Qi: Ascension

2.Bölüm: Avcı Takımı

Klan toplantısının ardından bölgede kısa süreli bir panik havası hüküm sürdü. Bazı kesimler klanın rakamsız orta seviyeye yaklaştığını duyduğu için gayet memnunken, bazıları ikinci bir avcı takımı kurulacağı için belirsiz ifadeler takındılar. Elbette avcı takımları klan gelirleri için çok önemli bir rol oynuyordu ancak avcı takımı risk demekti.

Neredeyse her sene avcı takımından birkaç kişi ölür, şanslı olanları ise hayatlarını sakat bir biçimde sürdürürdü.

Toplantı bittikten sonra kardeşi ve babası ile eve dönen Ali evin girişinde bekleyen annesini gördüğünde şaşkınlığını gizleme gereği bile duymadı. Kırklı yaşlarının sonunda olmasına rağmen daha otuzlarının başında gibi görünen Sultan, genç görünümünü yetiştirme becerisine borçluydu. Uzun zaman önce yıkılıp kaybolmuş Er klanından gelen bu güçlü kadın 7. seviye vücut gelişiminin zirvesinde bir yetiştirme tabanına sahipti. Sahip olduğu ortalama üstü becerilere rağmen klan işlerinden uzak durup kendini iki çocuğunu yetiştirmeye adamıştı.

" Hayatım neden içer de değilsin bir şey mi oldu?" diye sordu Yusuf,

"Oğlumun reis olarak ilk klan toplantısı, merak ettiğim için burada beklemek istedim." dedi Sultan gülümseyerek. "Haha anne abimi görmeliydin. Resmen harikaydı, tüm o ihtiyarların gözünü korkuttu!"

"Emre Abartma sadece biraz öfkelendim o kadar"

"Hahaha, hadi daha fazla kapıda durmayalım ve içeri girelim." dedi mutlu bir sesle Yusuf.

Aile eve girdikten sonra Sultan mutfağa yöneldi, diğerleri ise salona geçip yemeği beklemeye karar verdiler. Yaklaşık yirmi dakika sonra sofra hazırlandı ve aile keyifli bir sohbet eşliğinde akşam yemeklerini yediler. Sofra hala daha tamamen toplanmamışken Emre dayanamayıp abisi Ali'ye baktı ve " Abi neden o ihtiyarlara söylemedin?" diye sordu.

Bu soru karşısında Ali'nin keyfi kaçmış gibiydi. Sıkıntılı bir sesle konuştu. "Klan şuan buna hazır değil, temellerimiz çok zayıf ve ayrıca klanın içindeki herkes iyi niyetli de değil. Temellerimizi güçlendirip, o işe yaramazları ortadan kaldırmadan önce elimizi gösterirsek hem içerden hem dışardan gelen darbelere dayanamayız"

"Kötü niyetli insanlar olduğunu biliyorum ama bunları nasıl ortadan kaldırmayı düşünüyorsun abi?"

"Ortadan kaldırmak problem değil, keza şuan ki gücümüzle hepsini silebiliriz de. Sıkıntı şu ki, klanın içerisinde kök salmış durumdalar ve klan bu kadar güçsüz iken onların köklerini söküp atarsak klanın temelleri daha çok sallanır." Deyip ekledi Ali dişlerini sıkarak. "Öncelikle klanın temellerini daha güçlü hale getireceğiz. Daha sonra köklerini yavaş yavaş kesip atacağım!"

Yusuf iç çekti ve ekledi. "Abine kulak ver, doğru söylüyor. Reis olduğum dönemde bu yararsızlardan çok sıkıntı çektim, ama şanlıyım ki siz güçlendiniz ve bende 9. Seviyeye atılım gerçekleştirebildim. Ancak her birimiz ziyadesiyle güçlü olsak ta klanın genel gücü alt seviye klanlar arasında ortalama sayılır. Bu yüzden genel gücü arttırmak için abinin planını takip edip eski kuralları değiştirmemiz gerekiyor."

Babasının sözlerini başıyla onaylayan Ali " Baba doğru söylüyor plana göre hareket etmeli ve planlarımın önüne geçen kuralları değiştirmem gerekiyor. Güçlü olmak istiyorsak bu kurallar değişmeli, değişmeli ki klana kök salmış yabani otlar temizlenebilsin. Yüksekleri hedefliyorsak önce klan olarak bütünlüğümüzü sağlamlaştırmamız gerekiyor, içerdeki sorunlar çözüldükten sonra sıra dışardaki düşmanlara gelecek!"