~52~

51 3 1
                                    

Multi: Sezen Aksu Erkek Güzeli
Multi:Uzay Güneş temsili

İYİ OKUMALAR🐣

Yaren "kız Çağan Demir eniştemlede mi barıştın vay amk ben böyle azim görmedim." dedi ve durdu. Ay düşündüm de görmüşüm "Güneş ve kendimde" deyip gülmeye başlamıştı. Su "Bu git gide mallaşıyor farkında mısınız?" diye sorduğunda Demir "Valla Allah Buğra'ya sabır versin ne diyeyim" dediğinde Yaren "siz bana kurban olun kurban başkası ben gibi sevebilir mi onu be!" diye çemkirmişti. Meltem "Haklı valla" dediğinde gülmüştük. Severken öldürenlerdendik be yapalım sevdim mi fazla seviyoruz işte!

Birkaç makara muhabbetin ardından hastaneye gelmiştik. Buradan çıkarken buraya bir daha bu kadar mutlu geleceğimi hiç düşünmemiştim. Saçımın hala topuz olduğunu fark edip pastayı Su kuşuma vermiş Yaren'in eline de telefonumu vermiş yansımasından saçımı düzeltiyordum. Meltem'e dönüp "oldu mu kanka" diye sorduğumda Meltem cevap veremeden Demir "olmuş olmuş yürüyün" dediğinde içeriye giriyorduk. Çağan "herkes oda da mı?" diye sorduğunda Demir "Rüzgarlar kantindeydi ben de Su'ya 'sürpriz yapçam gelirim' diye çıktım."derken "Ay Rüzgar babamdan izin almış mı? Gerçi almasa da ne yapayım yaptık artık çok geç" dediğimde Demir "halletmiş onu merak etme" demişti.

O sırada Rüzgar ve Buğra da yanımıza gelmişti. Rüzgar ilk Meltem'e sarılmış sonra beni baştan aşağıya süzmüş ve "insana benzemişsin he" demişti. Ona göz devirirken bir yandan mumları yakmaya çalışıp diğer handan da Buğra ile öpüşmeye çalışan Yaren'e döndüm "Ya amına kodumun malı ya yak şunları sonra öpüş ya da ver birine o yaksın sen öpüş" dediğimde Yaren "sanane be!" die çemkirmiş ve öpüşmeyi sonraya erteleyerek mumları yakmıştı. Şayet saat '23.58'di hızla Rüzgar'a dönmüştüm ve  "Rüzgar 'Erkek Güzeli'ni açsana" dediğimde gülümseyip Youtube'tan şarkının karaokesini açmıştı.

Saat tam '00.00' olduğunda jenerik çalmaya başlamış ve Demir içeriye girip ışıkları söndürmüştü.

"Gözlerin, gözlerime kilitlenir doyamam seyretmelere seni" dediğimde Uzay şokla bana bakıyordu.

"Özlerim bir kaç saat fazla gelir yağızım, yiğidim erkek güzeli" dediğimde ise şokundan kurtulmuş kocaman gülümsüyordu o gülümseyince ben de gülümsemiştim.

"Gel de eğ, eğ şu asi başını kaçırma gel şu olgun yaşını anladım korkunu telaşını görünce çakmak çakmak KAHVELERİNİ" dediğimde kıkırdamış ve çocuk gibi omuzlarımı sallıyordum. 

Şarkının en sevdiğim kısmı gelmişti "Seni pamuklara sarmalar sarar ne bedel isterim, ne hesap sorarım, ne sitemle o güzel kalbini yorarım sakınma tatlı dillerini" deyip bitirdiğimde

Uzay gülümseyerek beni izlerken herkes alkışlamaya başlamıştı. Mumların eridiğini görüp gülümseyerek "bakma öyle şapşal şapşal doğum günü çocuğu mumları söndür" dediğimde Uzay tam üfleyecekken Meltem  "dilek dile Uzay eniştem" diye seslenmişti. Uzay üfleyip gülümsemişti. Bana bakarak "Dileğim gerçek oldu daha ne dileyeyim ki" dediğinde Buğra "uff çok karizma sözdü Güneş ben düştüm şu an" dediğinde rahatça sarılabilmem için Su kulum pastayı almıştı. "İyi ki varsın sevgilim" deyip omuz silkerek yavaşça sarılmıştım. Normal şartlarda olsa direkt üstüne atlardım ama bir yerini incitirim diye korkuyordum. Sanki kırılacak eşyaymışcasına bir tedirginlikle sarıldığımda Uzay yanına oturmam için kaymaya çalışmıştı bu çabası yüzünü buruşturmasıyla sona ermişti. "Ya dur ben sığarım buraya" deyip küçük alana popomu sığdırmıştım. Uzay yanağımı okşayıp gülümserken "iyi ki varsın güzelim iyi ki aşık olmuşum sana" demişti. Ben de ellerimi yeni traş olduğu belli olan suratında gezdiriyordum.

GÜNEŞ SİSTEMİM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin