burglar love ¦ namjin

31 : to : 31

Sizin için bugünkü işlerimi çabucak bitirmeye çalışıp buraya geldim. Maalesef evde bayram temizliği var ve köşe bucak temizliyoruz, yoksa gün içinde atmaya çalışacaktım.

Ha, bu arada;
Smut ;;;;;;;;;;;;))))))))))))

¦

"Dertleşme kısmını bırakıp artık sevişme kısmına geçebilir miyiz güzelim?"

Bir şey dememe ihtiyaç yoktu, çapkınca bir gülümsemeyle baktım yüzüne ve ensesinden tutup kendime yaklaştırdım. Dudaklarımı dudaklarının üzerinde hafifçe gezdirirken sıcak nefesimi dudaklarına üflüyordum. Bir elim giydiği t-shirt'ün altına uzanıyor, diğer elim ensesinden yavaşça saçlarına doğru çıkıyordu.

Henüz birleşmemiş olan dudaklarımızı yavaşça birbirine bastırdım ve dolgun dudaklarının yumuşaklığını hissetmek için yavaşça hareketlendirdim. Öpüşme oldukça ateşli bir hale dönerken üstümdeki pijamayı yukarı doğru sıyırmaya başlamıştı. Dudakları benimkilerin üzerinde hunharca dolaşırken kendini üzerime iyice bastırmasıyla boğuk bir inleme kaçtı dudaklarımdan. Dudaklarımızı ayırdım ve yatakta oturur pozisyona çekilerek boynumu geriye doğru attım. Bu apaçık bir davetti.

Pijamamın üstünü çıkarıp bir kenara fırlattı ve dudakları boynumda gezinmeye başladı. Sık nefesler alıyor ve inliyordum. Saçlarını karıştırarak onu iyice kendime bastırıyor ve iyice bana karışmasını istiyordum. Dudaklarının tenimde bıraktığı ıslaklık ve çıkacağına emin olduğum morlukların hissi, ayrı bir zevk veriyordu.

Dudakları göğüs uçlarıma kadar indiğinde orada durup yalamaya, ısırmaya ve daha hızlı çekiştirmeye başlamıştı. İnlemelerim yüksek bir hal alırken alt taraflarımdaki şişliği iyice hissediyordum. Elleri belirgin kaburgalarımın üzerinde dolaşırken aldığım haz tarif edilemezdi. Çekip morarttığı göğüslerimden daha da aşağılara iniyor, daha da kasılmama sebep oluyordu. İstemsizce bacaklarımı kendime doğru büküp büyük bir açıklık bırakmıştım. Ellerini dizlerime koyup daha da aşağılara indiğinde kalçamı kaldırıp indiriyor ve tüm bunları yine istemsizce yapıyordum.

Pijamamın alt eşofmanının uçlarından tutup indirirken bir yandan da düzenli baskı uyguluyordu. Kendimi kasıp inlemelerim artarken onda hiçbir etki olmaması sinirimi bozmuştu. Eşofmanımı çıkarıp fırlattıktan sonra aniden onu altıma alıp üzerine çıkmış ve tekrardan dudaklarına yönelmiştim. Üstünü çıkarıp odanın bir ucuna fırlattım ve bana yaptığı morlukların aynılarını onun boynunda çıkarmaya başladım. Ellerim karın kaslarında dolaşıyor, kasıklarına doğru inip oraya düzenli baskı uyguluyordu. Göğüs uçlarında uzun süre oyalanırken elleri kalçalarımı bulmuştu ve odada ikimizin de inlemeleri yankılanıyordu artık.

Pantolonunu çıkarırken oldukça oyalanmış ve baskılar uygulayarak öpücüklerle şenlendirmiştim. Çıkarıp bir kenara fırlattığımda tam şişliğinin üzerine oturup hızlıca baskı uygulamaya başladım ve kesik nefeslerini zevkle dinledim. İnlemeleri bir Tanrı'nın ilahisi kadar güzeldi ve esmer teni gözümün önüne bir ziyafet gibi sunulmuştu. Baskı yapmama daha fazla dayanamamış gibi beni ters posizyona getirmiş ve iç çamaşırımı hızlıca çıkarmıştı. Daha bir şey anlamadan içimde hissettiğim sertlikle inledim ve daha iyi dayanabilmek için iyice eğildim.

Namjoon beni hızlıca geri kaldırmış ve arkamdan sarılarak gel-gitlerine devam etmişti. Hızlıca alıp verdiğimiz nefesler birbirine karışırken kulağıma doğru fısıldadı.

"İnlemelerin bu hayatta duyduğum en güzel melodi olabilir."

İçimdeki hızlı git-gelleriyle aldığım büyük hazdan konuşamayacak haldeydim. Namjoon'un aniden büyük elleriyle kavradığı sertliğim zavallı haldeydi. Aniden hissettiğim soğuklukla büyük bir inleme daha bıraktığımda Namjoon'un kıkırtısını duymuştum. Hep... yaptığı şeydi.