18 *" Çığlık"

2.3K 163 15
                                    

OKULLARIN AÇILMASINDAN DOLAYI OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM VOTE VE YORUMLARIN EKSİLMESİNİ. BUDA TABİ BENİ ÇOK ÜZÜYOR. OKUYANLARDAN İSE RİCAM YILDIZA BASMADAN GEÇMEMELERİ. VOTE YORUMLARINIZ ÖNEMLİ. 70+  OLMADAN YB ATMAYI DÜŞÜNMÜYORUM. KOTA KOYALIM BU DEFA . KEYİFLİ OKUMALAR. UZUN BİR BÖLÜM OLDU. BU ARADA MULTİMEDYA DA BORAK VAR :)

*********************************************************************************************************************

“Dolunay hadi kalk,seni burdan çıkarmamız lazım.”dedi ben sıçradım uykumdan. “Ne,ne oluyor.”dedim panikle üzerime hırkasını veriyordu.Sabah olmuştu ama daha erken bir saatti anlaşılan.

“Senin Kadir,balık adam getirtmiş denizde seni arayacaklar.Ve tabi buraya girmek içinde ellerinden geleni yapacaklardır. 10 dakikaya şöförüm burada olacak.Seni götürecek.Benim eve bırakıp gelip beni alacak.”dedi.

“Gerek yok gerçekten beni kendi evime bırakabilir.Ondan korkmuyorum,eşyalarımı alıp gideceğim.Bana karışamaz sonuçta.”dedim.

“Ayağın daha iyileşmedi,iyileşince gidersin söz. Ama şimdi benim eve gidiyorsun anlaştık mı.Burada kalıp bu halde çaresizce bulunmak istersen birşey diyemem.Kahvaltı hazırlayım yiyelim balık adamlara karşı.”dedi.

Haklıydı bu halde hiç birşey yapamazdım.Ayağım iyileşene kadar ondan yardım alabilirdim.Sonra gücümü kazanınca da zaten beni kimse tutamazdı.

“Tamam”dedim. “Ayakkabılarını giydireyim,seni biraz taşımam gerekecek.Çitleri geçmeleri imkansız.Araba da giremez o yüzden girişe kadar taşıyacağım.”dedi.

Ayakkabılarmı da giydikten sonraa beni kucağına aldı. “Hey,bastonum kaldı.”dedim. “Orada daha iyisi olacak merak etme.”dedi. Elimi boynuna dolamak zorunda kaldım ve 100 metre kadar beni taşıdı. Simsiyah jipin içine bıraktığında hiç yorulmuş gibi görünmüyordu.

“İstanbul’a ters taraftan gir.Normal dönüşten gitme.”dedi şöförüne. “Durdurmak isteyen olması ihtimaline karşı polis ışığını tak.İdari araç zannetsinler.Her ihtimale karşı temkinli ol.”dedi. Herşeyi düşünüyordu benim için.

“Teşekkür ederim.”dedim. “Birşey yapmadımki.”dedi gülümseyerek. Benim için bu kadar koşturması bile gerekmiyordu.Daha yani tanıdığı birine bunları yapması tuhaftı.Belki de kendi içinde bulunduğu durumu bir nebze olsun unutturuyordu benim için koşturması.Kim bilir.

Şöför hızla arabayı kullanıyor fakat dikkat çekmemek için kurallara da uyuyordu. Borak’ın korktuğu gibi olmadı.Yolda her hangi bir olayla karşılaşmadık.Şöför Sarıyer de bir yalının giriş kapısında durdu ve demir kapıların açılmasını bekledi.

İçeri girip kapılar kapanana kadar arabadan inmedi.Sonra inerek kapımı açtı ve içeriden gelen hizmetlilerden bir tanesi bana iki adet koltuk değneği verdi. “Hoşgeldiniz,burdan buyrun lütfen.Odanıza kadar eşlik edeyim,hem burda asansörde var.”dedi. Hafif gülümsedim yardımcı olmaya çalışan genç kadına.

İçeriye girdiğimde sağ tarafta mutfak kalıyordu ve aşçı kadınlar yemekle uğraşıyordu.Asansöre yardımcı olan kadınla birlikte binip hiç konuşmadan yukarı çıktık.

Bir kat çıktıktan sonra kapıyı benim için açıp yolu gösterdi.Giriş kapısının solunda bulunan bir odaya yönlendirdi. Sanki daha önceden biliyorlarmış gibi benim için hazırlanmıştı.Balkona açılan boydan boya camlı bir kapı vardı.Ve önümde odanın içindeymiş gibi görünen bir deniz deryası.

İnsan burda yaşadığını hisseder belki ama şu durumda bundan keyif bile alamıyordum.Yavaşça yatağa oturup ayakkabılarımdan kurtuldum. Ayak bileğimin altına bir kırlent yerleştiren kadına minnet dolu bir bakış attım.Ağzımı bile açmamıştım daha.

DOLUNAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin