12.Bölüm: Mucizevi Gölet

452 59 0
                                    


Üçüncü günün akşamı gümüş kürklü maymun Ali'nin mağaraya dönme hazırlıklarını böldü. Panik halinde Ali'yi kolundan çekiştiriyordu. Çıkardığı sesler Ali'yi yönlendirmişti. Beraber geçirdikleri zamanın neticesinde birbirlerini çok daha net bir biçimde anlayabiliyorlardı.

Ali direnmeden maymunun isteğini yerine getirip arkasından takip etmeye başladı. Yaklaşık bir saatlik yürüyüşün ardından huş ağaçlarıyla dolu bir tepenin zirvesine çıktılar. Zirveye ulaştıktan sonra ortamdaki Qi'nin daha yoğun hale geldiğini fark eden Ali şaşkınlığını gizleyemedi. Tepenin zirvesine ulaştıktan sonra gümüş kürklü maymun iki insanın ancak sığacağı genişlikte bir yarığın önüne kadar geldi. Ali'ye kadar takip etmesini işaret ettikten sonra yarığın içine atladı.

Birkaç saniyelik tereddüt anından sonra gümüş kürklü maymuna güvenmeye karar verdi ve kendini boşluğa bıraktı. Yaklaşık üç metrelik bir düşüşün ardından ayakları zemine vurdu. Hızlıca toparlanıp ışığa alışmak için gözlerini kırpıştırdı ve çevresine bakmaya başladı. Doğal oluşmuş bir yer altı geçidinde olduğunu fark eden Ali geçidin derinliklerine doğru ilerledi. Pek kısa bir yürüyüşten sonra yol genişledi ve daha da geniş bir mağaraya ulaştı.

Mağaranın ortasında on metre çapında parıldayan bir gölet vardı, hatta mağaradaki tek ışık kaynağı bu göletti. Gümüş kürklü maymun göletin yanında zıplıyor, Ali'ye gelmesini işaret ediyordu. Onca yolu bu gölet için yürüdüklerini anladığında gölette neyin bu kadar özel olduğunu sorgulamadan edemedi.

Gümüş kürklü maymunun yanına gelen Ali, eğildi ve dikkatli bir şekilde gölet i incelemeye başladı. Derinlerden yayılıyormuş gibi görünen ışıltısı dışında sıradan bir göletten pek farkı yok gibiydi. Ne kadar incelerse incelesin neyin özel olduğunu anlayamayan Ali kafasını Gümüş Kürklü maymuna doğru çevirdi "Burada özel olan nedir?" diye sordu.

Gümüş kürklü maymun uzun parmaklarıyla göleti işaret etti ve girmesini istedi. Maymuna güvenmemek için bir sebep bulamayan Ali kıyafetlerini çıkardı ve suya atladı. Gölet e girdiği gibi yüzünde bir şok ifadesi ortaya çıktı ve istemsiz bir şekilde" Bu.. Bu da nedir böyle?" dedi ve hemen gözlerini kapayarak meditasyona başladı.

Bir saat sonra meditasyondan gözlerini açan Ali, yavaşça göletten dışarı çıktı. Dışarı çıktığı gibi ağzını açtı ve siyah renkli bir kan tükürdü! "Ne kadar mucizevi! Dışardan normal görünen bu göletin etkileri inanılmaz! Suda bilmediğim bir enerji var, enerji derimdeki gözeneklerden vücuduma girdi ve tüm gizli yaralanmalarımı iyileştirdi! Sadece buda değil, dayanıklılığım ve gücümün de biraz arttığını hissedebiliyorum." dedi.

Üstünü giyindikten sonra Gümüş kürklü maymuna doğru baktı ve ciddi bir ifadeyle konuşmaya başladı "Bana güvenip beni buraya getirdiğin için teşekkür ederim. Sen ve kabilen bundan sonra Yıldız klanının ve benim dostum olacaksınız!" dedi.

Ali'nin bu sözleri üzerine gümüş kürklü maymun mutlu bir şekilde etrafta zıplamaya başlamıştı, sanki Ali'yi anlamış hatta bu sözleri duymak istiyormuş gibiydi. İkili biraz daha oyalandıktan sonra yarıktan çıkıp geri döndüler. Bir saat kadar yürüdükten sonra mağarasına gelen Ali vücudundaki değişiklikleri gözlemlemek için tekrar gözlerini kapayıp meditasyona başladı. Her ne kadar efsanevi 'iç görüşe' sahip olmasa da güçlü zekâsı sayesinde değişiklikleri fark edebiliyordu. Yarım saat kadar vücudunu dikkatlice inceleyen Ali heyecanlı bir sesle " İç organlarım eskisine göre daha güçlü, bildiğim veya bilmediğim tüm gizli yaralanmalarım iyileşmiş, gücüm çok artmasa da dayanıklılığım %10 kadar artmış! Ne büyük kazanç! Gümüş kürklü maymunla anlaşıp ailem dâhil klandaki elitlerinde buraya gelmesini sağlamalıyım." dedi kendi kendine ve çok geçmeden isimsiz gizli tekniği geliştirmek için gözlerini tekrar kapadı.

Devam eden günlerde Ali'nin rutin eğitim günleri tekrar başlamıştı. Sabah erkenden kalkıp yumruk temellerini çalışır, öğleden sonrada Gümüş ile kavga etmeye giderdi.(Evet ona Gümüş adını takmıştı) Dört gün sonra sıkı çalışmasını sonunda meyvesini vermişti "Vahşi Kaplan Yumruk Tekniği" sonunda büyük başarı aşamasına ulaştı.

Tekniği kullanarak attığı her yumrukta sanki bir kaplanın kükremesi gibi ses çıkıyordu. Sonunda başardığı için sevinen Ali hiç duraksamadan geliştirmeye devam etti. Onu kendi gelişiminden daha çok şaşırtan şey ise Gümüş'ün geliştirme hızının da neredeyse aynı seviyede olmasaydı. İlk karşılaşmalarında olduğu gibi hala eşit şekilde mücadele edebiliyorlardı!

Günler tekrar birbiri ardına geçmeye devam etti altı gün sonra Ali meditasyondan gözlerini mutlu bir şekilde açtı "Sonunda isimsiz gizli tekniğin son seviyesine ulaştım, kitaplarda gizli teknikleri eğitmenin kolay olduğu yazıyor ama bu teknik neredeyse benim üç hafta zamanımı aldı. Bu konuda ben mi yeteneksizim yoksa bu teknik mi çok zor?" dedi kendi kendine.

İsimsiz gizli tekniğin son seviyesine ulaşan Ali, tekrar bitki bulma konusunda bir değişiklik olup olmadığını görmek için mağaradan dışarı çıktı. Geçen sefer yetmiş kilometre sınırında yetişen bitkinin kokusu hafızasında olduğu için tekrar yanına almadı ve gezinmeye başladı. Yaklaşık bir saat sonra şaşırtıcı bir şekilde ondan fazla aynı bitkiden buldu ve şaşırtıcı bir şey öğrendi! Bitkilerin kokusundan artık yaşlarını tahmin edebiliyordu!

Bir bitkinin yüz yaşına kadar görünümü aynı kalır, sadece yeterli bilgiye sahip botanikçiler ya da simya ustaları yüz yaşından küçük bitkileri ayırt edebilirler. Bu zamana kadar Yıldız klanı bulduğu her bitkiyi pazarda en düşük fiyat olan bir yaşındaki bitki parasından satmıştı. Artık isimsiz gizli teknik sayesinde yaşlarını ayırt edebilecekler, buda klana maddi olarak çok yardımcı olacaktı.

Mağarasına geri döndü ve duvara yaslanıp oturdu. Bir anda eğitiminin bitmesine dört gün kaldığını fark etti. Yirmi altı gündür klanından uzakta olan Ali, hem maddi açıdan hem de yetiştirme açısından çok şey kazanmıştı. Yeni bulduğu bitkilerle birlikte maddi kazancı neredeyse bin gümüşe yaklaşıyordu! Bu fiyata bitkilerin yaşlarına göre satılması dahil değildi, çünkü pazar fiyatları hakkında herhangi bir bilgisi yoktu.

Uzun süredir sağlıklı bir uyku çekmediğini düşündü ve bu günü yetiştirme yerine uykuya ayırmaya karar verdi. Uyumadan önce son dört gününde ne yapması gerektiğini planlamaya koyuldu. İki gün daha Gümüş ile eğitim yapmaya, kalan iki günde de bitki toplayıp avlanmaya karar verdi ve yatmaya gitti.

Her sabah olduğu gibi tekrar güneşin ilk ışıklarında uyanan Ali, yemek için bir şeyler yapmaya hazırlanıyordu ki aniden mağaradan fırladı ve maymun kabilesi yönüne doğru koşmaya başladı!

Qi: AscensionHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin