Bölüm kısa olduğu için 30.bölümü de siz bunu okurken yayınlamış olurum.
İyi okumalar.
Güçsüz bedenimin yapıştığı hastane koltuğunda yüzümü sıvazladım. Nefes almaya halim kalmamıştı. O kadar uzun zamandır uykusuzdum ki bedenim son derece bitik.
Ama Karan'ın içeride odada güvende yattığını bilmek tüm acılarımı unutturuyordu. Dün geldiğimiz hastanede burada olduklarını görüp büyük bir rahatlama yaşadık. Benim rahatlamam biraz ağlama kriziydi ama olsun yinede Karan bulundu.
Cihan'la ikisi buraya ilk getirildiğinde bilinçleri kapalıymış. Şükür edilmesi gereken bir diğer konu ise kaza çok ciddi değildi. Yalnızca araba kaza sonras patlamıştı ve patlamadan önce ikisi nasıl olduysa arabadan çıkmışlardı. Bunları polisler anlattı. Hastaneye getiren ise köylü bir adamdı. Geçerken tesadüfen rastlamış ve hemen getirmişti. İkisininde üstünde kimlik olmayınca ne yazık ki öğrenmemiz çok geç oldu.
İç kanama riskine karşı tutuldukları odada Karan'ı henüz göremedim. Birazdan görmeye gidecektim. Ve doktor yarına çıkabileceğimizi söyledi.
-"Alin hiç iyi görünmüyorsun. Bak yüzün kireç gibi oldu gözlerin desen ölmüş gibi bakıyorsun. Ya bari biraz uyu bir odada. Yemin ederim seni herhangi bir şeyde uyandırırım." dedi Vera ısrarlarına devam edip.
Kaç defa hayır dedim acaba ? Ben yalnızca Karan'ın iyi olduğunu görüp onun yanında uyuyabilirdim.
-"İstemiyorum." diye mırıldandım. Koridorda bu tarafa doğru gelen Jabari'yi görünce koltuktan hızla kalktım. Doktorla konuşmaya gitmişti.
İki adım atmıştım ki gerisi gelmedi. Göz kapaklarımın inmesiyle vücudumun yığılması bir oldu. Geriye Vera'nın çığlık sesi kalmıştı.Bilincim yavaş yavaş yerine gelirken bacaklarımı oynattım ve göz kapaklarımı araladım. Ses olmadığına göre odada yalnızdım. Bir iki dakika daha uzandıktan sonra yataktan zor bela ayağa kalktım. Yerde duran spor ayakkabıları ayağıma geçirip dağılmış saçımı yeniden topladım.
Odanın açılan kapısından içeriye doktor girince olduğum yerde kaldım. Beni ayakta görmesiyle kaş çatması bir oldu.
-"Neden kalktınız ? Yeterince kendinizi hırpalamadığınızı mı düşünüyorsunuz ?" diye sordu ima yaparak.
-"Karan'ı görmem lazım. Onu görecektim bayılmışım. Ama ben iyiyim." dedim çabucak. Karan içerideyken bir de kendim için uğraşıp yatamazdım burada.
-"Öncelikle oturun lütfen." Kollarımdan nazikçe tutup yatağa oturttu.
-"Siz iyi falan değilsiniz. Hamilesiniz ve ne yeterli beslenmişsiniz ne de dinlenmişsiniz. Korkarım ki böyle yapmaya devam ederseniz düşük geçirme ihtimaliniz artabilir."Korkulu gözlerle anında karnıma sarıldım.
-"Hayır , hayır."dedim. O bizi bırakmaz.-"Şimdi sağlıklı fakat en tehlikeli aylardasınız. Sizin kat kat daha fazla dikkat etmeniz gerekir. O yüzden hem kendiniz için hem de bebeğiniz için biraz dinlenin."
Neden kimse anlamak istemiyor ? Ben Karan'ı istiyorum ya onu görmek istiyorum !
-"Buradan çıkınca bol bol dinleneceğim ama izin verirseniz şimdi çıkmalıyım." diyip odadan kaçtım. Bulunduğum koridordan bir bilgim olmadığı için geçen hemşireye yol sordum. O tarif edince karıştırmadan Karan ve Cihan'ın bulunduğu bölüme gelmiştim. Kapıda oturan Vera beni görünce kalkıp sıkıca sarıldı.
-"Yemin ederim aklım çıktı size bir şey olacak diye. Doktor da odaya girmeme izin vermedi. Sen niye kalktın ? " diye nefes almadan konuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
B U Z K A L P
RomanceSeni defalarca kırsa da dönüp dolaşıp ona varıyorsun çünkü başına yıkılsa da o senin evin.