CEYHUN UN ABLASI

17 7 0
                                    

Lütfen yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayınız...

Nikahtan sonra eve geldik ve baş başa güzel bir akşam yemeği yedik. Şu an neredeyim? Derseniz yine tuvalette. Yediklerimi çıkarmakla meşguldüm.

"Akidem istersen hastaneye gidelim her gün seni böyle görmek istemiyorum." Dedi. Gözlerindeki endişe taşıyordu.

Ellerimi ve yüzümü yıkayıp ona döndüm. "Bunlar mecbur olacak yapabileceğimiz hiç bir şey yok."

"Güçsüz düşüyorsun."

"Beslenmeme dikkat ediyorsun ya işte. Yoksa daha kötü olurdum. Emin ol en iyi hallerim bunlar." Deyip sıkıca sarıldım. Gözlerimin parladığına o kadar emindim ki bunu koray'ın yüzüne yansıtmak istedim. Başardım da.

Hayat neden bu kadar güzelken bir anda cehenneme dönüyor ki. Aslında bir yazarın kitabında yada şiirinde anlatmak istediği şey: hayattır. Yaşananlardır. Kalbinde hissettikleridir. İşte bunlardır ama hayat insanlara öyle bir imtihan hazırlar ki o insan hayatı ne yaptı da hak ettiğini düşünür.

İşte akide nin de hissettikleri bunlardan ibarettir. Akide ne yaptı da kalbi altından daha değerli olan bu adam ile birlikte.

Belki de hayat daha yaşamadıkları şeyler için bunları vermiştir.

Bakalım ve görelim.

"Hem 1 hafta sonra kontrol var. O zaman sorarız..." yarım kaldı sözüm. Çünkü kapıya 2 kez tıklatıldı. Sonra da ceyhun içeri girdi.

Bir dakika ben yanlış mı görüyorum? Ceyhun odaya ilk defa dalarak girmedi. Bunun sebebi inşallah kötü bir şey değildir. Içeri giren ceyhun un yüzü bem beyazdı.

"Ceyhun iyimisin?" Dedim ve ayağa kalkmak için yeltendim ama koray beni durdurdu. Sonra kendisi kalktı ve üçümüz yatağa oturduk.

"Koray neler oldu biliyorsun ama ben yarenden vazgeçemem. Ben bunu ona yapamam." Dedi. Çok durgundu.

"Akidem sen istersen yaren in yanına git." Koray bunları nasıl derdi? Sinirlendiğimi belli ettim ve telefonumu elime alıp birini aradım.

"Buraya gel."

"..."

"Evet" dedim ve kapattım. Koray şaşkınca bana bakıyordu.

"Bu iş burada, şimdi ve acilen halledilecek yoksa buradan kimse çıkmayacak." Dedim. Kendimi aşiret kadınlarından biri gibi hissettim lan.

Ceyhun kıkırdayarak " emredersin hanım ağam." Dedi. Valla şansına küs ceyhun ama ciddi olmalıyım. Bu espriye gülmeyi kafama not ettim ve devam ettim.

"Aradığım kişi yaren di. Madem ayağa kalkamıyorum bende ararım." Söylediğimde koray alnımdan öptü.

"Ha bu arada siz balayına çıkacakmısınız?" Zevzek işte ya.

"Ula zevzek aklın almıyor hala anlaşılan hamileyim." Dedim ve elimi karnıma götürdüm.

"Akide şimdi o karnındakilerin büyüklüğü ne kadar ki karnın hiç belli değil?" Kıkırdadım ve anlattım.

"Ceyhun benim karnımdakiler henüz fetüs daha bebek formuna gelmediler. Muhtemelen şu an ikiside bir fasulye ye benziyorlardır. Büyüklüğü de bir fasulye kadar olabilir. O kadar bilgim yok. Hani 1. Ay dolmadı ya. Onun için." Diyip bitirdim.

ÖLÜMCÜL ESPRİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin