Ben annesinin yaralı kızı ÇİĞDEM...
Hatalarımdan ders alıp
yeniden doğacak olan ÇİĞDEM...
Artık bana karanlık geceler değil,
aydınlık günler doğacak...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
MEDYA: TANJU OKAN = KADINIM ( Kirli Şeref'e hayat veren Hilal'e armağanımdır )
Aşk tesadüf müdür?
Yoksa kader midir?
Ya da aşk cananını mı aramaktır?
Peki umulanı beklemek olabilir mi?
Sabır etmek diyebilir miyiz?
- Senin burada ne işin var dedim!
- Kör müsün? Ben burada çalışıyorum. Asıl senin ne işin var burada ukala dümbeleği!!
Kader, Çiğdem'i dürtüp susması için işaret etse de Çiğdem umursamayan tavırla sinirli bir şekilde konuşmaya devam etti.
- Çık git buradan!
Kader'in bir an nefesi tıkandı.
- Oha kızım ohaaa!! Yürü danışmaya gidiyoruz.
- Nedenmiş o?
- Kızım sus artık susss!!!
Kader ukala dümbeleğine saygıyla bakıp:
- Özür dileriz efendim. Bir daha olmaz. Arkadaş işe yeni başladı sizi bilmiyor kusura bakmayın.
- Kader Hanım bu bayanı güvenlik danışmasına götürün. Gözüm görmesin bu süpürgeli cadıyı.
Şirket çalışanların hepsi Çiğdem'e ayıplayarak bakmasıyla birlikte ukala dümbeleğinin etrafa saçtığı herkes işinin başına bakışıyla çalışanlar sessizce yerlerine geçtiler.
Ukala dümbeleği hışımla Kemal Bey'in odasına daldı.
- Süpürgeli cadının burada ne işin var?
- O kim?
- Şu işe yeni alınan güvenlik bayan. Kader Hanım işe yeni başladığını söyledi. Bana ukala dümbeleği dedi.
Enseme kartopu fırlattığı günden beri o bayana gıcık oluyorum. Birde kartopunun içine taş koymuş. İki gün ensem ağrıdı.
Kemal Bey şaşırmış bir halde abisine bakıp:
- Abi bi sakin ol. Otur şuraya da sakinleş kendine gel. Ben hiçbir şey anlamadım.
- Kahve söyle. Ancak kendime gelirim.
- Tamam abi. Kahveyi şekersiz söylüyorum. İçince zıpkın gibi olursun. Sinir minir kalmaz.
Kahvelerin gelmesiyle kahveyi bir yudumda bitiren Kemal Bey'in abisi derin nefesler alarak biraz da olsa sakinleşti ve anlatmaya başladı.
- İşe yeni başlayan güvenlik bayanı geçen gün bizim şirketin önünde gördüm. Karlı havada giymiş topukluları galiba ayağı kayıp düşmüş bende onu öyle görünce iki çift laf söyledim gittim. O ayakkabıyla yürüyemiyorsun niye giyiyorsun dedim. Haksız mıyım Kemal?
