(Medya ile okunması tavsiyem)
19.Bölüm
- YoonGi & Jin & Namjoon
Yoongi odadan geri çıkmayı düşündü ama çok geçti. Namjoon onu görmüştü, Jin’in arkası dönük olduğu için gelen kuzenini fark etmemişti. Joon’un boynuna kollarını dolamış bir şekilde onu öpmeye devam etti. Namjoon onu hemen durdurmadı ve Jin’i uyarmak yerine son bir kez daha onu gözlerini kapatarak sertçe öptü. Kolları hala onun etrafında sarılıyken ve bacaklarının arasındayken konuştu. “Bebeğim, Yoongi burada.”
Yoon boğazını temizler gibi öksürürken Jin, Namjoon’un kollarından kendisini sıyırmak için çabaladı ama alfa onu daha da sardı. “Benimle savaşma.” Namjoon onun yüzünü kendisine çekti ve sevimli burnuna küçük bir öpücük kondurarak yerden kalktı.
“Yoon affedersin, ben dalmışım. Gelebileceğini düşünmedim.” Jin kendisini çaresizce açıklamaya çalışırken, asıl kendisini açıklaması gereken Namjoon salaş salaş ceketini alıyordu Jin’in sandalyesinden.
“Kendi evime gelebileceğimi mi düşünmedin?”
Namjoon ceketini üstüne geçirmişti ve Yoongi’nin yanına geldi. “Dışarıda konuşalım.”
Yoon başını sallayarak Jin’in odasından geriledi ama ne evden çıktı ne de onlardan gözünü ayırmıştı.
Jin ayaklanarak Joon’a yürüdü. “Lütfen sakin kalmaya çalış. Jimin de, ben de ikinizi çok fazla önemsiyoruz.”
“Ah, çok tatlısın.” Alfa onun incecik beline ellerini attı ve alınlarını birleştirdi. “Sana haber vereceğim.”
Namjoon omeganın odasından çıktığında kendisine bakarken suratı kireç gibi olmuş bir Yoongi buldu. İkisi konuşmadan daireden çıkarken Yoongi kapıyı üst üste kilitleyebildiği kadar kilitlemişti.
Merdivenlerden inerlerken ve evin yakınlarındaki parka yürürken Yoongi’nin kafası allak bullaktı. Jin’in Namjoon’a olan hisleri, Jimin’in ona anlattıkları, Jimin ile ilişkisi, her şeyin üzerinde Jin’i koruması gerekiyordu.
Yağmurun çisiltisi eşliğinde iki alfa yürürken Namjoon’da benzer düşünceler içinde kaybolmuştu. Jimin’i hayatı boyunca evde tutamazdı, Jin’in çektiği gibi acı çekmiyordu ama ne zamana kadar bedeni bir eş yerine ilaçları kabul edebilecekti? En büyük endişesi de rahatlığı da Yoongi’nin bir alfa olmasıydı. Eğer Yoon, Jimin’i kendisinin ve büyük babasının sevdiği gibi severse, onu hayatı boyunca her şeyden korurdu. Bir alfanın sadakati ve koruması Jimin için istediği şeydi. Ufak endişelerinden birisi ise onu ısırmak isterse Jimin’in ondan artık kendi isteğiyle bile ayrılamayacak olmasıydı. Namjoon bu senaryonun çok gerçekçi olduğunu düşünmüyordu, mühürlenme çok riskliydi ve pek tercih edilmiyordu. Bir başka sorun da onun geçmişini bulamıyor olmasıydı. Min ailesinin çok altlarından olmalıydı. Kim ailesi ve Min ailesi komşu iki bölgeyi yönetiyordu. Eğer Yoongi bölgenin ileri gelenlerinden olsaydı Namjoon onun ailesini bile tanıyor olabilirdi. Seok Jin ve Yoongi, Min ailesinde kayıtları olmayan iki kişiydi. Namjoon Seok Jin’in babasının ailesini de araştırmıştı. Seon ailesi çoktan yok olmuş görünüyordu, Min ailesine katılmış eski bir alfa soyuydu. Namjoon, Jimin’i kimliksiz bir alfaya teslim etmek istemiyordu.
Parkta ikili yan yana oturduğunda yağmur hala üzerlerindeki dansına devam ediyordu.
“Bugün Jimin ile olduğunu biliyordum.” Joon direk konuya girdi. “Jin bana söyledi.”
“Yine de müdahale etmedin.” Yoongi kapalı kapüşonundan ona baktı.
“Hayır, Jimin senden çok hoşlanıyor.” Namjoon da kendi kapüşonunu kafasına çekti. “Yanındayken sana nasıl baktığını görebiliyorum.”
Yoongi alfa alfaya konuştukları için yalan söylemek istemiyordu ama söylemek zorunda kalacağını biliyordu.
“Yine de?”
“Yine de onunla aranda bir mesafe olmalı, kardeşimi üzersen inan sonu kötü olur Min Yoon Gi.” Namjoon son kısmı hırlar gibi söylemişti.
“Eğer, Joon, aramızda geçen bir yanlış anlaşılma yüzünden Jin’e zarar verirsen seni yok ederim.” Yoongi’nin gözleri beyazlarını kaybedecek kadar büyümüştü. Bu Namjoon’un geri adım atmasına sebep oldu. Bu kadar yüksek bir tepki vermesini beklemiyordu.
“Jin'e bu dünyada bir kötülüğün dokunmasına asla izin vermem.” Joon kendisinin Jin'e duyduğu korumacı hisleri bu kelimelerle tarif etti.
Yoongi onun bu sözünde acı buldu, daha Namjoon’un bilmediği bir acı. “Bunun için çok geç Kim Nam Joon.” Yoongi ona bakarken sanki gözleri başka bir şeyi görüyordu. “Hayatımda en büyük öncelik Jin.”
“Bu biraz fazla değil mi?” Sadece kuzenlerdi. Bir alfa tabi ki altındaki omegaları korurdu ama bu kadar ileri gitmek?
“Bunu bilmelisin, Jin bana emanet edildi. Onun üzülmesine izin vermem. Ben hiçbir omeganın üzülmesine izin vermem. Eğer Jimin’i kırdığımı görürsem, kendimi senden önce cezalandırırım.”
Namjoon onun gözlerinde gördüğü duyguların derinliğinden ürkmüştü. “Sana inanıyorum Min.”
Yine de onları araştırmaya devam edecekti. Seon Seok Jin ne olursa olsun onun omegası olabilirdi, dominant bir omega olduğunu açıkladığı an klanda kimse birlikteliklerine karşı çıkamazdı. Büyük babası zaten onu destekliyordu. Yoongi’nin durumu ise bambaşkaydı, aileden bir omegayı bilinmeyen bir alfaya vermek? Pek görülmüş bir durum değildi. İkisini ayırmakta istemiyordu, Taehyung’un aksine Yoongi ondan gerçekten hoşlanıyor gibi görünüyordu, üstüne üstelik Jin ona Yoongi’nin özellikle Jimin’den uzak durarak onu rahat ettirmeye çalıştığını söylemişti. Onun üzerine atlayarak kullanmaya çalışmamıştı.
“Jin bu dünyada en güzel şeyleri hak etti, ama ona verebildiklerim bu kadar Joon. Eğer benden azını vereceksen onun hayatından sessizce çık.” Yoongi onun sırtına vurdu ve kalkarak evine doğru yürümeye başladı.
Arkasında düşünceleri iyice karışmış bir Namjoon bırakmıştı.
To be continued...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You are in TROUBLE (Tamamlandı)
FanficNamjin / Yoonmin Güzellik bir lanettir ki Onu iyi bilir Her zaman ilk koparılan Fakat asla Büyüme şansı bulamayan gül -Bridgett Devoue OMEGAVERSE 25/10/2019 bin okunma alpha #1