𝕰𝖘𝖒𝖊𝖗 𝕲ü𝖟𝖊𝖑𝖎

Sırtındaki İzler

Selaaam! Size güzel bir haberim var! Yeni bir hikaye yazmaya başladım hâttâ bir bölümcük attım bile~

Aklımdaki konulardan farklı bir şey oldu, lütfen bir göz atın ve onu da çokça sevin!

İyi okumalar.

***

Yattığım yerde biraz kıpırdanmış ve kalçamın bir şeye çarpmasına neden olmuştum. Ne olduğunu anlayamayacak kadar uyku sersemi olduğumdan biraz daha kıpırdanmıştım ki, arkamdaki bedenden bir tıslama sesi gelmişti.

Büyük elleri kalçamda hissederken, gözlerimi olabildiğince açmış ve kafamı arkaya çevirmiştim. Jungkook sanki acı çekiyor gibi yüzünü buruşturmuş, bana bakıyordu. "Ne oldu, sevgilim?" Dedim, yeni uyandığım için boğuk çıkan sesimle.

Bir süre bana bakmış ardından çenesiyle aşağı işaret etmişti. İşaret ettiği yöne baktığım gibi kocaman olmuş gözlerle tekrar ona bakmıştım.

"Hiç öyle bakma, güzelim. Uykunda bana sürtünüp, beni bu hâle getiren sensin." demişti. Örtüyü göğsüme çekerek "Bilerek olmadı ki." dedim. Birkaç saniye gözlerimin içine bakmış "Neyse, ben şu sorunu halledeyim." demiş ve kalkmak için hamle yapmıştı.

Kırılmış mıydı o?

Aniden gelen cesaretle kolundan tutup yatağa yatırmış ve sertliğinin üstüne oturarak dudaklarına ulaşmıştım.

Elleri direkt olarak kalçama giderken, çoktan dilini ağzıma yollamış ve dudaklarımı ısırmaya başlamıştı.

Altlarımızın dün yüzünden tamamiyle çıplak olması, onu daha çok hissetmeme neden oluyordu. Dudaklarımızı seslice ayırıp, beyaz boyna yönelerek dişlerimi geçirmiş ve emmiştim.

Derin bir tınıyla inlerken bir eli saçlarıma gitmiş, kafamı daha çok boynuna bastırmıştı. Boynunun her santimine izlerimi bırakıp, beklemediği anda göğüs ucunu dudaklarım arasına almıştım.

"T-taehyung, ah!" Zevk aldığını gördüğümde keyiflice sırıtmış, diğer göğüs ucuna da aynı işlemi tekrarlamıştım.

Bir yandan yavaşça sürtünürken, diğer yandan da kaslarına morumsu izler bırakıyordum. Altımdaki şişlik, damarlarını hissedeceğim türden sertleşmişti ve bu bana hazdan başka birşey hissettirmiyordu.

Kafamı kaldırıp baygın bakışlarına ve iyice kırmızılaşmış iki et parçasına baktım. Hazır olduğumu hissedince deliğimi penisine konumlandırmıştım ki, Jungkook "Bunu yapmak zorunda değilsin, Taehyung." demişti ama duymamazlıktan gelerek onu hızlıca içime almıştım.

"Ah! Siktir!"

Şu anki pozisyonumuzdan ve dün geceki kalça ağrım yüzünden daha çok canım yanmış, gözlerim dolmuştu.

Göğsündeki ellerim dengesini kaybederken neredeyse düşecekken, ellerini dirseklerime koyarak dik durmamı sağlamıştı.

Ardından bir eli belime gitmiş, diğeriyle de yanaklarımı silmişti. Artık alıştığımı hissetmiş ve yavaşça zıplamaya başlamıştım. Canım biraz acısa da, daha sonra zevk alacağımı bildiğimden takmamıştım.

"A-ah, g-güzelim." Altımda derince inlerken, belimdeki elleriyle bana destek verip daha kolay hareket etmemi sağlıyordu.

Artık aldığım tek şey ise zevkti ve ben tırnaklarımı göğsüne geçirmekten çekinmiyordum. İçimi öyle güzel dolduruyordu ki tanımlayamazdım dahi.

Yavaş yavaş yorulmaya başlarken "Ahm, aşkım." demiş ve kalçamla daireler çizmeye başladığımda, yorulduğumu anlayan Jungkook, üstüme çıkmış ve de bir bacağımı beline dolamıştı.