"yardım etmiyorsun sanırım."
Evden çıkmak için kapıyı açmıştım ki beklemem söyledi. Gülümseyerek arkamı döndüm ve bekledim. Hırkasını alıp gelmişti.
Kapıyı açtığımızda gökyüzüne bakmıştı.
"sanırım bu gece burdasın."
41.bölüm
Etraf fazla karanlık olduğu için geceyi burda geçiricektim. Woo ile birlikte oturmuş televizyon izliyorduk. Her şey gayet normal gidiyordu. Telefonum çalınca lavaboya gittim ve telefonuma baktım.
Kibum Arıyor...
Cevapla | Reddet
Telefonu kulağıma götürdüm ve ne diyeceğini dinledim.
"selam misa bu saatte rahatsız ettim kusura bakma ama evine gelmiştim. Nerdesin?"
Woah gözlerim yaşarmıştı. Kibum jimin hariç her konuda neden biraz da olsa kibar olmak zorundaydı ki?
"bugün eve gelmicem. Boşuna beklemene gerek yok."
"ahh öyle mi geldiğinde görüşelim."
Telefonu yüzüme kapatmıştı. İstemeden olsa da sinirden gülmüştüm. İçeri geçtim ve wooyla biraz sohbet ettik. Tabii numarasını almayı unutmamıştım. Saat geç olunca beni odasının yanındaki misafir odasına götürdü. Etraf baya temiz ve düzgündü. Kapıyı kapattım ve yatağa yattım. Boş tavanı izlerken bir sürü şey düşünüyordum. Acaba düşmanı kimdi. Bir süre sonra uyuyamayınca odaya bakmaya başladım. Dolabın içini açmıştım. Güzel... Ne görmeyi bekliyordum ki misafir odası sonuçta dolabın içinde kıyafet olmasını mı?
Dolabın içindeki çekmeceyi açınca bir çerçeve görmüştüm. Çerçeveyi elime aldım ve içindeki resme baktım. Woo nun küçüklük resmi olmalıydı. Gayet tatlı bir çocuktu. İçinde bir kağıt daha vardı. Merak etmiştim ve çerçeveyi açtım içindeki notu elime aldım. Çerçeveyi yatağın üstüne koyarken yere bir kağıt düşmüştü. Kağıda baktığımda Kibum ve woo nun resmini görmeyi beklemiyordum. Ama bunlar birbini nerden tanıyordu ki. Notu okumaya başlayacaktım. Bu woo nun annesinin ölmeden önce yazdığı son şeydi sanırım. Yani woo için değerli ona bir şeydi. Tam notu okuyordum ki kapı açıldı. İçeri woo girmişti. Elimdeki kağıda ve bana bakıyordu. Acaba hiç bakmasa mıydım??