"Yavşak mısın?"

5.8K 368 371
                                    

Sizi özledim, yorumlarda buluşalım.

İyi okumalar.



***

Eve geldikten sonra duşa girmeye karar vermiştim. Ayaklarımı sürüye sürüye banyoya gidip, kıyafetlerimden kurtularak duşa kabinin içine attım kendimi. 

Ayılmak için suyu hafif soğuğa ayarladım. Partiden önce biraz olsun okulun yorgunluğunu üzerimden atmak istiyordum.

Gözlerimi kapatıp usulca yıkamaya başladım mavi saçlarımı. Yeni boyandıkları için göğsümden, kasıklarıma oradan da fayansa mavi sular akıyordu.

Hızlıca alınmış bir duş sonrası partiye uygun kıyafetler çıkarıp, giyindim. Saçlarımı kurutmak için banyoya yöneldiğim sıra çalan telefonum sebebiyle duraksamış, birkaç adımda yatağın yanına giderek hala çalan telefonu elime almıştım.

Tanımadığım bir numara arıyordu ve ben genelde yabancı numaraları açmazdım ancak merak ettiğim için açmış, kulağıma götürerek ''Alo?'' demiştim.

''Taehyung, benim.''

Jungkook'un sesiyle şaşırırken ''Ah, kusura bakma kayıtlı olmadığın için şaşırdım biraz.'' dediğimde, bir yandan da banyoya ulaşmıştım. 

''Sorun değil,'' derken, telefonu hoparlöre alıp çekmeceden tarağımı çıkarmıştım. Saçlarımı taramaya başladığımda ''Bugünkü partiye birlikte gider miyiz diye sormak için aramıştım.'' demişti. 

Elim duraksamış ve aynada olan bakışlarım telefona dönmüştü. Fena fikir sayılmazdı. ''Neden olmasın, gideriz.'' 

''Öyleyse, bir saate gelirim?''

Sorar gibi kurduğu cümleye karşı onayladığımda kısaca vedalaşıp, görüşmeyi sonlandırmıştık. Aklıma bizimkiler geldiğinde hızlıca Yoongi hyungu aramıştım. 

''Evet?''

''Hyung, bugün beni almanıza gerek yok, başka biriyle geleceğim. Öptüm!''

''Ne, kim-'' derken telefonu kapatıp sözünü kesmiş oldum. Bunun için bana sonra hesap soracağına emindim ancak başka türlü izin vermezdi. 

Saçımı da kaldığı yerden tarayıp, ardından kurutmuş ve aşağıya inmiştim. Annem salonda oturmuş elindeki dergiye bakıyordu. Yanındaki boşluğa oturduğumda başını dergiden kaldırıp, beni şöyle bir süzmüştü.

''Bu ne yakışıklılık, beyefendi?''

Hafifçe yüzüne düşen saç tutamını kulağının arkasına iterken ''O sizin güzelliğiniz, leydim.'' demiştim. O da gülerken elindeki dergiyle hafifçe bacağıma vurmuş ''Çapkınlığını aynı babandan almışsın.'' demişti, sonrasında somurtarak.

Bu haline kahkaha atıp yanağından bir makas alıp ''Babam çok yakışıklıysa ve bütün kızlar ona kapılıyorsa, adamın suçu ne?'' diye, sordum. Kaşlarımı kaldırıp ondan bir cevap beklerken, oturduğu yerde dikelmiş ''Hemen de babacığını savun, eşek sıpası.'' demişti, kıstığı gözleriyle.

Başımı iki yana salladıktan sonra yüzüğü olan elini tutup görmesi için kaldırmış ve ''O kadar kızı kendine düşüren adamı, kimin kaptığına da bakın.'' demiştim, bir yandan çenemle güzel yüzüğünü işaret ederken. 

Dudaklarını birbirine bastırarak gülmüş, elini kendine çekip bir süre yüzüğünü okşamıştı. Yüzümdeki tebessümle onu izlerken beklemediğim şekilde ''Güzel kaptım ama.'' demişti, yüzünde beliren gururlu ifadeyle.

Ardından elini yanağıma koyup, bir süre gözlerime bakmış sonra tüm yüzümde gezdirmişti bakışlarını. ''Hem de sevdiğim adamın aynısını doğurdum.'' Baş parmağını yanağımda hareket ettirirken ''Daha ne isterim?'' diyerek, sözlerine devam etti.

𝕰𝖘𝖒𝖊𝖗 𝕲ü𝖟𝖊𝖑𝖎Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin