HER ŞEYİ AÇIKLIĞA KAVUŞTURACAK OLAN AÇIKLAMA

140 19 19
                                    

Selammm

Sanırım bu selamlaşmayı son kez yazıyor olacağım ve siz ben tarafından yazılan bu kelimeyi son kez benim için okuyacaksınız.

Öncelikle önemli bir açıklama getirmek istiyorum bu konuya. Şu an bu satırları 27.05.2019/ 11.24 saatinde yazmaya başladım ve size paylaşacağım her bölümden sonra buraya gelip açıklamayı yazmaya devam edeceğim. Neden böyle yapıyorum?

Çünkü ben bu hikayeyi her yazışımda farklı duygular hissederek yazıyorum ve açıklama kısmı da öyle olsun istedim. Kim bilir bu açıklama kısmını ne zaman yayınlayacağım bilmiyorum ama bildiğim tek şey uzunca bir açıklama olacak. Yani hem ben kendimi ifade edebileceğimi hem de sizi tatmin edecek şeyler söyleyeceğimi düşünüyorum.

Kendimden bahsedeyim biraz çünkü beni anlamanız için bunun gerekli olduğunu düşünüyorum.

Ben, çocukluğumdan bu yana farklı düşünmeye itilmiş bir insan oldum. Yani bir olaya tek taraflı bakamıyorum. Kendi doğrularım kendi yanlışlarım kendi bildiklerim var. Kendimi hayatın gerektiği gibi değil hayatımın gerektiği gibi eğiten biriyim. Kimine göre doğru kimine göre yanlış bir şey bu ama benim için en iyi olanın bu olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden de aile içinde hep düşünce çatışmaları yaşıyoruz, ailem benim değişik biri olduğumu düşünüyor hep depresif bir halde mutsuz olduğumu falan da söylüyorlar ama aslı öyle değil.

Mutsuz değilim ama hayatımda beni mutlu edecek olaylarda yok. Yani bizimkilere göre evin içinde en rahat yetişen benim, en mutlu olması gereken kişininde ben olmam gerekiyor ama öyle değil işte. Evin içinde rahat olmak insana mutluluk getirmez. Her zaman söylüyorum benim rahatımı Allah size versin diye ama işte.

Neyse bunu çok uzatmadan başka bir konuyla devam edeyim.

Yazmak benim için hayatın neresinde?

Hani herkesin bir merkezi olur ya işte benim merkezimde bir şeyler karalamaktı. Yazmak veya çizmek hiç fark etmez yeter ki elimde bir kalem önümde çizebeleceğim boş bir kağıt...

Küçüklüğümden beri her gece hayal kurarak uyuyan biriyim ve gerçekten hayal gücümün güçlü olduğunu düşünüyorum. Mesela küçükken -ki burada yedi sekiz yaşımı baz alıyorum- her zaman kocaman bir park hayal ederdim, o parkın içinde çocuklar koşardı bana ait bir park olurdu orası ve ben istediğim insanları o parka alabileceğimi hayal ederdim. Çocukçaydı ama o hissin verdiği mutluluğu birçoğunuz bilemeyebilir. Neyse işte her zaman bunun ve bunun gibi şeyleri hayal ederdim sonra elime bir kağıt bir kalem alıp hayalimdekini resmetmeye çalışırdım ama asla yapamazdım. Bu durum beni çok üzerdi yine de böyle şeylerin yetenekle ilgili olduğunun bilincindeydim. Bu yüzden resim yeteneği olan insanlar hep benim için bambaşka bir yerdeler sanki çocukluğumu alıp bana getireceklermiş gibi hissederim.

Size hayalperest biri olduğumdan bahsetmiştim zaten. Kafamın içinde o kadar çok şey dönüp dolaşırdı ki, artık bu düşünceler bana ağır gelmeye başlamıştı. O sıralar da en sevdiğim çocukluk arkadaşlarım, hani o parkın içinde olmasını istediğim kişiler Almanya'ya gittiler ve ben; hayalimdeki parkla yapayalnız kaldım. O günlerde girdi hayatıma yazmak. Yazdıkça fark ettim yeteneğimi, aslında bu kadar hayalperest olmamın tek sebebi yeni şeyler yazabilmekmiş meğer.

Gelelim Ada'yı nasıl yazdığıma, Ada'yı yazarken karşılaştığım sorunlara.

Burası benim için çok büyük bir öneme sahip ve bayağı uzun bir durum bunu en sonda okuyun derim. O yüzden burayı geçelim. Bugünlük bu kadar olsun. Ben Ada'nın 15. Bölümünü yazmaya uçar. Sizi seviyorum ❤️

ADA  ◐Tamamlandı.◑Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin