30.Bölüm
-Jin & Yoon
Jin kirpiklerini kıpırdatırken çevresinde yalnızca tek bir kokunun baskın olduğunu anlamıştı, kuzeninin kokusuydu bu. Yoongi’nin odunsu, orman kokusunu daha çok almak için iyice boynuna girdi. Bu sırada yatakta üzerinde pijamalarla uzandığını da anlamıştı.
Yoon hareket eden omegayla uykusundan biraz ayıldı. Onun için de çok zor ve uzun bir gece olmuştu. Namjoon ile Jin’i kuzeniyle kaldıkları eve getirmek için tartışmıştı. Ailelerine bir şeyi belli etmeden olayı kapattığı için rahatlayamamıştı bile çünkü Jin bir türlü kendine gelmemişti. Joon’da Seokjin’in yanından ayrılmama konusunda o kadar inatçıydı ki! Jimin kızgınlık dönemine girdiği ve abisinden ilaçlarını alması için yardım istediğinde mecbur kalmasaydı gitmezdi.
Yoongi şimdi hem sevgilisini hem de kuzenini düşünüyordu. İkisine birden destek olması imkansızdı. Şuan için biliyordu ki Seokjin’e onun dışında kimsenin yardımı dokunmayacaktı. Kaçırılma olayından sonra Jin, Yoongi dışında kimseyi yanında istememişti. Ne kadar ironikti ki Yoongi olanlardan kendisini suçlu buluyordu.
Jimin’i aramaya karar verdi. Kuzeninin alnını iyice kapatmış olan kaküllerini yana çekti ve alnını hafifçe öptü. Jin mızmızlanarak ona arkasını döndüğünde Yoongi’nin dudaklarının kenarları havaya kalkmıştı. Üzerinde ayılı pijaması ile çok tatlıydı.
Evin küçük hatta kıç kadar denebilecek balkonuna çıktığında sevgilisinin isminde gezdirdi parmağını.
“Imm, şey Hyung...” Yoongi, miniğinin tahrik olduğu fazlasıyla belli olan sesini duydu. “Şuan konuşabilecek kadar,” nefesini verdi. “Rahat değilim.”
Yoongi, yanında olup, onu rahatlatamadığı için yetersiz hissediyordu. “Gelip seni almamı ister misin?”
Jimin hattın öbür ucundan utanarak cevap verdi. “Jin hyung nasıl?”
“Jimin, gelip seni alabilirim, istersen sadece yanında olur ve sana bakarım.”
Jimin konuştuğu başka bir alfa olsa, bir dakika bile düşünmeden ondan faydalanacağını çok iyi biliyordu. Min YoonGi karşılaştığı en harika erkekti. Omegaların feromonlarından hem alfalar hem de betalar etkilense de alfalar agresif ve bilinçsiz hareketler sergilerdi.
“Hayır hyung, ben çok utanırım.” Yoongi onun telefonda bile utandığına emindi halbuki.“Ya demek utanırsın?”
“Hyung, ilaçlar yakında etkisini iyice gösterir. Jin hyung’a iyi bak. Seni seviyorum.”
Yoongi telefon kulağında kalırken, Jimin de söylediğine hala inanamıyordu. Lanet olsun, içinden söyler gibi söylemişti. Alfanın kendisine aynı derecede hisler beslemediğini biliyordu halbuki. Tanıştıkları andan beri onu tek taraflı beğeniyordu Jimin, Yoongi ona son zamanlarda aniden karşılık vermişti. Jin’in söylediğine göreyse alfa duygularını uzun zamandır içinde yaşıyordu ama Jimin buna pek inanmamıştı.
Sessizlik devam ederken Yoongi, yüreğinde oluşan sancıyla güçlükle nefes aldı. Jimin’i seviyordu, hemde tüm kalbiyle fakat hayatı bir başkasına adanmıştı. Her ne kadar Jin onun mutlu olmasını canı gönülden istese de Yoongi biliyordu, Jin iyi olmadan onunda mutluluğa el uzatmaya hakkı yoktu. Yüzündeki sıcak ıslaklığın sebebini çok sonra kavradı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You are in TROUBLE (Tamamlandı)
أدب الهواةNamjin / Yoonmin Güzellik bir lanettir ki Onu iyi bilir Her zaman ilk koparılan Fakat asla Büyüme şansı bulamayan gül -Bridgett Devoue OMEGAVERSE 25/10/2019 bin okunma alpha #1