63. Bölüm: "Doğuda Bir İnek Osurdu!"

226 22 21
                                    

Merhabalar!

Medyamız: Anna ve Acnologia. Neden shipleniyorlar hiçbir fikrim yok çünkü diziyi hala o kadar izleyemedim ;-;. *kesinlikle ilk gördüğünde Acnologia'yı Gajeel zannetmedi*

Son 3!

Hadi yb'ye geçelim.

İyi Okumalar~

Lucy Heartfilia

Sonucunda Erza bize -yanlışlıkla- elektrik çarptırdı. 10 dakika boyunca yerde üzerimizden dumanlar çıkartarak yattık, ama ardından kendimizi yine çember olmuş bir şekilde bulduk. Kırmızı saçları Levy'ninki gibi havaya dikilen Erza da bize katıldı, gerçi hepimizin saçları öyleydi.

Levy demişken, elektrik olayı bile Cana'yı durduramadı, Levy hala kendine gelememişken ağzına bir avuç çamuru doldurup kafasını yukarı dikti ve sonucunda Levy, çamuru yedi. Sonra da bilinci kapandı. 

Geceyi de böyle sakince bitirdik, Levy'yi yerde sürükleyerek çadıra götürdüm. Üzerini değiştirdim, kendiminkini de değiştirdim. Sonra onu uyku tulumuna yatırdım, kendim de yattım ve uyumaya başladım.

Sabah

"Uyanın küçük kampçılar!" diye anırıyordu ablam dışarıda. Ama sesi bir değişik geliyordu... Yankılı?

"Ne küçüğü ya?" diye gözlerimi kırpıştırarak kalktım yattığım yerden. Solumda yatan Levy'ye baktım. Sessizce böğürerek ağlıyordu.

"Ne oldu Levy? Gajeel toplu iğne sevmediğini mi söyledi?"

"Ne toplu iğnesi manyak?!" Tabii bu haltlar ettiğini bilmiyor ki.

Burnunu çekip bana döndü ve konuştu.

"Küçük dedi! KÜÇÜK! Bana gönderme mi yoksa bu dediği?! Kesin Mavis-sensei ondan uzunum diye küçük dedi! Aranızdaki en kısa benim-"

"HAMİLE KADININ DEDİKODUSU MU YAPIYORSUN LEVY?!" diye elinde borazanla çadıra dalan ablam ile kalbim kafesteki kuş gibi çırpınırken Levy dogeza yapmaya başladı.

"Çok üzgünüm sensei!" Ablama baktım. Böyle bir durumda kafasına bir tane indirir, bu yapılanı günlerce de unutmaz ve o şanssız insanın hayatını mahvederdi.

Ama bu yaptığı, bana bile fazla şefkatli gelmişti.

"Tamam güzel kızım, bak kafan kirlenecek? Okul birinciliğini Gajeel'e kaptırmanı istemeyiz, değil mi?" Ablamın yüzüne şaşkınlıkla baktım. Yemyeşil gözleri hala ruhsuzdu, parıltısız. Ama bir şefkat vardı,

Anne şefkati.

Borazanı yere bıraktı. Levy'nin başını çenesinden tutarak yerden kaldırdı ve saçlarını okşadı. Parmaklarının arasından fışkıran mavi saç tellerini biraz daha okşadı. Sonra benim yanıma geldi, kaküllerimi iki yana ayırıp şakağımı okşarken konuştu.

"Hadi hayatım, arkadaşınla hazırlanın. Çadırdan çıkarsınız, yüzünüzü yıkayıp kahvaltıya geçersiniz." Alnımdan öptü. Tam gidecekken beline sarıldım, ben dizlerimin üzerinde otururken onun boyuna geliyordum.

"Abla, eminim harika bir anne olacaksın." Hafifçe tuttuğum yeğenim elimin olduğu yere bir tekme attı. Ablam elimin üzerini okşadı ve konuştu.

"Sağ ol yıldızım. Hadi, Zera beni bekler." Çadırdan çıktı.

Levy yine böğürüyordu.

"ALLAH BELAMI VERSİİİİİİİİN!" (Levy)

"Neden lan gerizekalı?" (Lucy)

"Bu kadar iyi bir ablan var ve ben dedikodusunu yaptıım!" Evet, ablam harikaydı.

Fairy Tail LisesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin