Qi: Ascension

42.Bölüm: Wu ZiYe

Ali tahminlerinde yanılmadı ve her şey planladığı gibi ilerledi. İki gün sonra yani kapalı kapı yetiştiriciliğine başladığı 8. günün akşamında 'Mızrak-El', 'Kemik-Kıran Yumruk', 'Delici-Mızrak' renksiz alt seviye savaş tekniklerini birleştirerek Yıldız klanının 2. Renksiz orta seviye tekniği 'Çift-Delme Yumruk' tekniğini yaratmayı başardı. Teknik anlık hasar konusunda 'Vahşi Kaplan' tekniği ile kıyaslanamayacak olsa da kendine has özelliği olan 'zırh delme' sahipti. Bu sebeple bu teknik savaşlarda ya da kara orman gibi kalın derili vahşi hayvanların bulunduğu yerde çok işe yarayacaktı.

Ayrıca tüm kitapları okumayı da bitirmişti. Bu sayede bilgisi katlanarak artmış ve biraz daha klan reisine yakışır bir seviyeye ulaşmıştı. Ayrıca emin olamadığı bir şeyde tüm kitapları okuyup meditasyon yaptıktan sonra ruhunun biraz daha güçlendiği izlenimine kapılmıştı. Doğru ya da yanlış olduğuna emin olamasa da böyle bir hisse sahip olmak bile güzel bir duyguydu Ali'ye göre.

Her şey tamamlandıktan sonra Ali, dikkatlice odanın köşesinde bulunan kıdemli yetiştiricinin deneyim kitabını aldı ve kısık sesle okumaya başladı; Ben Wu ZiYe müreffeh çağın bahsetmeye değmeyecek yetiştiricilerinden biriyim. Tarikatımız 'Kızıl Gök' içerisinde bile sadece dış bölge öğrencilerinden sorumlu bir yaşlıyım. Yetiştiriciliğim maalesef Qi Salınımın zirvesinde durdu ve daha fazla ilerleme kaydedemedim. Ömrümü tamamlamak üzereyim bu yüzden gitmeden önce geriye deneyimlerimin yazılı olduğu bu kitabı bırakmak istedim, belki ihtiyacı olan birinin ellerine düşer ve adım bir kez daha hatırlanır. Ömrümün son kalan yıllarında neden bir sonraki seviyeye ilerleyemediği merak ederken tarikatımın büyüklerinden birinin şu sözleriyle karşılaştım. 'Kalbi kusurlu olanın, şeytan yolunu engeller.' Başlarda ne anlama geldiğini anlamamıştım, geriye kalan yıllarımda huzurlu bir yaşamın yanı sıra bu sözleri düşünerek geçirdim. Son birkaç ay kala ne anlama geldiğini buldum lakin çok geç kaldım, bu yüzden bildiğim her şeyi bu kitaba yazacağım tek istediğim hatırlanmak...

Göz açıp kapayıncaya kadar iki saat geçti, bu iki saatlik sürede Ali, kıdemli Wu ZiYe'nin yazdığı deneyim kitabını iki kere baştan sona okumuştu. Son olarak gözlerini meditasyondan açtıktan sonra kucağından kitabı dikkatli bir şekilde alıp bir kenara koydu ve saygılı bir ses ile "Kıdemli Wu ZiYe dileğiniz bilinmeyen yıllar sonra gerçek oldu. Yazdığınız deneyim kitabı bizim için gideceğimiz yolu daha dikkatli ve daha kısa zamanda yürümemize yardımcı oldu. Yıldız klanının 4. Nesil klan lideri olarak size söz veriyorum ki yaşadığım sürece unutulmayacaksınız." dedi.

Birkaç nefes sonra kısık bir sesle "Kıdemlinin dediğine göre eğer kalbimizde atamadığımız bir pişmanlık veya günah varsa eğer bu yolu engelleyen 'Kalp Şeytanına' dönüşmesine sebep olurmuş. Kalp şeytanı duyulmaz, görülmez, dokunulmaz veya hissedilemezmiş lakin kalbimizde her zaman var olan kendi duygularımızdan oluşan yanılsamalarımızmış. Eğer yetiştirici pişmanlığının üzerinden gelmez veya günahına bir çözüm bulamazsa yetiştirme yolu sürekli engeller ve sınırlamalara sahip olabilirmiş. Buradan anladığım kadarıyla benim kalp şeytanım Basil ailesi, aynı zamanda dedemin de, babam ve annemin ise büyük ihtimalle iç bölgedeki annemin klanını bir gecede silip atan bilinmeyen düşman. İnsan ne kadar çok öğrenirse o kadar çok cahil hissediyor. Bir de kıdemlinin 'Aşırı Seviye' olarak adlandırdığı bir bölge var, bu ibareyi daha önce okuduğum kitapların bir kaçında da gördüm. Normal şartlarda bilinen bir yetiştirme alanının 9 seviyesi vardır, lakin bu kitaplarda yazana göre 9 değil aslında 10 seviye var. 10. Seviye herkesin ulaşabileceği bir alan değil, yazana göre 10 bin kişiden sadece biri bu alana ulaşabiliyor ve 'Alanında Yenilmez' unvanına nail oluyor, sadece buda değil seviyesinden üstün kişilerle savaşabiliyorlar." dedi ve sessizce gözlerini kapayıp bir süre daha kitap hakkında düşünmeye devam etti.

