Kirli Anı

KA24

Multimedya: 16.bölümden bir kısım :)

Bölümler bundan sonra pazartesileri gelecek.

-

Okan "Vay! Deniz!" deyince Mert koşarak kankasının yanına gitmişti. "Oğlum hani hastaydın sen?" dedi Mert.

Deniz "Bu maçı izlemesem de olmazdı." dediğinde hepimiz  gülmüştük. Deniz kazananları tebrik ederken Mert kendini öve öve bitiremiyordu.

Kerem "O zaman başka gün takılırız. Şimdi eve gidelim, çok terledik." deyince basketbol oynayan herkes ona katılmıştı.

Birer birer eksilmeye başladığımızda Boran yanıma gelerek yanağıma öpücük kondurmuştu. "Görüşürüz Civciv." deyip burnumu sıktı ve yanımdan Kerem'le beraber uzaklaştı. İrem'le kol kola girerek Demir'in arabasına doğru yürüdük.

-

"Kızım sevgililer günü için çok heyecanlıyım. Acaba Kerem sürpriz yapar mı?"

"Kerem yapar." deyip güldüm. Aramızdaki en nazik ve romantik kişi Kerem'di.

"Boran da yapar herhalde, değil mi?" dediğinde yan bir bakış atmıştım. Aslında istediğinde çok romantik olabiliyordu. Ama yinede yapıp yapmayacağından çok emin değildim.

"Boran'ı bilmem de acaba ben mi yapsam?" dediğimde şaşırmıştı. Benden böyle bir hamle beklemiyordu.

"Ciddi misin? Ne yapacaksın ki? Neden? Aklında ne var?"

"Ya aslında sadece sevgililer günü olduğu için değil aynı zamanda beraberliğimizi kutlamak için de bir şeyler yapmak istiyorum. Hep Boran adım attı. Biraz da ben atmalıyım."

"İyi, hoş da ne yapacaksın?"

"Bilmiyorum. Helin'le konuşurum. Onun da fikri vardır."

İrem "Bari güzel bir kıyafet a.." derken Boran'ın sınıfa girdiğini görünce onu susturmuştum. 3.dersin teneffüsündeydik ve Boran Bey daha yeni geliyordu. Sırasına oturduğunda ona dönüp "Neredeydin?" diye sordum.

"Evde." deyip sırıttığında önüme dönmüştüm. Bilerek geç geliyordu. Sırf erken kalkmamak için.

İrem'de Boran'a dönüp "Bir şey soracağım." dedi. "Kerem nelerden hoşlanır?"

Boran "Bilmem." dediğinde ona dönmüştüm. "Birilerini dövmeyi sever."

"Aa ortak noktanız." dediğimde sırıtmıştı.

İrem "Ya Boran ciddi cevap versene!" diye direttiğinde Boran düşünmeye başlamıştı.

"Arabasını çok sever." İrem'in baygın ve bıkkın bakışını görünce devam etti. "Ona illa bir sürpriz yapmak istiyorsan kendi ellerinle yaptığın yemekten götür. En sevdiği şey değer verdiği insanların elinden bir şeyler yemektir."

"Ay ne kadar güzel." diye mırıldandığımda suratını buruşturmuştu Boran. "Nesi güzel? Boşuna zahmet. Bak mesela ben hayatta zahmete sokmam direkt hazır yiyebilirim."

"Aman sen ne anlarsın? Anca patates kızartması ye."

"Allah böyle bir nimet vermiş. Tabi yiyecem." dediğinde önüme dönmüştüm. Boran çok zordu. Ona hâlâ ne sürprizi yapacağımi bilmiyordum. İşimi zorlaştırıyordu. Ders zili çalınca oflayarak kalemimi elime alıp sallamaya başladım.

Mert'ten:

Bol işkenceli 40 dakikadan sonra teneffüs zili çalmıştı. Sıradan hızla kalkarken karın boşluğumu sıranın köşesine çarpmıştım. Acıyla inlemeye başladığımda Deniz enayisi gülüyordu. "Acele işe sıranın köşesi karışır." dediğinde ağzını taklit ettim. Söz konusu yemek ve kantine gitmek olunca her şeyi unutuveriyordum.