. "Bırak beni." diye bağırdığımda takmadı. "Yeter artık, benimle oyun oynamak hoşuna mı gidiyor? Yoksa bana aşık mı oldun?" diye bağırdım ve alaycı bir şekilde güldüm. Olmadığını biliyordum sadece ağzımdan öyle çıkmıştı. Ama asıl beni mahveden Savaş'ın sözleri olmuştu. "Seni sevmiyorum ve sevmeyeceğim. Anla artık bunu." Ondan sonra beni orada bırakıp gitti. Ben de yanına gelemedim. Eve gittim. Bugün de yine onu gördüm. Ama yanında bir kız vardı ve sarılıyorlardı. Buna alışığım. Yani onun yanında hep kızlar olurdu. Ama bu sefer daha farklıydı. İlk defa bir kıza gülümsemişti. Benim gülümsemesi için her şeyi feda edebileceğim Savaş, ona gülümsemişti." Sustuğunda derin bir nefes aldı. Gözleri dolmuştu. Onu kendime çektim ve sıkıca sarıldım. "Shh, ağlama. Öküzlük etmiş. Ama seni daha fazla üzemeyecek. Bana güven." Sarıldıktan sonra geri çekildiğimizde devam etti. "Bir planım var. Ama daha fazla ağlamayacaksın ve üzülmeyeceksin. Onu bu yaptıklarına pişman edeceğiz. Anladın mı?" Kafasını salladığında ona peçete getirdim. O gözyaşlarını silerken ben de planımı anlatıyordum. En iyi yöntemi uygulayacaktık. Nerdeyse herkeste işe yarardı. "KISKANDIRMAK",

UZUN BİR ARADAN SONRA YİNE BURDAYIM. ÖZÜR DİLERİM. BİR SÜREDİR YAZAMIYORDUM. ÇÜNKÜ PEK VAKİT BULAMIYORDUM, YAZMAK DA ÇOK İÇİMDEN GELMİYORDU. ÖYLE BİR DURUMDAYKEN YAZARAK HİKAYEYE KÖTÜ DEVAM ETMEK İSTEMEDİM. ONUN YERİNE ŞİMDİ YEPYENİ FİKİRLERİMLE KARŞINIZDAYIM. ASLINDA BU BÖLÜMÜ DAHA UZUN YAZMAK İSTERDİM AMA SİZİ DAHA FAZLA BEKLETMEK İSTEMEDİĞİM İÇİN ŞİMDİ YAYINLIYORUM. BU ARADA ANLADIĞINIZ ÜZERE HİKAYEYE YENİ BİR KARAKTER EKLENİYOR."SAVAŞ" BİR DAHAKİ BÖLÜM NE ZAMAN GELİR BİLMİYORUM AMA ÇABUK OLMASI İÇİN ÇALIŞACAĞIM. HERKESE İYİ AKŞAMLAR :)

Sen BENİMSİN.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin