8.1

4.8K 421 130
                                    

Doğa

Konser alanının arka girişimde duvara yaslanmış annemlerle konuşuyordum. Saatler içinde sahneye çıkacağım gerçeğini kabullenmem imkansızdı. Titremeden duramıyordum.

"Kamer oğluşum nerede?" dedim annem merakla.

"Bilmiyorum. Gelir birazdan." diye söylendim. "Zaten kendi konserime ailemle gelecek kadar rezilim. Onu sorgulayamazdım."

"Atarlanma be." dedi babam. "Zaten annen ünlü insanların umursamazlık füryasına kapılıp aileni unutursun diye korkuyor."

"Bu cümleyi bile anlamadım korkmasına gerek yok." diye mırıldandım.

"İşte sorun salak olman. Neyse halledeceğiz bir şekilde." dedi annem omzumu kavrayıp.

"Çok kötü bir annesin Nurcanişko."

"Yo."

"Neyse biz seyirci yerine gidelim. Görüşürüz oğlum. Kamer'e selam söyle."

"Ne yapacanız o kadar zaman yav?"

"Takılırız milletle sen ne dert ediyorsunuz?" diye çemkirdi annem de.

"Tamam takılın." diyerek güldüm onlar giderken ben de kulise doğru ilerlemeye başladım. Beste kapının önünde dikilmiş etrafa bakıyordu. Beni görmesiyle koşarak gelip sarıldı.

"Doğa!"

"Bestoç'um." belinden kaldırıp etrafımda döndürdüm. Son zamanlarda görüşememiştik pek. Özlemiştim gerizekalı kankamı.

"Resmen rockstar olacaksın Doğa. Sakin kalamıyorum."

"Benim sakin kalamamam lazım dur yerinde." dedim ayrılırken.

"Asıl sen sakin ol çocuk. Bir sürü hayran bekliyoruz."

"Sağol ya çok rahatlattı."

"Biliyorum aşkım. Neyse benim gitmem lazım. İpek bekler."

"Ufuk ve Tekin ile de konuşsaydın ve oha yeniden barıştınız değil mi İpek ile? Kanka değilsiniz."

"Yok bu sefer hallettik romantikli ilişkisi olan 2 kişiyiz."

"İyi bari. Neyse görüşürüz konserden sonra şana dile bana."

Yanağımdan hızla öpüp geri çekildi. "Bütün dileklerim seninle kankim. Hadi bay." Ve zıplaya zıplaya koridorda kayboldu.

Sonunda bize verilmiş olan odaya girdim. Gözüme ilk çaroannayakta dikilip hararetli bir şekilde tartışan Tekin ve Arsevi idi. Koltuklardan birinde Ufuk yayılmış uzanıyordu. Başındaki tekli koltukta Kamer vardı. Ufuk'a bir şeyler anlatıyordu.

1 saniye.

Bunun ne işi vardı?

"Sen nasıl benden önce geldin ya?" diye homurdandım.

"Ben de seni seviyorum sevgilim." dedi Kamer sırıtarak. Ardından ayaklanıp bir kaç adımla yanıma ulaştı ve kollarımı bedenime sardı.

Yanağıma bir öpücük bırakmasının ardından kulağıma fısıldadı. "Senin yerine bile heyecanlıyım."

"Benim mi seni sakinleştirmem gerek?" dedim ben de muzip bir tavırla.

"Öpsen yeter." diyerek geri çekildi ve göz kırpttı. Dudağına dudağımı yaklaştırdığım an "Aile var!" diye bir böğürtü koptu Tekin'den. Hafifçe kıkırdayıp elbette umursamadım ve elimi Kamer'in yanağına sarıp dudaklarımızı hızla birleştirip geri çekildim. Kafama doğru gelen yastıktan da son anda eğilip kurtuldum.

Arsevi (boyxboy)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin