Selaaam :) bu bölümü biraz geçiktirdim. kusura bakmayın. Çünkü kötü bir bölüm yazmak istemedim hiç ilham gelmiyordu. Onun yerine geç ama güzel bir bölüm yazmak istedim. Medya da Can'ın Mira'ya gitar çalış anı var. Ayrıca videodada kendim hazırlamış olduğum Mira & Can videosu var.Oyları yükseltelim :) 15 oyu geçince yeni bölüm gelir :))) . İYİ OKUMALAR :))
''Hı ?'' diye bir bakış attım. Annemde bize anlamsız bakışlarla bakıyordu. Kaan kapının önünde yamuk sırıtışıyla bana bakıyordu. En sonunda anneme kibarca Biraz yanlız kalabilirmiyiz Kaan'la dedim. Annem olumlu anlamda başını sallayıp içeri gittikten sonra Kaan başucumda ki koltuğa oturdu. Telefonunu çıkardı ve oyun oynamaya başladı. ''Kaan ? '' diye bir kez daha ne demek istediğini anlamaya çalıştım ama o bana ''ha ?'' diye cevap verdi. Beni sanki önemsermiş gibi davranıp sonra kenarı çekilemezdi. ''Gerçekten şimdi ki amacın ne Kaan ?'' diye sordum. Kısa bir süre bana baktı sonra oyununa dönüp ''bu oyunda en yüksek puana ulaşmak'' dedi ve güldü. Artık gerçekten çok sinir oluyordum. ''Kaan burada ne işin var ?'' diye şaşırmış gibi yaparak geç ve anlamsız bir soru sordum. ''Bilmem. Benim burada ne işim vardı?'' diye sorup tek kaşını kaldırarak bana baktı. Sinirimden titremeye başlamıştım. Burkulan ve kıpırdatmamam gereken ayağımı unutup ani bir hareket yaptım. Ayağıma çiviler girmiş gibi acı hissettim. Kaan ise oyununu bırakmış ciddi bir ifadeyle beni sabit tutmaya calışıyor bir yandan da söyleniyordu. ' salak mısın ya sabit durman gerekiyo senin. Herzaman yanında ben olamam ki' .''Dur bir dakika sen benim yanımda değildinki hiç bir zaman şimdi ne oluyor? Bu durumda da sana ihtiyacım yok ölüm döşeğinde de. hem senin ne işin var burda senin burda olman yerine.O salak sevgilin Selinle kına yakman gerekmiyormu ne güzel ortam size kaldı '' diyerek çıkıştım. Annem artık bağırışlarımı duymuş olmalı ki odanın kapısına geldi ve ''Oğlum artık git istersen sonra tekrar gelirsin hasta ziyareti kısa olur'' dedi. Kaan anneme baktı ve '' tabi efendim '' diyerek odadan çıktı. Nihayet yalnız kaldığımda pencereden dışarıya baktım. Ellerinde güllerle Can geliyordu. Beni görmesi için elimi tam kaldırdım, sallıyacaktım ki birden bire gülleri yere atıp görüş açımdan çıkarak evin arka tarafına gitti . Can'ın o halinden kısa bir süre sonra Kaan'la tekrar geldiğini ve gülleri yerden alıp kapıya doğru ikisinin yaklaştığını gördüm. Tam kapıyı çalacaklardı ki pencereyi açıp bağırdım. ''Caaan!! burdayım gell'' . Kaan yerde olan bakışlarını havalı bir şekilde bana çevirdi. Can sadece bana bakarak (odaklanmış bir şekilde) geliyordu. Pencerenin önüne geldiklerinde bir Can'a bir de Kaan'a baktım. ''Ne oluyor burda, siz daha geçen hafta kavga etmemişmiydiniz. Şimdi bu da neyin nesi '' dedim ve meraklı bakışlarla Can'a baktım. Kaan söze girerek ''Can sana bir şey sölemek istiyormuş Mira'' dedi ve görüş açımdan çıktı.
Can'ın ağzından ;
Kaan haklıydı. Mira'ya zarar veriyordum. Onun yanında olmamalıydım belki de. Ama ne olursa olsun Mira'yla bu konuşmayı çalıların arkasında saklanan Kaan'ın bizi izlemesi sırasında yapamazdım. Mira hala bana bakıyordu ve Mira'nın meraklı bakışları artık bir şeyden korkar gibi olmaya başlamıştı. Ağzımdan çıkacak sözleri bekliyor iyice duymak için hafife kulağını bana doğru eğiyordu. Mira '' ay evet Can lütfen söyle artık!!'' diye çıkıştıkan sonra elimde ki güllere baktım. ''Bunlar senin için Mira umarım gül seviyorsundur. '' dedim. Ve Kaan'ın hışımla çalıları sallayarak çıkışına baktım. Sinir küpüne dönüşmüştü. Mira bana bakarak cevabımdan tatmin olmamış bir şekilde ''Bütün söyleyeceğinin bu olduğundan eminmisin ? '' dedi. Başımı öne eğerek '' Şimdilik bu kadar Mira '' dedim.
O benim en yakın arkadaşım olmuştu , ondan uzak kalmak istemiyordum. Kaan'ın söylediği konuyu dşünmek için Mira'yla bir kez daha buluşmak istedim. ''Mira biliyorum yataktan çıkamıyorsun ama biraz hava değişikliği istermisin ?'' diye sordum ve gülümsedim. Mira kısa bir an kaşlarını çatarak düşündü ve olumlu olarak başını salladı. Gülümsedim. O da güldü. Sonra '' Ama önce annemden izin almam gerek'' dedi. Mira annesine bir kere baırmasıyla hemen yanına gelen annesi bana ' senin ne işin var orada ' bakışları attı. bende ' kusura bakmayın efendim kapıdan gelicektim ama Mira.. ' bakışlarımı hazırlarken omuz silkip Mira'ya döndü. Mira'nın heyecanlı sesi beni de heyecanlandırıyor ve gülümsetiyordu. Annesine '' Annecim sen zayıflamışmısın ya oo evet evet şu fitliğe bak tü tü tü'' dedi ve cici kız gülümsemesini yaparak bekledi. '' Ne isticeksin bu sefer Mira ?'' dedi. ''Ama anne lütfen çok sıkıldım biraz değişiklik olsun'' dedi. Ama daha izin istememişti ki. Ben gülmeye başlayınca annesi bana bakarak gülümsedi. Mira ise odaklanmış şekilde izin istemeden yalvarmaya başlamıştı bile. Annesi başını benden çevirerek 'Mira bak daha..'' .Sözünü bitirmeden Mira '' Off ya hep böyle yapıyosun ya iyi ki bişey istedim. Bir saat daha burada beklersem buraya kök salıcam'' diye söylenmeye başladı ve ellerini göğsünün altında birleştirerek dudak büzdü. Annesi '' ay yeter Mira daha ne isticeğini sölemedin ki '' diye bağırdı ve bir yandan da gülmeye başladı. Mira mahçup bir şekilde kafasını kaldırdı ve bana baktı. Sonra annsine dönerek otuz iki diş gülümsemesiyle sırıttı. Araya girerek ''izin verin ben anlatıyım efendim. Mira'yı sahilin kenarına götürmek istiyorum. İyi olucağından emin olabilirsiniz '' dedim. Mira'da hevesle başını salladı. Annesi '' peki madem öyle olsun ama dikkatli olun ve geç kalmayın'' dedi .
Mira'nın ağzından ;
Can kapıdan içeri girdi ve beni kucağına aldı. Boynuna kollarımı doladım. Aslında destek için sopam vardı ama Can'' boşver bi de onu mu taşıycağız ''dedi. Bende ''tamam '' dedim. Can taksi çağırıp beni arka koltuğa oturttuktan sonra kendide yanıma oturdu. Shilin kenarındaki basket sahasına geldiğimiz de Can yine beni kucağına alıp parayı ödedi. Biraz yürüdükten sonra tenis oynamak için yapılan duvarlardan birine yaslayarak oturttu beni. İleriden gitar sesleri geliyordu. Sokak gitarcılarıydı. Can aklına güzel bir fikir gelmiş gibi bir dakika diye parmağını uzatı ve koşa koşa gitti. Geldiğinde boş olan eli gitarla doluydu. Can bana baktı ve gülümsedi. ''Umarım gitardan hoşlanıyordundur'' dedi. Bende başımı Can'a çevirip evet diye başımı salladım. Can gitarı kabından çıkarıp çalmaya başladı. Çok yetenekliydi bu çocuk. Kaykay ve basketboldan sonra gitar da çalabiliyor olması kendi kendime ' İnsanmısın lan sen ' diye sormama neden oluyordu. Bütün bu yetenekleri yaparsın tamam ama aynı anda nasıl bu kadar tatlı olursun ki. Müziğin sesine kendimi kaptırmış başımı sallıyordum ki Arka tarafta bulunan çalılardan bir ses geldi. Can arkasına bakmak için gitarı bıraktı ve ayağa kalktı bende ayağımı fazla kıpırdatmamaya çalışarak bakmaya çalıştım...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayalperest
RandomLiseye yeni başlamış ve öz güveni epey düşük olan.Bir süre sonra bunun farkına varan Mira' nın karakterinin ve ufak sırlarının açığa çıkış hikayesidir.