18.Bölüm
-Jin
Jungkook ile buluşması biten Jin, Namjoon'u kafenin çıkışında görünce kalbinde başlayan kıpırtıyı durduramadı. Joon ise Jin'i her gördüğünde aralarındaki bağın güçlendiğini hissediyordu. Ona göre ısırık olmadan birbirlerine mühürlenmeyi başarmışlardı sanki. Sadece üç aydır birbirlerini tanıyorlardı ama Namjoon sarılışlarında, birbirlerine sessizce bakışmalarında bulmuştu mührü. Jin'in kibar ruhunda, muzip kişiliğinde ve pek göstermediği zekasında bulmuştu ilk aşkını.
"Beni çok ihmal ediyorsun, alfa." Jin, Namjoon'un yanağına sevimli bir öpücük kondurdu.
"Yılbaşı gecesi çevre bölgelerin lider alfalarıyla bir davet veriyoruz. Üzgünüm, çok yoğundum."
"Saçmalama, ben sadece şımarıklık yapıyorum." Jin ona göz kırptı.
Hiç farkında değil diye düşündü Namjoon, bana nasıl bir etkisi olduğunun hiç farkında değil.
"Şımarman için daha rahat bir yere gidebiliriz."
"Aa, bir saniye Jimin ile görüşmeyi unuttum tamamen!" Jin telefonunu çıkarıp Jimin'i aradı;
Jin: Planlar iyice karıştı üzgünüm... Abin burada çoktan.
Jimin: Şey, hyung.
Jimin: Beni bugün yok sayın.
Jin: ?
Jimin: Ben Yoongi ile karşılaştım da...
Jin: OOOOOooo, öyle desene evladım. Hadi HADİ ben sizi rahatsız etmeyeyim. Seviyorum sizi.
Jimin: Hyung! Abime çaktır...
Jin: Ben hallederiimm...
Jin telefonu kapattığında kaşlarını çatmış bir Namjoon gördü. "O benim kardeşim Jin, biliyorsun değil mi?"
"Sen söyleyene kadar fark etmemiştim."
"Ne demek istediğimi anladın. Onun üzülmesini istemiyorum."
Jin bugün kızmak istemiyordu ya da sinirlenmek. Eski bir arkadaşıyla buluşmuştu her şey yerli yerindeydi. Namjoon'un Jimin konusundaki inadı dışında.
"Yoongi'nin de benim üzülmemi istediğini sanmıyorum."
Joon bıkkınlıkla nefesini verdi. "Öyle demeye çalışmıyordum. Sadece, onun daha önce hiçbir alfa ile tecrübesi olmadı ve yanına ilk yaklaşan alfa da senin kuzenin." Endişelenmesi çok normaldi.
Jin dilinin ucuna gelen acı sözleri ısırdı. Ne diyebilirdi ki? O Jimin gibi saf değildi. Tecrübesiz hiç değildi, o tecrübelerin en kötüsünü tatmıştı. Yine de Jin kuzenini savunacaktı, o yanlış yapmamıştı.
"Yoon'a güvenmiyorsan bunu onunla yüz yüze konuşman gerekir. Onun benim için seninle konuştuğu gibi."
Namjoon omegayı kollarının arasına çekti. "Böyle şeyler için gerilmemizi istemiyorum." Onun yumuşacık saçlarını okşadı. Kokusu yine artmıştı sanki?
"O zaman germe."
***
Yoongi, Jimin'i kucağına oturttu ve geriye yaslandı. "Anlat bakalım, miniğim."
Jimin biriyle ilk defa bu şekilde yakın oluyordu ve Yoongi fazla zorluyordu onu. "Bunu karşılıklı otururken konuşsak hyung?"
Yoon kendisini dikeltmeden onun belini kavradı elleriyle. "Jimin, anlat."
"Biz, Tae ile aynı klana mensubuz. O abimin en yakın arkadaşlarından biriydi. Bende onu bu şekilde tanıdım."
Yoon onun belinde zahmetsizce gezdiriyordu ellerini.
"Liseye yeni başlamıştım, ondan hoşlandığımı anladığının farkında değildim." Jimin, alfa onu okşarken derince nefes aldı. Bahçede bu şekilde oturuyor olmaları onu çok geriyordu. Abisinin burada olmadığını bildiği halde herkesin onu bu şekilde görüyor olması onun için huzursuz ediciydi.
"Bir gün abim evde değilken bize geldi."
Yoongi'nin göz bebekleri iyice irileşmişti. Onu öfkesiyle korkutmak istemiyordu, bu yüzden ona ve güzel bedenine odaklanmaya çalıştı.
"Beni öptü." Jimin gergindi, Yoongi'nin ondan soğumasını istemiyordu. "Ben o zaman, bilmiyordum. Birinden hoşlanmak nasıl bir his bilmiyordum, küçüktüm."
"Tamam, miniğim." Yoon bu sefer kalktı ve endişe feromonları salgılayan omegayı kendi güven veren alfa feromonları ile sardı.
"Hyung..." Jimin bir kedi gibi mırıldıyordu kucağında.
"Şimdi devam et." Yoon yeniden geri çekildiğinde onu aşağıdan delici bakışları ile izliyordu. Jimin'in sadece kokusu değil yanakları da şeftali gibiydi artık. Yoongi'nin kucağında kıpırdandı.
"Abim üzerinde kokumu almış, betalar, alfalar ve omeglar kadar iyi koku alamıyor sanırım."
"Doğru."
"Abim öfkeliydi, onunla tartıştı. En yakın arkadaşlarından biriydi ama yine de onu hayatından çıkardı." Jimin aptallığını anlatacağı kısım geldiği için fazlasıyla üzgündü.
"Sadece herhangi bir omega ile denemek istemiş, sex'in nasıl olacağını." Jimin utançla ellerini yüzüne kapattı. "Abimle konuşurken omegaları böyle gördüğünü anlatmış. Ondan hoşlandığımı anladığında bana bu yüzden ilgi gösterdi."
Yoongi onun ellerini yüzünden çekti. "Jimin sen gördüğüm en güzel omegasın. O geri zekalı seni kendisine aşık edemediği için çok şanslıyım. Çünkü ben başarılı olmak için elimden geleni yapacağım."
***
Yoongi, Jimin'i evine bırakmış, oradan kendi evine dönüyordu. Jin'i almaya gitmemişti ama bunu kendisini Jimin ile karşılaştırmak için istediğini biliyordu zaten. Eve girdiğinde bir alfanın ağır kokusuyla karşılaştı. Kendi evinde başka bir alfanın bölge işaretleyici kokusunu duymak onun içgüdülerini alarma geçirdi. Duyması ve görüşü aniden keskinleşti, vücudu saldırmaya hazırlanıyordu.
Jin evde miydi? Jin'e bir şey olmuş muydu?
Jin'in odasına girdiğinde beynine kan sıçradı. Gördüğü manzara, Jin'in yatağının önünde eğilmiş ve onun iki bacağının arasına girmiş, kuzenini öpen bir Namjoon'du.
To be continued...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You are in TROUBLE (Tamamlandı)
FanfictionNamjin / Yoonmin Güzellik bir lanettir ki Onu iyi bilir Her zaman ilk koparılan Fakat asla Büyüme şansı bulamayan gül -Bridgett Devoue OMEGAVERSE 25/10/2019 bin okunma alpha #1