Aklımda o kadar fazla fikir var ki anlatamam...ama yazmak istemiyorum. Nedenini bilmiyorum ama kendimi boşlukta gibi hissediyorum.
Final yakın gibi görünüyor. En fazla 3 bölüm sanırım😕Üzgünüm.kitabı fazlaca seven birkaç okuyucum var. Aralara hep yorum yapıyorlar. Ve ben üşenmeden hepsini okuyorum. Bazen göz deviriyorum ama çoğunlukla gülüyorum. Enerjimi yerine getiriyorsunuz çocuklar ama yetmiyor. Fazlaca düşünücem finali."Yüce Lucifer...bana gücünden güç ver.Dönüşümü tamamlamama yardım et. Bana gücünü bahşet..."
Dipper sevgilisinin sesini duymasıyla gözlerini açtı. Karşılaştığı ilk şey kıpkırmızı bir gökyüzüydü.
Neler olduğunu,sevgilisinin neden böyle konuştuğunu anlamak adına etrafına göz gezdirdi bu sefer. Ama bunu hiç yapmamayı diledi.
Bir çemberin içindeydi ve bu çemberin etrafını saran birçok şeytan görüyordu. Hepsi de tehlikeli bir şekilde bakıyordu esmer olana ve bu olayları anlamasına olanak sağlamıyordu.
Gözü başka yere değdiğinde kalabalık arasında ikizini gördü. Ve onun bakışlarında da aynı keskinliğe rast geldi. Genç kızın sağ tarafında Will sol tarafında ise Kill vardı. Dipper kız kardeşinin Cipher kardeşler ile ne işi olabileceğini sorguladı ama bu birkaç saniye sürmüştü.
Bu sefer bakışlarını hemen yanı başında duran sevgilisine çevirdi. O ise herkesten tamamen farklı görünüyordu. Her zaman giydiği o ceketli kıyafeti yerine simsiyahtı. Dipper'ın aklına nedensizce Yunan tanrısı olan Hades gelmişti.
Esmer olan hareket etmeye yeltenince kollarının ve bacaklarının bağlı olduğunu fark etti. Sorgular biçimde tekrar sevgilisine döndü ama Bill hâlâ aynı cümleleri tekrar etmekle meşguldü.
"Bill...hey...neler oluyor?"
Cevap olarak sessizlikle karşılaştığında kaşlarını çattı hızlı bir şekilde.
"Sana bir soru sordum Bill. Cevap ver! Neden herkes böyle bakıyor?"
Beklemeye başladı Dipper cevaplar için ama bu denemesi de boşundaydı.
"Bill Cipher! Ne halt ediyorsun!?"
"Bana gücünden bahşet. Onu bizim gibi yapabilmem için bana yardım et Yüce Lucifer..."
"Bill tanrı aşkına! Neler saçmalıyorsun!?"
Dipper yattığı yerden kurtulmak için çırpınıyordu ama nafileydi.
Tam tekrar soru sormak için ağzını açmıştı ki şeytanın yüzüne kan sürmesiyle donmuştu.
"Bill! Sürme şu lanet şeyi."
"Bu lanet şey senin hayatın olacak sevgilim."
Dipper aldığı cevapla neye uğradığına şaşırırken konuşmak için zorladı kendini.
"B-bu da ne demek!?"
"Bu şu demek sevgilim,"
Bill eline biraz daha kan buladıktan sonra Dipper'ın dudaklarına doğru yol aldı. Oraya da kanı sürdükten sonra memnun bir şekilde gulümsedi. Sevgilisinin gözleri hariç tüm suratı kırmızıydı.
"Artık benim gibi olacaksın. Bir ölümlü değil ya da insan. Artık iyi olmayacaksın. Lügatındaki tek kelime "kötü" olacak."
Dipper'ın her duyduğu cümle ile kalbinin atış hızı artıyordu. Kendisine yaklaşan sevgilisine korkuyla bakıyordu şimdi.
Bill ise sevgilisinin aksine gülümsüyordu.
"Yani bir şeytan olacaksın."
"NE! HAYIR HAYIR. İNSANIM BEN! NE ŞEYTAN OLMASI? HAYIR!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kod Adı:Billdip
Fantasy"Burdasın..." "Burdayım." Çatılmış kaşlar,sert ses,tehlikeyle parlayan sarı gözler. Dipper şeytanı gerçekten özlemişti. Eli kendinden bağımsız sekilde havalandı ve şeytanın aynadaki yansımasına dokundu. Önce yanağını okşadı parmağının ucuyla. Sonra...