Fairy Tail Lisesi

54. Bölüm: "Sabreden Juvia Muradına Ermiş"

Merhaba!

Medyayı her gördüğümde ağlayasım geliyor...

Bu bölüm kısa olacak, sana gelsin lluviaTR💙

Hadi yb'ye geçelim.

İyi Okumalar~

Natsu Dragneel

Eve anahtarımla nadiren girerim. Ve anahtarımın kenarında örümcek ağı olduğunu söylemiştim.

Örümcek yumurtlamış lan.

Anahtarlarımı anahtarlıktan aldım. Sonra anahtarlığı bahçeye bıraktım.

Kapının önüne geldim. Muhtemelen morali bozulduğu zamanlarda yaptığı gibi buzdolabına girmiştir diye düşündüm.

Eve girdim. Buzdolabına baktım ama yoktu. Başımı kaşıyıp mırıldandım.

"Nerede ya?" Bütün evi dolaşmaya karar verdim.

Koridordayken lavabonun lambasının açık olduğunu gördüm. Ve kapıdan bir el uzandığını...

Lavaboya koştum. Gözlerim irileşti. Olamazdı.

En iyi arkadaşım, bileğinden kanlar fışkırarak yerde yatıyordu.

Kapı pervazına dayandım. Gözlerim anında dolmuştu. Elim ağzıma giderken yanına çöküp bağırmaya başladım.

"GRAY! UYANSANA İÇ ÇAMAŞIRI KILIKLI! ŞAKANIN SIRASI DEĞİL!" Ağzında hafif bir tebessüm, sol elinde fotoğrafımız vardı. Kalbim daha da parçalanırken Gray'i sırtıma aldım ve kapıyı kilitlemeden evden fırladım.

Hastaneye doğru koşuyordum. Yetişir miydim? Onu kurtarabilir miydim? Gözümün önüne yaşadığımız anılar gelirken göz yaşlarım deli gibi akmaya başlamıştı.

Sokağın önünden koşarken donakalan Juvia ile göz göze geldik. Büyük bir şokla bakıyordu. Ama ona açıklama yapamazdım, hastaneye yetişmeliydim. Koşmaya devam ettim.

Geçtiğimiz yollarda kandan izler olurken daha hızlı koşmaya çabalıyordum. Ama çok ağırdı.

Hastanenin yakınlarında nefesim tükenmişti. Ama koşmalıydım.

Acil kapısından içeri daldım ve bağırdım.

"DOKTOR YOK MU LAN?!" Hemşireler sedyelerle gelirken Gray'i olabilecek en çabuk şekilde sedyeye yatırmalarına yardım ettim.

Hemşireler ameliyathaneye peşlerinden gelen doktorlara yer açmaya çalışırken dalınca elimi saçlarıma attım. İğrenç bir histi.

Bu sefer o ameliyathanede ben değil, Gray vardı.

◇◇◇◇◇◇◇◇◇◇

Juvia Lockser

Hastaneye gelmiştik. Ağlamaktan gözlerim şişmişti.

Brandish gerçekten kuzeniymiş. Sevgilisi başka biriymiş. Bahsettiği mavi saçlı kız sevgilisine aşık olan başka bir kızmış.

Ve ben, tamamen yanlış anlamıştım.

Ona öldüğü zaman mutlu olacağımı söylemiştim ve o gerizekalı da ciddiye almıştı. İkimiz de gerizekalıydık.

Ve şimdi de Gray-sama'mın ameliyatı yeni bitmişti. İçeride uyuyordu. Uyanmasını bekliyorduk.

Başım ellerim arasında ağlıyordum. Benim kahrolası sözlerim yüzünden bir can gidebilirdi, bu genç yaşında.

Ablası Ultear yanıma oturup elini omzuma koydu ve konuştu.