Bir tütsü çubuğu geçen zaman sonra gözlerini açan Ali "Denemek veya denememek, çok fazla zamanım yok. Basil ailesi yıkılmadan geçen her dakika ve saniye bizim aleyhimize işliyor. Eğer denemezsem de ilerde çok pişman olacağımı hissediyorum ama bir yandan da müreffeh çağın dâhileri ile kıyaslanabilir miyim bilmiyorum? Ne yapmalıyım? Oldukça kararsız kalmış durumdayım, denemeli veya denememeli? Hangisini seçmeliyim?"

Ali düşünürken zaman sessizce geçmeye devam etti 1 dakika, 5 dakika, 10 dakika, 30 dakika ve en sonunda 40 dakikanın sonunda "Kararsız olmanın anlamı yok, ne zamandan beri bu kadar çelişkili bir insan oldum? Salakça düşünmenin âlemi yok, 2 gün denemek için zaman ayıracağım eğer bu iki günde başaramazsam, direk 'Gökyüzü Nehrinin Sakin Sularını' öğrenip atılım yapacağım!" dedi kendi kendine Ali.

Kararını netleştirdikten sonra tekrar kısık sesle konuşmaya başladı "Kıdemlinin yazdığına göre vücut gelişiminde 10. Seviye için 'Doğal Yol' kavramına dikkat etmek gerekiyormuş. Peki, 'Doğal Yol' nedir? İnsan veya herhangi bir canlının müdahalesi olmadan tamamen doğa tarafından oluşmuş yol, fakat bunun vücut gelişimi bölgesinde ki alakası nedir? Nasıl bir yol izlemeliyim de bu doğal bir yol olmalı? Taklit etmek? Deneyelim." dedi.

Birkaç dakika sonra kafasını salladı ve "Yanlış bu şekilde değil, taklit 'Doğal Yol' kavramına uygun değil başka bir şey belki de şifalı ot veya hazine otu olmadan başarılı olamayacağımız bir alandır? Hayır, böyle olsaydı kıdemli bunu yazardı. Düşünmeye veya denemeye devam etmeliyim." dedi ve tekrar denemeye başladı.

Bir saat sonra; Başarısız

Üç saat sonra; Başarısız

Beş saat sonra; Başarısız

On saat sonra; Başarısız

Kapalı kapılar ardında geçirdiği 9. Günün sabahında Ali halen deniyordu, kaç deneme yaptığını unutmuştu, gözleri kıpkırmızı hale gelmişti ve yorgunluk belirtileri kendini göstermeye başlamıştı ama dişlerini sıktı ve denemeye devam etti.

Ali denemelerini yaparken gösterişli bir konakta Emirhan, oğulları ve gölge kaptanı bir konuşma gerçekleştiriyordu.

Gölge kaptanı "Karaağaç klanı, dışarıya gösterdikleri sadece üç tane 9. Seviye geliştiricileri var. Ancak son iki gündür yaptığımız araştırmalarda üç değil dört olduğunu öğrendik. Klan nüfusu 700 kişiden fazla ve yetiştirici sayısı yaklaşık 100 kişi. Bu yüz kişiden sadece 30'u 5. seviyenin yukarısında, geriye kalan 70'i 5. Seviye ve altı." dedi.

"Güzel, hem sayı üstünlüğümüz hem de güç üstlüğümüz var. Son 9 gündür yapılan savaşlarda 190 kişilik birliğimizden ölen olmasa da kırıklar yüzünden sayı 175 kişiye kadar düştü. Bu 175 kişilik ekip sürekli kavga ve baskılar sayesinde büyüklü, küçüklü atılımlar gerçekleştirdiler ve genel gücümüzü katlanarak arttırdılar. Ekibimizde 5. Seviye ve üstü kişi sayısı 90 ve geriye kalan kişilerin en güçsüzü sadece 4. Seviyede. Direk bir saldırıda bile avantajımız çok büyük. Tabii bunula beraber kayıplarımızda bir o kadar büyük olur. 'Haydut' taktiğini uygulamalıyız diyorum. Normalden daha uzun sürer fakat Karaağaç klanının yetiştiricilerini dışarı çekebiliriz." dedi.

Köşkün içindeki herkes Emirhan'ın planını makul buldu bu yüzden bu gece uygulamaya karar verdiler ve hazırlanmak için ayrıldılar.

Emirhan ve grup hazırlıklarını yaparken, Emre ve akıncılar 'Antis' adlı han da sessiz bir köşede yemeklerini yiyip birkaç günlük aramalarının sonuçlarını tartışıyorlardı.

Emre, akıncılara doğru baktı ve "Birkaç günlük uğraşımız boşa gitmedi. Basil ailesinin tezgâhını ve dükkânını bulduk ve öğrendiğimize göre tezgâh geceleri dükkâna geri dönüyor bu yüzden ayrılmamıza gerek yok. Bu gece dükkânı yakıp, yıkacağız bir taşla iki kuş. Ben çevreyi gözlemleyip planı hazırlayacağım. Siz de bu kâğıtta yazılı olan malzemeleri alın." dedi Emre ve katlanmış bir kağıdı Alex'e uzattı. Sonra ayağa kalkıp üstünü silkeledi ve kapüşonunu kafasına geçirip handan ayrıldı. Emre ayrıldıktan hemen sonra akıncılar son lokmalarını ağızlarına tıkayıp handan ayrıldılar ve malzemeleri almak için kendi yollarına gittiler.