SINIR : 25 VOTE⭐, 20 YORUM 💬
NOT: sınır geçilmeden yeni bölüm gelmiyecektir CANLARIM 😘
...Hatırlatma
"Benim aklımda bişey var aslında" Metehan bütün soğuk kanlılığıyla bacaklarım tutmadığı için sırada oturan bana bakıyordu. "Yemeğimizi bulduk beyler" gözlerini kısmış dikkatle vücudumu süzüyordu "yada durun yemeğimi buldum desem daha doğru olur" yutkunup cevap verdim
"Ne yemeği , yemek kim" ayakta duran vücudunu iyice bana döndürdü ve başını yavaşça yana eğip kızıl gözlerini şeytanice kıstı.
"Yemek sensin güzelim"
🌙 🌙 🌙
Karanlık, içinde bulunduğum bu hayatın hep bir parçasıydı yanımdan bir saniye ayrılmaz ve buna rağmen yanlızlığımı gözüme sokardı. Aslında karanlık benim içimdeydi, benim bir parçamdı, kalbimde tıpkı delinmiş bir tekneye yavaş yavaş dolan su gibi beni içine alıyor ve sarmalıyordu. İşin garip yanı bu kara sıvıyı seviyordum ve içimde olması bana bazen anlamlandıramadığım bir haz veriyordu ölüm hazzı yada daha doğrusu öldürme hazzı gibi bişeydi. Sanırım karanlıktan ne kadar korksamda hep bir yanım onu sevecekti.
Şaşkınlıkla ağzımı araladım ne diyordu bu manyak ya. "Ne" ağzımdan çıkan tek kelimeye istemsiz engel olamamıştım.
Bir adım yaklaşıp ellerini masaya koyup eğildi. "Diyorum ki , eğer Deniz'i bir süre daha üzgün görürsem, seni çiğ çiğ yerim anladın mı"? Kızıl gözlerinden tehlikeli bir ışıltı geçti o an. Bir dakika kızıl gözleri derken , evet daha sabahta yanlış gördüğümü sanmıştım ama hayır kesinlikle kızıldı bu güzel ve korkutucu gözler , bir şey nasıl hem bu kadar güzel olup hemde korkutucu oluyor anlamıyorum ki.
"O gözlerini biraz daha indirmezsen sen beni yiyip bitireceksin anlaşılan" Mete parmaklarını şaklatıp beni kendime getirdi resmen .Mete'nin gözlerini düşünürken daldığımın farkına varmamıştım ve gözlerinde gördüğüm bariz alay ve aşşağılamayla kendime lanetler okudum.
"Ben sadece , yani gözlerinin rengi kızıl" ellerini masadan çekip doğruldu , tüm ihtişamıyla kusursuz gözüküyordu ve bu beni geriyordu. Diğerleride bize odaklanmıştı ve Batuhan'ın ağzını oynatarak küfür ettiğini dudaklarını okuyarak anlamıştım. Anlaşılan önemli bir yere değinmiştim ve bu bana istemsiz mutluluk verdi ama işin gıcık yanı o gözler niye kızıldı.
"Gözlerimin rengi seni ilgilendirmez sakar, sen sadece dediğimi yap yeter"
İşte inkar etmiyordu lens olmadığıda kesindi ve bu beni meraklandırıyordu."Sanırım uyuyacağım" esneyerek kafamı sırama koydum tabi yastık niyetinede kollarım vardı. Gözlerimi yumdum aslında uykum vardı ama bir kaç saatlik uyku beni azda olsa kendime getirmişti.
"Ah tabi dün akşam sabaha kadar uyumadığın için uyumak en doğal hakkın" Metehan beni sinirlendirmek için bilerek söylüyordu bunları ve başarıyordu da. Kafamı sırdan kaldırıp uykusuzluktan moraran göz altlarımla birlikte ona döndüm.
"Benim sabaha kadar uyumadığımı biliyorsun YAKAR o halde sende sabaha kadar uyumamışsın ama ben sende en ufak bir uykusuzluk belirtisi görmüyorum bu dinçliği neye borçlusun" sözlerim zehirli bir ok gibi tam yerini bulmuştu ama ben onda en ufak bir duygu değişimi görmüyordum yüzü hala duygusuzdu.
"Sen kimsinde benim kadar güçlü olacağını zannediyorsun, haddini ve yerini bil sakar yoksa ben bildiririm"
O kelimelerin her biri çevreme ördüğüm çelik duvara çarptı ve seslice yere düştü, öyle bir sesti ki bu zaten param parça olan ruhum resmen haddini bildi. Kaç parçasın ruhum ses ver ama bu sefer hayal kırıklıklarımın sesini değil olmayan umutlarımın sesini. Umursamazca tekrar sırama gömdüm başımı, haddimi biliyordum çünkü haddini bildireceğim günler yakın dı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampirler Arasında
VampireKalbim deli gibi hızlanırken korkuyla geriye adımladım , kaçmalıydım bu çocuğu görmeye dayanamıyordum. "Dur" göğsüm derin nefeslerim yüzünden inip kalkarken kafamı olumsuzca salladım. "Sakın kaçmaya kalkışma" demesiyle eğdiği kafasını yavaşça kald...