~12~

66 8 0
                                    

Selam sevgili mümin kardeşlerim nasılsınız? Şuan fark ettim ki şu girişlerde hep saçmalıyorum. Neyse bayadır bölüm atmıyodum bir atayım dedim. Hadi bana müsade dkdjdnjdkd.
MULTİ: Uzay, Güneş'in saçlarını örmesi temsili.
ŞARKIYI BURADAN BUĞRA VE YAREN'E HEDİYE EDİYORUM DKDJDMJDLS

İYİ OKUMALAR🌚

Ustume dökülen su ile yataktan fırlayıp yere birinin üstüne düştüm. Meltem kafama çakıp "amına kodumun iti napıyon" dediğinde gözlerimi açıp ayağa kalktım ve Yaren Buğra annem babam ve Rüzgar yani münimum bütün ev halkı da amk Buğra ve Yaren ne arıyo. Prosödür gereği üstümü temizledim ve ayağa kalktım. "Hadi bu beyin yoksunları neyse de siz ne yapıyorsunuz canım sevgili velilerim." dediğimde güldüler. Yaren oradan sanki Buğra ile Masal'ı -Allah'ım sen çok koru isimleri yan yana gelince bile öğk- basmış gibi bir tepki verip Meltem ve beni gösterdi ve "siz ikiniz beni aldatıyorsunuz! Beni, beni, beni beni Yareninizi!" dediğinde ciddiyetimi korumak için çok zorlandım. 6.30 dan kurmaya başladığım ama 7.30 de kalkmam gereken alarmım çaldı. Meltem atlayıp "lan sabah sabah ne bu enerji ya?" diye söyleniyorken ben de "yav enerjilenin hobi olarak yine enerjilenin ama buz gibi suyu uyuyan bir insanın tepesinden boşaltmak nedir yakışıyo mu ya?" diye söylenirken annem "durun ben kahvaltıyı hazırlayayım" deyince babamla beraber odadan çıktılar. Tabi onlar çıtığında Yaren "Hadi naş sizede kızlar giyinsin" diyerek Buğra ve Rüzgar'ı da kovdu. Bugün cuma olduğu aklıma gelince bir mutlu oldum yaşasın çok şükür hafta sonuna ulaştım. Bugün bitsin hafta sonu zıbarcam. Allah'ım cuma harika bir gün. Yaren'e dönüp "amına kodumun malı üstüm başım su oldu senin yüzünden" diye söylenerek okul için hazırlanıyordum. Yedek lakoslardan birini Meltem'e fırlatıp pantolonlarımdan birinide verdim. Beraber giyinirken yaren bize aşalayan bakışlar atıp "aq inekleri bir öğretemedim şu lakoslardan vazgeçmenizi lan okulların kapanmasınına kalmış bir ay hala şu iğrenç şeyleri giyiyorsunuz ya" diye söylenirken Meltem saçlarını toplayarak "evde kalma gibi bir korkum yok valla bana kalsa pijamayla bile giderim." dediğinde güldük. Yaren "kaptın tabi Rüzgar gibi çocuğu" dediğinde Meltem utanmıştı. Salak sevgili olalı neredeyse 1 yıla yakın oldu hala ondan bahsederken utanır. Sırıtıp saçlarımı elimle düzelttiğimde "Şu saçlarını Samara gibi salıp duruyon örsene" dediğinde kaşlarımı çatıp "sanane ya Çağan aşkım sevgilim yiğidim beni böyle seviyo" dediğimde içimde bir sızlama oldu. Yiğidim kelimesi en güzel Uzay da durur ki. Bozuntuya vermeden önüme düşen saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırıp "Ben hazırım dediğimde Yaren aynadan kendine baktı. "ay şaka maka tavladım ya çocuğu" dediğinde birlikte çığlık atıp çak çak yaptık. Sonra sakinleşip "hadi gidip kahvaltı yapalım." dediğimde mutfağa doğru ilerledik. Ana Uzay aşkım kocam kebeleğim gelmiş. Masaya oturduğumuzda annem çaylarımızı doldurmuş babamlar maç muhabbeti yaparken biz de bilmem kaçıncı kere Buğra'nın Yaren'e nasıl çıkma teklifi ettiğini dinliyodu. Anneme bile anlattı deli. Uzay bana arada kaçamak bakışlar atarken cool bir şekilde ona bakmamak için savaş veriyodum. Telefonum çaldığında Çağan olduğunu gördüm. Babam masada olduğu gerçeği aklıma gelince "Ha" diyerek açtım. Çağan koca bir şaşkınlıkla "lan senin bu saatte götünde pireler uçuşuyo olması gerek iki seni sinir edecektim bu yaptığına ayıp denir Güneş" dediğinde gülüp "ha gerizekalı ailenin bir zeki çocuğu sensin deyince güldü ve " ne sandın şekerim tabii ki benim" deyince "aaa sinek uçuyomuş burda. Pardon ya egon bizim eve kadar gelmiş" dediğimde güldü ve "hayırdır bu saatte yeni kalkmış gibi değilsinde?" diye sorunca "Sonunda fovari çiftimi sevgili yaptık Meltem de bizdeydi kombile çeteyi toplayıp gelmişler" dediğimde "OHA YAREN VE BUĞRA MI ÇIKIYOMUŞ" diye cırladı. Canım kulağım ya. Dediği şeyi geç idrak ettiğinde dudaklarımı büzdüm. İnsan Sen ve Uzay çıkıyonuz mu diye sorar o bile durumun imkansızlığının farkında. "O ses senden mi çıktı?" diye sorup güldüğümde Çağan gülüp "utandım şuan" dedi. Onu takmayarak "Heee çok şükür yaradana. Allah'ım bir daha asla ayırmasın inşallah aynı salisede ölürler. Yaren'in depresyonu bizden uzak Allah'a yakın olsun dediğinde. Çağan ile birlikte Yaren ve Meltem de "amin" demişti gülüp. "Hadi premses detayları okulda dedikodu yaparız" dediğimde Çağan "Hııı bir kere prenses ben değil Uzay tamam mı?" dediğinde biraz düşünüp "bir sürü prenses var ayol sen pamuk olan ol öbürü sindirella" dediğimde. Kulağıma kişneme sesi geldi. Aha sabah sabah delirdi deli. "Şuan Uzay'ı öyle hayal ettim Allah seni kahretsin" dediğinde derin derin nefesler alarak gülmemeye çalışırken daha çok domuz sesleri çıkarıyodum. "Kapa lan senin yüzünden çikolatalı ekmeğimi yiyemedim" dedim "aşk olsun çikolatalı ekmek mi yoksa ben mi" diye sorduğunda "tabii ki ÇİKOLATALI EKMEK" diyerek yüzüne kapattım. Trip is loading... Babam 'hayırdır' der gibi baktığında gerilip"arkadaş ya" deyiverdim. Tek kaşını kaldırıp "nasıl arkadaşmış bu prenses falan" diye sorduğuğunda "çok güzel bir arkadaş" dedim. Kızlar gülmemek için kendikerini sıkarken çocuklar ise tam tersi ebemizi sikecek gibi bakıyolardı. Babam "adı neymiş o arkadaşın?" diye sorduğunda sıçtığımı fark ettim. Kızlara döndüğümde Yaren biraz düşünüp "Hayriyedir ya" dedi Uzay'a hınzır bakışlar atarak. Ben de bu durumu fırsat verip "hee Hayriye kankim" dediğimde Rüzgar tek kaşını kaldırmıştı. Kızlar olarak "bozarsan kezzap dolu şişeye oturursun' bakışı attığımızda ağzına fermuar çekti. Babam da sorgulamaya devam etmeyerek çayını yudumladı. Ah dad ah bir bilsen küçük piremsesin neler karıştırıyo. Yaren'e 'teşekkür' bakışları atarak yemeğimi yemeye devam ettim.

GÜNEŞ SİSTEMİM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin