|10 × STARRY NIGHT|

1.6K 158 60
                                    

Bölüm şarkısı;
Hello - Lionel Richie (Glee Cover)

"Kafamın içinde seninle birlikte yapayalnızdım. Rüyalarımda dudaklarını binlerce kez öptüm, (...) Aradığın ben miyim? Gözlerinde ve tebessümünde görebiliyorum. Şimdiye dek tek istediğim sendin ve kollarım sonuna kadar açık. (...) ve sana söylemeyi öyle çok istiyorum ki; seni seviyorum."

×××

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

×××

Edward uyuyamıyordu. Gözüne tek bir uyku damlası bile girmiyordu saatlerdir. Nasıl girsindi ki, adamın aklını kurcalayan bin tane düşünce vardı. Halkın ağzından eksik olmayan lanet dedikodular bir yana, kendi kalbi ile içinde olduğu savaş bir yanaydı. Karısının hamile kalamamasının getireceği problemler de cabasıydı. Başta Papa olmak üzere diğer ülkelerin krallarının, özellikle de düşman ülkelerin krallarının kulağına giderse, bu, Edward'ın sonu olurdu. Kısır Kral olarak geçerdi tarihe. Tahtına ve saltanatına veda etmekle kalmaz, her şeyini kaybederdi. Bunu asla göze alamazdı. O hâlde ne yapması gerekiyordu?

Başını çevirdi ve başucunda duran şeye baktı.

"Leydi Aceline, geldiniz. Dediğim gibi dinlenme şansınız oldu mu?"

"Dinlendim, majesteleri. Teşekkür ederim."

"Lütfen, yaklaşın."

Maria ile ettiği kavganın akşamına doğru sevdiği kadını odasına çağırmış ve konuşmak istediği şeyi nihayet konuşma fırsatı yakaladığını ummuştu.

"Ellerinizi uzatın, şöyle gelin." diyerek şaşkın bakan Aceline'ı kolundan hafifçe tutmuş ve şömine başındaki koltuklara götürmüştü. Yanına oturmuş, kadının ellerini kendi dizine dayamıştı. "Ben küçükken, at sürme ve kılıç kullanma derslerimden sonra ellerim çatlardı." demişti, cebinden bakır bir kutu çıkarırken. "Kanar, kızarır ve nasır tutarlardı. Hekimim de bana bu merhemi hazırlamıştı. Kendisinden yine aynı merhemi hazırlamasını istedim."

"Lütfen, buna hiç gerek yoktu."

"İzin verin sizinle ilgileneyim. En azından ellerinize olan ve size yapılan muamele adına böyle özür dilememe izin vermiş olursunuz."

Aceline'ın şaşkınlığını ve minnetini kadının masmavi gözlerinden okuyabilmişti. Dizine dayalı olan elleri narince kendi avcu içine almış ve kapağını açtığı merhemi yavaş yavaş onun ellerine sürmeye başlamıştı.

"Majesteleri, ben..." Aceline acıyla ufacık bir duraksama yaşadı. Fakat belli etmemeye çalışarak devam etti. "Bugün kraliçenin gördüğü manzara... Çok üzgünüm. Böyle olmaması gerekirdi. Yaptığımız, benim yaptığım şey-"

"Siz ne yaptınız ki?"

"Size umut verdim. Kraliçeye ihanet ettim."

"Sevgili Aceline." İşi bitince merhemi kenara koymuş ama onun ellerini bırakmamıştı. "Olan sadece bu muydu? Bana sadece umut verdiğinizi mi düşünüyorsunuz yoksa aşkımın bir karşılığı var mı?"

Tacın LanetiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin