Two Ghosts • boy×boy

33 (Beni Sen İnandır)

*yorum yapanı yılan sokmuyor, yemin ederim.

Eko: Lan

Eko:  Kusura bakma bir an şey oldu. Alışmışım atarlı girmeye konuya.

Eko: Sevgilim.

Eko: Heh oldu şimdi.

Ali: yaq anidn yaoma şöyle şeylerz

Ali: İnanamıyorum hâlâ zaten

Ali: Bir ateş bastı.

Eko: Söndürelim...

Ali: Bu bir ahlaksız teklif miydi?

Eko: Bir sevgili diğer bir sevgiliye ahlaksız teklifte bulunabilir bence.

Eko: Ama konumuz bu değil.

Eko: Aşağıya insene.

Ali: Burada mısın?

Ali: Gece gece..

Eko: Babamın evi gelemez miyim?

Eko: Ya bak daha evlenmeden babamın evine getirmişim seni.

Eko: İn hadi.

Eko: Mesajlar görülmediğine göre iniliyor.

Elimi kapının soğuk demirine attığımda hafifçe irkilmiştim. Soğuk evin girişine kadar vururken kendime sarıldım. Kapı açılınca bakış açıma giren Erkan ile ne yapacağımı bilemedim. Hâlâ inanamıyor, sevgili olabilme bilincine giremiyordum. Şu an beni görmüyordu çünkü gözleri gökyüzünde geziyordu. Sonra kafasını bana çevirdi ve içten bir gülümseyiş sundu bana. Kollarını açtı.

"Gel." dedi sadece. Erkan'ın babasının evi bir bahçe içinde olduğundan diğer evler olduğumuz yeri pek göremese de yine de camları kontrol ettim.

"Gel gel kimse yok." dedi ısrarla. Hızlıca ona doğru adımladım. İlk elleri değdi tenime. Sıcacıktı. Sonra kollarını etrafıma doladı.

"Hep git diyeceksin sanıyordum. Gel demene hiç alışkın değilim." diye göğsüne doğru mırıldandım. Ellerini saçlarıma çıkartıp okşadı.

"Hadi gel şöyle oturalım." ilerideki kütüğü gösterdiğinde ayrıldım ve yürümeye başladım. Oturduğumuzda ikimizde gökyüzünü izlemeye başlamıştık.

"Niye uyumadın?" diye sordum basitçe.

"Sen neden uyumadıysan o yüzden." dedi gözlerini bana çevirip. "Konuşamamız gereken şeyler de varken geleyim dedim. Hem bu gece halledelim." Derin bir iç çektim.

"Hangi birini konuşacağız?" dedim kendime sarınırken. Dönüp ona baktığımda onun da sade bir tişörtle olduğunu henüz fark ettim.

"Üşüyor musun? Ceket alıp getireyim?" dedim elimle koluna dokunurken. "Yok, sıcak basıyor düşündükçe." Kafa sallamak ile yetindim.

"Sorularımızı ortaya döküp tek tek konuşalım. Böylece soru işaretimiz kalmaz." dedi cebindeki sigara paketini çıkartırken.

"Şunu içmesen olmaz mı?" dedim elini işaret edip. "Bırakmak işime gelmiyor."

"İlk sorunumuz çözüldü bak. Net bir cevap en azından." dedi gülerek. "Yolla sıradikini." Tek elinde çakmak ağzındaki sigarayı yakarken beni dinliyordu.

"Nasıl fark ettin?"

"Neyi?"

"İçindeki şeyleri-" Yüzüme üflediği duman ile nefesim kesilmişti. Cümlemi tamamlamadan öksürmeye başladım. "Yani hisleri." dedim öksürüklerin arasında.