ÖLÜMCÜL ESPRİ

EL

Lütfen yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayınız...

"Toplantı odasına gidelim."  Deyip sulu bir öpücük verdim dudağının kenarına. Sonra odadan çıktım. Merdivenlerden inerken bir an omzumda bir el hissettim ve itilmem ile merdivenlerden yuvarlandım çığlık atarak.

Koray'ın ağzından;

Ben az önce akide nin çığlığını mı duydum. Evet. Odadan çıktığımda merdivenin sonunda yerde yatıyordu akide.

"Akideee" diyerek indim ve yanına gittim. Kafası ve bacaklarının arasından kan sızdığını gördüm.

Kucağıma aldım ve arabaya götürdüm. Devamlı uyanık kalması için seslenip duruyordum.

"Akidem uyanık kal lütfen."

"Bebeklerimiz için gözlerini kapatma."

"Güzelim ses ver. Bak hastaneye gidiyoruz bunun için bana kızmayacakmısın? Hastane korkun için lütfen bağır bana." Demeden hastane nin aciline vardık. Sedye istedim ve akidem i kucağıma aldım.

Bir odaya soktular onu ve şu an ile birlikte toplam doktorun çıkmasını bekliyorum 2 saattir. Yarım saat sonra doktor çıktı.

"Akide hanım a ne oldu?" Dedi. Neden hesap soruyor ki bana. Bu kim ya?

"Ne olduğunu bilmiyorum. Odamdaydım. Akide nin sesi gelince çıktım. Yerde öylece yatıyordu." Deyip kısa kestim. Doktor anladığını belli ederek ela gözlerini üstümde gezdirdi. Ne yapıyor bu adam?

"Bizim yawışıklı demek seninle evlendi." Dedi. Ne onu tanıyor bu.

"Yawışıklı derken? Sen kimsin de karımla böyle konuşuyorsun? Akide nasıl? Bebeklerimiz iyimi?" Bıkkın bir nefes verdi ve bana dikti o gözlerini.

"1. Sorunun cevabı; ben akide ye hep böyle seslenirim. 2. Sorunun cevabı; ben akide ile lise kankalarıydık ve kankama istediğim gibi seslenebilirim o müsaade ediyordu. 3. Sorunun cevabı; akide gayet iyi kafasındaki yara büyük değil zaten bir sorun teşkil etmedi. Son soruna gelecek olursak bebekler erken doğumla alındı."

"Erken doğum mu?" Deyince kahkaha attı. Akide neden bu kadar cıvık bir insanla kanka olur ki?

"Şakaydı akide de bebekleriniz de gayet iyi durumda. Sadece darbeye bağlı şok yaşamış akide." Derin bir ohh çektim.

"Bu arada eğer uzun bir açıklama yapmasaydın gerçekten seni öldürmeyi planlıyordum." Kıkırdadı.

"İyi o zaman. Ucuz kurtuldum. Ben serkan baklacı." Diyerek elini uzattı. Elini tuttum ve konuştum.

"Ben de koray demirsoy." Şaşkınlıkla gözlerini açtı.

"Koray demirsoy mu?" Ne sandın?

"Evet ne oldu?" Gözlerimi kıstım.

"Ş-şey sadece duyduklarım pek iç açıcı değil de."

"Ne duydun ki?" Kaşlarımı çattım. Bu hareketime korktu galiba.

"A-a şey..." sinirleniyorum.

"Söylemek istermisin."

"Tamam tamam. Senin bir cani olduğunu ve hoşuna gitmeyen hareketleri olan insanları öldürdüğünü söylüyorlar." Kalbinin atışını buradan bile duyabiliyordum.