VE YAZAR TATİLDEN DÖNER..PAYLAŞMAK İSTEDİĞİM BİR HABERİM VAR. #DUYGU KİTABININ YAZARI SEVGİLİ ISIL PARLAKYILDIZ KİTABIN İLK İMZASINI BANA ATTI. O KADAR MUTLUYUM Kİ PAYLAŞMAK İSTEDİM. NOTU OKUYAN OKUMAYANA DUYURSUN ARKADAŞLAR VE HERKES IŞILIMIZI TAKİBE ALSIN. KÖLE VE DUYGU KİTAPLARI ŞİDDETLE HİDDETLE AŞKLA SEVGİYLE TÜM DUYGULARIMLA TAVSİYE EDİYORUM. AYRICA VOTE VE YORUMLARINII BEKLİYORUM. BÖLÜM BİRAZ KISA ÇENEM DÜŞÜK OLDU KUSURA BAKMAYIN. GEÇİŞ BÖLÜMÜ GİBİ DÜŞÜNEBİLİRİZ. SİZLERİ SEVİYORUM.
*************************************************************************************
"Kadir size ne yaptı."dedim kısık bir sesle.Dudağı yana kıvrıldı.Oturduğu sandalyeden kımıldamıyordu. Bir adam girdi içeri önce bana baktı sonra da kulağına birşeyler fısıldadı eğilerek.
"Hadi bakalım gidiyoruz."dedi bana bakıp ayaklarımı iyice kendime doğru çektim.Gidiyor muyuz.
"Anlamadım,nereye gidiyoruz."dedim. "Gidince görürsün,aklın varsa uyumlu ol ve kaçmaya çalışma.Yoksa bir adamım Destan'ı görüş alanında tutuyor.Kafasına kurşun yesin istemezsin öyle değil mi?"deiğinde ben bitmiştim. Gerçekten bitmiş.
Bir adam kolumdan tutup beni koridor boyunca çekiştirdi.Çıkış kapısına geldiğimizi anladığımda bıraktı kolumu. "Sakince çık ve arabaya bin."dedi. Diğer adam ortalarda görünmüyordu.Benden önce çıkmıştı odadan.
Kafamı onaylayarak salladım.Ve yavaşça dışarı çıktım. Ağır adımlarla merdiveni iniyordum. Etrafta kaçış noktası arasamda bulamadım.Yan taraftaki çitlerin arkasından bir ses geliyordu. Fakat uzakta gibiydiler.
Tek tek indim basamakları ve siyah renk Range Rover a adım attım. Kapı kapanır kapanmaz hemen yanımda oturan adamı fark ettim. Benden önce binmiş olmalıydı.
"Ne..Nereye gidiyoruz lütfen söyler misiniz?"dedim. "Seni İstanbul'dan kaçırıyorum."dedi. Araba hareket ettiğinde aklım olayları analiz etmeye başlamıştı. Beni İstanbul'dan nereye götürüyor olabilirdi ki.
Kadir,o şimdi ne yapıyordu acaba.Yokluğumu fark etmişlermiydi ki.Destan'ın canına birşey olmasına tahammül edemezdim.Sessizce cama vurmaya başlayan damlaları izledim. O kadar yol gitmiştik hala bir tabela bile görmedim derken Ankara istikametine giden yolda olduğumuzu gösteren tabelaya bakakalmıştım.
Tabela hızla göz hizamdan kaybolmuştu ve ben arkama dönüp bakmaya çalışıyordum." Beni Ankara'ya mı götürüyorsunuz.Neden Ankara.Lütfen bırakın beni lütfen."dedim. Beni duymamazlıktan geliyordu. Değil sorduğum soruya cevap vermek kafasını bana doğru çevirmemişti bile.
Koluna dokunup onu sarstım.Öyle bir döndü ki ellerimi hemen geri çekmek zorunda kaldım.Bakışı beni korkutmaya yetmişti. "Uslu olman konsunda anlaştığımızı sanıyordum.Ve evet Ankara'ya gidiyoruz.Merak etme Kadir'in çevresi geniştir.Seni bulmak isterse Fİzana bile götürsem bulur.Sadece biraz çabalasın istiyorum"dedi.
"Madem öyle neden sen korkmuyorsun.Ne istiyorsun ondan."dedim. Dişlerini sıktığını duyduğum gıcırtısından anladım. Bana doğru döndü.
"O benim olanı elimden aldı,bende onun olanı elinden alıyorum."dedi.Benim olan mı,onun olan mı.Kim kimin?
"Anlayamıyorum.Kimi aldı senden.Ben onun falan değilim."dedim. "Sen onun olmasan inan bana şuan çoktan ölmüştün. Kadir sana değer veriyor.Ben bile farkındayken sen nasıl göremiyorsun."dedi.
Kadir 'in bana değer verdiğini göremeyecek kadar kör,anlayışsız mıyım yani.Belki de haklıydı o olmasa..off.Konu yine Kadir ve bana döndü.
"Peki senden kimi aldı."dedim. "Svetlana ve bebeğimi."dedi kafasını camdan çevirip dışarı bakarak.Svetlana mı..Sveta'dan bahsediyordu. İnanamıyorum o bebek bu adamın mıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DOLUNAY
Novela JuvenilGözlerim dolunayın o eşsiz güzelliğini görüyor, kulaklarım geceye "günaydın" deyişini duyuyordu. penceremin sınırlarından ibaret olan hayatım, seninle can buldu yeniden, çölde su bulan umudu yitik birisi gibi. kırılıyorum, parçalanıyorum ve her sefe...