Y E N İ B İ R B A Ş L A N G I Ç

18.6K 828 767
                                        

Merhaba, hikayeme hoşgeldiniz! Öncelikle hayatınızdan benim kitabıma zaman ayırdığınız ve okuduğunuz için teşekkür ederim! Umarım beğenirsiniz.. Yolculuğuma ortak olduğunuz için teşekkürler, her şey sizin için ve sizinle güzel. İyi okumalar 💗

Buraya kitaba başladığınız tarihi yazabilirsiniz!😊🙏🏻

   —————————————————————

Güneşin ışığı yüzüme vurduğunda gözlerimi zoraki bir biçimde araladım. Yüzümü buruşturdum ve bugünün aslında sıradan bir gün olmadığını anımsadım. Bütün gece neredeyse uyuyamamıştım ve uykuya daldıktan sonra da sanki hemen uyanmış gibi hissediyordum kendimi. Genelde her sabah böyle hissetsem de, bu sabah özellikle üzerimde bir ağırlık vardı. Yataktan çıkmak istemiyordum, çünkü bugün beni nelerin beklediğini bilmiyordum.

Bugün, yeni bir okula başlıyordum. Hogwarts Cadılık Ve Büyücülük Okulu. Şu an 17 yaşındaydım, Ilvermorny'den mezun olmama yalnızca iki senem kalmıştı. Bu yıla kadar Ilvermorny'de okumuştum, fakat belli sebeplerden dolayı eğitimime Hogwarts'ta devam edecektim. Bu beni mutlu ediyordu, çünkü Hogwarts'ın en iyisi olduğunu biliyordum ve kendimi okula kabul edildiğim için şanslı hissediyorum, ve tabii ki beni kabul ettiği için Müdür Dippet'e karşı sonsuz bir şükran doluydum. Ama yine de, yeni bir okul olduğu için heyecanlıydım.

Yerimden doğruldum ve yüzümü yıkadım. Daha sonra aşağı indim. Annem ve babam henüz uyuyordu. Ben de oyalanmak için sofrayı kurmaya kadar verdim, kahvaltı hazırlamaya başladım. Kahvaltıyı hazırlarken annemin ve babamın sesini duydum.

"Ah tatlım, uğraşma lütfen"

Annem tatlı sesiyle bana seslendi ve mutfağa girdi.

"Bitti sayılır" dedim ve anneme gülümsedim.

"O zaman en azından sofrayı beraber kuralım, değil mi?" dedi ve asasını oynattı.

Bütün hazırladığım kahvaltılıklar masada yerini buldu. Daha sonra annem bana gülümsedi,

"Baban görmese iyi olur, biliyorsun, pek tasvip etmiyor şekerim." dedi ve göz kırptı.

Babam Muggle idi, bize uyum sağlasa da annemin mütemadiyen büyü yapmasını sevmiyordu, kendini farklı hissettiğini dile getiriyordu her zaman.

Babam da uyandı ve sofraya oturduk. Hep beraber kahvaltı ettik. Ben babamı oyalarken annem sofrayı 'topladı' ve ben de hazırlanmak için odama gittim. Birazdan Kings Cross'a, beni Hogwarts'a götürecek trene binmek üzere gidecektik.

Üzerimi giydim ve bavulumu aldım. Odama uzun uzun baktım. Burayı seviyordum. Manzarasını, mürdüm rengi boyanmış duvarlarını ve her yere dağılmış kitaplarımı seviyordum. Gerçekten özleyecektim.

Aşağı indiğimde annemin hazır olduğunu gördüm. Babam bizimle gelemeyecekti çünkü işe yetişmesi gerekiyordu. Onunla vedalaştıktan sonra işe doğru yola koyuldu.

Annem sırtımı sıvazladı ve 'Hazır mısın?' diye sordu. Başımı salladım. Kolumu tuttu ve Kings Cross'a cisimlendik. Artık buna alışmıştım, o nedenle beni zorlamıyordu.

Saat 10:55 idi. Yani tren 5 dakika sonra kalkıyordu. Biraz geç kalmıştık. Annemle hızlıca vedalaştık ve duvardan geçtim. Daha sonra karşımda inanılmaz güzel bir manzara ile karşılaştım. Kırmızı, dumanı tüten Hogwarts Ekspresi ve her yerde koşuşturan; pelerinli öğrenciler ve aileleri. Çoğu öğrenci trene çoktan binmişti, o yüzden çevrede genellikle aileler vardı. Bende vakit kaybetmeden trene bindim.

Boş kompartman arıyordum, ama hepsi doluydu. Genelde benim yaşımda olan herkes çoktan arkadaştı ve beraber oturuyorlardı, onların yanına gidemezdim. Birinci sınıflarla da oturacak halim yoktu.

O sırada en sonda boş bir kompartman gördüm ve ilerlemeye başladım.

İçeride siyah saçlı, yeşil gözlü, benim yaşımda, yeşil, üzerinde yılan simgesi olan pelerinli oldukça yakışıklı bir çocuk vardı. Elinde olan oldukça eski bir kitabı okuyordu.

Kapıyı açtım, sanki hiç içeri girmemişim gibi davranmaya devam etti. Kapıyı kapattım. Sanki hiç yokmuşum gibi davranıyordu. Artık bir şey söylemem gerektiğini düşündüm.

'Burada oturabilir miyim? Başka her yer dolu da'

Yeşil gözlü çocuk istifini bozmadan ve kafasını kitaptan kaldırmadan soğuk ve hissiz sesiyle hiç beklemediğim bir cevap verdi;

'Hayır.'

V A R İ SHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin