𝕰𝖘𝖒𝖊𝖗 𝕲ü𝖟𝖊𝖑𝖎

Tuhaf Bir Kalp Sancısı

Bu kurgu için çok uğraşıyorum, hevesimi kırmayın lütfen ve hak ettiğimi gösterin bana.

İyi okumalar.

***

Jungkook sözü bittiği gibi ayağa kalkmıştı. Zaten o sırada çıkış zili çalmış sınıf boşalmıştı. Jungkook da giderken arkasında ağzı açılmış bir ben bırakmıştı.

Bir kaç saniye sonra kapıdan içeri bizimkiler girmiş ve bende toparlanıp yavaşça ayağa kalmıştım. Hoseok kolumdan tutacağı sıra "Kendim yürüyebilirim Hobi, teşekkürler." deyip, birlikte sınıftan çıktık.

Ağrım biraz azaldığı için yürüyebiliyordum. Jin hyungun ısrarı üzerine otoparka gelmiş ve arabaya binmiştik. Yürümemi istemeyip, beni evime kadar bırakacağını söylemişti. Bende biraz nazlandıktan sonra kabul ettim.

Evimin önüne geldiğimizde hepsine tek tek teşekkür edip yavaşça arabadan indim. Hepsi dikkatli olmamı söylerken onlara el sallamış ve eve doğru yürümeye başlamıştım. Evime uzaktan kısa bir bakış atarak geniş kapıdan içeri girdim. Durumumuz iyiydi ve büyük havuzlu bahçesi olan iki katlı bir evimiz vardı.

Anahtarı deliğe sokup hemen içeriye girdim. Mutfaktan gelen enfes kokular ile burnum bayram ederken hemen oraya girdim. Sofrayı gördüğümde resmen ağzımın sularının aktığına yemin bile edebilirdim. Yemeklerle uğraşmaktan girdiğimi bile duymayan anneme arkasından sıkıca sarılmıştım. Aniden yerinde zıplarken koluma sert olmayacak şekilde vurdu.

"Tanrım, Taehyung! Korkuttun beni."

Ben gülümserken gözleri sargılı kolumu bulmuş ve telaşla konuşmaya başlamıştı.

"Tatlım bu halin de ne? İyi misin anneciğim?"

Annem şefkatle yüzümü elleri arasına alırken "İyiyim meleğim. Sadece basketbol maçındayken küçük bir kaza oldu, merak etme birşeyim yok." demiş ve yüzündeki ellerine birer öpücük bırakmıştım.

Dediklerim ile rahatlarken gülümsemişti. Konuyu değiştirmek amaçlı "Çok açım anne, babam ne zaman gelecek?" deyip, masaya oturdum.

O sırada kapının açılma sesi ile babamın geldiğini anladım. Mutfağa girdiği gibi anneme sarılmış ve boynuna bir öpücük kondurmuştu. Annem kıkırdarken ben onları sırıtarak izliyordum. Yavaşça öksürdüğümde babam sonunda annemi bırakabilmiş ve yanıma gelip saçlarımın arasına bir öpücük bahşetmişti. Sonra bir anda kaşları çatılıp sargılı kolumu elleri arasına aldı.

"Bu nasıl oldu Taehyung?"

Kolumu yavaşça geri çekerken anneme söylediklerimin aynısını ona da söylemiştim. Herkes sofraya otururken babam bir yandan da anladığını belirtmek amaçlı kafasını sallıyordu.

"Bir dahaki sefere daha dikkatli ol Tae. Sana bir zarar gelsin istemem."

"Merak etme baba, dediğim gibi ufak bir kazaydı." Deyip gülümsedim.

O da aynı şekilde gülümserken hepimiz sohbet ederek yemeklerimize gömülmüştük. Annem cidden harika yemek yapıyordu.

Bir süre sonra yemeklerimiz bitmiş ve sofrayı kaldırmada anneme yardım etmiştim. Her ne kadar itiraz etse de en sonunda ona kabul ettirmiştim.
İşim bittiğinde yorgun olduğumu söyleyip annem ile babama iyi geceler dileyerek kendimi odama attım.

Hemen duş sonrası giyiceklerimi ayarlayıp duşa girdim. Sıcak suyla güzelce yıkanıp önceden hazırlamış olduğum giysilerimi giydim. Giyindikten sonra koluma ve bacağıma dikkat ederek resmen kendimi yatağa fırlatmıştım.