Kim Taehyung'a karşı içimde bastıramadığım bir öfke vardı. Belki fazla hırs yapmıştım, belki sadece onu düşünmeyi bırakıp hayatıma devam etmeliydim ama elimde değildi. Beni üzdüğü kadar, onun da üzülmesini istiyordum. Ne eksik ne de fazla.
Okula giderken Jisoo'nun bana zorla aldırdığı siyah kot şortu, üstüme ise bol salaş bir tişört geçirmiştim. Bacaklarımı çok ince bulduğum için beğenmiyor, o yüzden genelde şort veya etek giymemeyi tercih ediyordum ama bilirsiniz ki, Jisoo durdurulamazdı. Artık bunlara alışmamı, çünkü beni sıkıcı siyah pantolonlarımın içinde görmekten sıkıldığını söylemişti. Bir nevi o artık benim yaşam koçum(!) olduğu için sözünü dinlemiş, sesimi çıkarmamıştım.
Okulda aldığım tepkiler oldukça şaşırtıcıydı. Tek yaptığım tarzımı biraz değiştirmek ve hafif bir makyaj yapmaktı ama bu bile insanların dikkatini çekmeyi başarmıştı. Mutlu olmadım dersem, yalan söylemiş olurdum çünkü etrafımda bana sürekli 'çirkin şey' diyerek dolaşan biri olduğu için, zaten neredeyse hiç olmayan özgüvenim yerin dibine girmişti. Biraz da olsa beğenilmek, keyfimi yerine getirmişti. Ta ki, eve dönene kadar.
Taehyung asansörün önünde bekliyordu ve kaçmak için en ufak bir fırsatım bile olmamıştı. Çünkü saniyesinde bulmuştu beni gözleri ve arsızca baştan aşağıya süzmüştü. Sinirlenmek yok, diye hatırlattım kendime. Sadece görmezden gel, Lisa.
Yanına gidip asansörü onunla birlikte beklemeye başladığımda, bakışlarının hala üstümde olduğunu hissedebiliyordum ama ona göz ucuyla bile dönüp bakmamaya kararlıydım. Şaşırmıştı, buna emindim.
Asansörün kapısı açılıp içeri girdiğimde, benden birkaç saniye sonra o da içeri girdi. Belli etmemek için üstün bir çaba harcıyordum ama çok gergindim. Tek istediğim bir an önce evime girmekti.
Gözlerini hala benden çekmiyor olması rahatsızca yerimde kıpırdanmama sebep oldu. Bu tavrım onu afallatmış olmalıydı, büyük ihtimalle onu gördüğümde yolumu değiştireceğimi ya da yaptığı şey için ona kızacağımı falan düşünmüştü fakat ben, bunların hiçbirini yapmamıştım. Sadece o yokmuş gibi davranıyordum.
Asansörün kapısı açıldığında yine önden giden ilk ben oldum ve hızlı adımlarla daireme yürüdüm. Çantamı açarak içinden anahtarımı aramaya başlamıştım ki Taehyung'ın sesi durmama sebep oldu.
"Yoksa küs müyüz?"
Derin bir nefes alırken, Jisoo ile konuştuklarımızı bir kez daha düşündüm. Sakin olmalı ve rahat davranmalıydım.
"Efendim?" dedim anlamamış gibi davranırken. Arkamı dönerek Taehyung'a baktığımda, kapının pervazına yaslanıp, dudaklarına yerleştirdiği sinir bozucu gülümsemesiyle beni izlediğini gördüm.
"Sanırım bana hala o gün için kızgınsın." Zihnime o gecenin anıları bir bir dolarken, zerre pişmanlık duymuyor olması, üstüne hala dalga geçer gibi konuşması beni delirtiyordu.
"Hayır Taehyung," dedim aynı onun gibi sahte bir gülümsemeyle ona bakarken. "Sadece önemsiz bir olaydı, sanırım sen yanlış anladın." Suratındaki o alaylı ifadenin yavaş yavaş solduğunu izlemek, bana tahmin ettiğimden bile çok zevk verdi.
"Ne?"
Gülmemek için yanaklarımın içini dişledim. "Neden bu kadar şaşırdığına anlam veremiyorum. Sonuçta," dedim etrafıma kısa bir bakış atarken ve kısık sesle konuştum. "Sen gaysin, Taehyung. Bunu bildiğim halde o saçma öpücüğü ciddiye alacağımı düşünmedin heralde, değil mi?"
Şu an kıyamet kopsa, uzaylılar dünyaya inse ya da zombiler bütün şehri ele geçirse bile, Taehyung'ın bu kadar şaşırmayacağına emindim. Gözleri irileşmiş, dudakları aralanmış bir halde öylece bakakalmıştı. Onun aslında gay olmadığını anlayalı oldukça uzun bir süre olmuştu ama elimde böyle bir koz varken, ona karşı bunu kullanmamak ayıp olurdu.
Çantamdan anahtarımı çıkartıp kilidi çevirmeden önce son bir kez ona bakmış, "Görüşürüz Taehyung." diye mırıldanıp eve girmiştim. Tek kelime edememiş, öylece gidişimi izlemişti.
İlk kez, çekip giden taraf bendim. Ve ilk kez, afallamış bir halde gideni izleyen oydu.
Aslında bölüm taslaklarda hazırdı ama anlayamadığım bir şekilde silinmiş. Tekrardan yazdığım için pek içime sinmedi, güzel olmadı sanırım ama artık yapacak bir şeyim yok. Hatalarım varsa mazur görün lütfen.
Sınır;
Vote, +120
Yorum, +60
ŞİMDİ OKUDUĞUN
apartment four
Fanfictionlalisa manoban, aşık olduğu karşı komşusu kim taehyung hakkında tuhaf(?) dedikoduların çıkmasına sebep olur.