6.7

5.6K 498 343
                                    

Bölüm smuttur evet şaşırdınız biliyorum ben de şaşkınım  fjkwkdkskskwkd

Okumak istemeyen saapsın okumasın dememe gerek var mı? Hatta bence kimse okumasın neyse

Arsevi'nin odası ciddi manada güzeldi. Mavi renk duvarlar, tavana resmedilmiş kocaman bir galaksi, şık bir kitaplık, muhtemen fazlaca pahalı figürler ve pencere kenarında 2 renk puf koltuklar vardı.

"Odan fena güzel."

"Teşekkür ederim annem buraya geldiğimde sevmem için elinden geleni yapmıştı."

Benim annem de işte şey. Neyse.

"Tavanına saatlerce bakabilirim. Cidden bakabilirim." dedim transa geçmiş gibi.

"Bakalım o zaman." diyerke göz kırpttı ve geniş yatağına uzandı. Yanına gelmem için yatağa işaret etti. İtirazsız yanına uzanıp onunla beraber tavana bakmaya başladım.

"Gökyüzü ile ilgili neyi seviyorum biliyor musun?" dedi fısıltıyla.

"Neyi?"

"Her yerde aynı. Herkese aynı. Ne olursan ol, nerede olursan ol farketmiyor. Seni daima kabullenebiliyor."

"Gökyüzü olmak isterdim." dedim yarı dalgalı yarı ciddi bir tavır takınarak.

"Olabilirsin. Çünkü seni de o kadar çok seviyorum."

Yutkundum. Kalbim sıkışmıştı. Bu kadar yoğun hislere alışık değildim.

"Ben de." dedim ilk defa. "Ben de seni seviyorum."

"Ha? Ne dedin?"

Gülümseyerek dirseğimin üstünde yükseldim ve yüzü ile yüzüm arasında santimler kala durdum.

"Seni seviyorum." dedim kelimelerin üstüne basa basa.

"Galiba kalbim atmıyor. Şuan felç olmuş gibi hissetmeseydim seni öperdim."

"Sorun değil ben öperim." diye fısıldadım. Dudaklarımı nazikçe dudaklarına bastırıp geri çekildim.

Bana güzel güzel bakan mavi gözleri olmasa belki geri çekilirdim ama yapamıyordum işte. Dilimi dudaklarının üzerinde yavaşça gezdirdim. Ağzını aralayıp kollarını bedenime doladı ve beni kendine çekerek aramızda zaten az olan mesafeyi daha da azaltmaya çabaladı.

Öpüşmemiz daha da hararetli bir hal alırken tek düşünebildiğim bitmesini istemediğimdi. Nefes almak için çekilip derin bir nefes aldım. Konumumu düzeltmeye çalışırken Arsevi'den bir inleme ve kızgın bir "Ufuk." söylenmesi aldım.

"Ne oldu?" dedim şaşkınca.

Kızaran yüzü daha da kızarırken gözleri ile malum tarafı işaret etti.

Ne diyeceğimi bilemeyerek ona baktım ben de.

"Neyse." dedi derin bir nefes alarak. "İn üstümden de uyuyalım."

"Neden?"

"Ne neden?"

"Buna?" dedim zorlukla. "Devam etmek istemiyor musun?"

"Bir şeyler için acele edersem bir şekilde benden gitmeden korkuyorum."

"22 yaşındayım Arsevi. Eşcinselliğini yeni keşfetmiş bir ergen değilim." Sözlerimin ardından üstünden kalkıp yeniden yanına geçtim. Uzanmak yerine dizlerimin üstünde yükselip üzerimdeki hoodie'yi çıkarttım.

"Ne yapıyorsun?"

"Dövmelerimi görmek istemiştin." dedim masum bir gülümseme takınıp.

"Güzel görünüyorlar." dedi tavana bakarak.

"Arsevi." dedim dayanamayarak. "Zamanı önemli değil veya nasıl olduğu. Seninle sevişmek istiyorum."

Arsevi'nin adem elmasınım yukarı aşağı hareketini izledim sonra beklentiyle cevabı için dudaklarıma baktım.

"Dövmelerinden fazla etkilendim galiba." demesine karşın hafifçe kıkırdadım.

"Bu evet mi?"

Başını sallayıp çıplak omuzlarımdan itti ve yatağa uzanmamı sağladı. O da tişörtünü havalı bir hareketle çıkartıp üstüme doğru eğildi. Tertemiz, benimkinin aksine lekesiz beyaz tenine baktım. Kalp atışlarım hızlanmıştı.

"Bana anlat." dedi parmaklarını göğsümü kaplayan kartal dövmesi üzerinde gezdirirken. "Bu dövmeni mesela?"

"Takım tutmam ama kartallar en sevdiğim hayvanlardır. Çok güçlü gelirler. O yüzden."

Başını sallayarak kafasını yüz hizamdan aşağı indirip kartalın kanatlarının uçlarından başlayarak minik öpücükler bırakmaya başladı.

"Bu." dedi bu sefer omzumu öperken.

"Dövmecide beğendim sadece."

Bir şey demeden öpücükler bırakmaya devam etti. Aniden kafasını yukarı kaldırıp gözümün altındaki dövmeyi öptü. "Bunu unutamazdım. Bilirsin favorim."

...

Arsevi (boyxboy)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin