# 26

77.5K 3K 223
                                    

Karan geldiğinden beri bana hiç yaklaşmamıştı. Akşam yemeğinden gece yarısına kadar bol bol sigara ve alkol tüketti. Bir şeylerin yolunda gitmediği yüzündeki sıkıntıdan belliydi ancak bende kendi sıkıntılarıma sahip olduğumdan iki dertli yan yana oturduk.

Şu geçen saatlerde kendimi yiyip yiyip bitirdim. İçimi kemiren bu olasılığın çıkma ihtimali öyle yüksekti ki hayır diyemiyordum. Çünkü ben hiç bir zaman gecikme yaşamazdım. Hep günlerim belirlidir ve şaşmaz. Gel gör ki iki hafta geciken adetin başka bir açıklaması olmuyor.

Sehpada duran telefonun ekranı aydınlanınca kimin aradığına göz ucuyla baktım. JJ'di.

Yavaşça elini uzatıp aldı.

-"Buldun mu ?" dedi direk.

Karşı tarafı dinledikten sonra eliyle burun kemerini sıktı. İfadesiz yüzü öfkeye bürünmüştü.

-"Tamam dediklerime baktıysan gerisini ben hallederim." dedikten sonra kapattı ve kenara koydu.

Boşalan bardağı ağzına kadar doldurup saniyeler içerisinde bitirdi.

-"Sorun ne ?" diye sordum dayanamayıp.

Yüzünü sıvazlayıp arkasına yaslanınca biraz çekinsem de başımı göğsüne koydum. İtecek diye korkarken büyük elini sırtımın ortasına yerleştirip aşağı yukarı hareket ettirdi.

-"Boşver sen gidip uyu saat geç oldu." dedi. Gözlerini dışarıya dikmiş oradan çekmiyordu.

Ben geçtiğimiz haftalarda olduğu gibi ona sarılarak uyumak istiyordum. Hem bu kafa karışıklığı ile uyuyabileceğimi de hiç sanmıyorum.

-"Hayır. Sen ne zaman uyursan bende o zaman uyurum." dedim omuz silkip. Yanağımı gömleğine sürtüp iyice göğsüne yerleştim.

-"Güzelim bak kafam bozuk. Sen git benim yatağımda yat ben gelirim." Elleriyle göğsünden kaldırınca daha bir şey diyemedim.

Uykusuz geçireceğim gece için gittim ve kokusuyla beraber yatağına uzandım.

'

Sabah örtülerin arasında tek başıma uyandığımda yan tarafında bozuk olduğunu görmüştüm ancak Karan'dan bir iz ses yoktu. Sanırım erkenden kalkmış ve gitmişti.

Son bir haftadır çok yoğundu. Bir iki gece ben uyurken yanıma girdiğini hisseder kokusunu alırdım. Onun haricinde kendi odasında uyurdu. Bu bir haftada beni uykumdan öperek uyandırmış sabaha karşı deliler gibi sevişmiştik.

En önemli kısım ise hala regl olmadım.

Yatağa ellerimi vurup doğruldum. İçim bu konu yüzünden çok daralıyordu. Vera ile sık sık konuşuyorduk fakat doktora gitmeye cesareti kendimde bulamıyordum. Karan'a ise asla söylemem. Ki zaten benimle doğru düzgün konuşmuyor. Ne kötü ne iyi sanki evde yokmuş gibi.

Ünal amcamla bu geçen süre zarfında nedense hiç konuşmadık. Bana sadece bir gün mesaj atmıştı. Konuşamayacağı bir yere gittiğini gerektiğinde onun beni arayacağına dair bir mesajdı.

İçinde bulunduğumuz dünya yeterince esrarengiz ve tehlikeli olduğundan alışık bünyem bunu sorgulamadı.

Öğle saatine doğru duşumu almış toparlanmıştım. Uzun zamandır topuklu giymediğimden merdivenleri dikkatle indim. İnce yazlık bej rengi pantolon ve üzerine salaş v yaka bluz giyinmiştim. Mutfakta üzüntüden kaçan iştahımın iyi bir şey olduğunu düşürken yaptığım tostu portakal suyu eşliğinde yiyip bitirdim.

Zamanın geçmesi için yatak örtülerimizi değiştirmiştim. Sonrada akşama hazır olsun diye erkenden yemekleri hazırladım. Karan gelince ısıtırdım.

B U Z K A L PHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin