Misa'dan
Sınıfa girdiğimde bizim ezik çantamı yere atmıştı!(lazım olur niye ezik diyosun ki hckzbxmzn) Üstelik yetmez gibi yerimde oturuyordu. Hemen yanına gittim.
"Eziklerin efendisi hangi cüretle yerime geçmiş acaba!"
"Bir bana ezik deme çünkü ben senin gibi seviyesi düşük değilim iki bu sıra senin tapulu malın mı istediğimiz yere oturabiliriz bayan ukala"
"Üzgünüm haklısın" çantamı yerden aldım ve en arka sıraya geçtim. Bayan ukalaymış. Bu lafını sana yediricem PARK JİMİN.
Okulun en yakışıklı hocası sınıfa girmişti. Bi insan neden bu kadar yakışıklı olabilir di ki. Suho denilen hoca resmen yürüyen taştı. Ders anlatmaya başlamıştı ve bir türlü hoca dersi anlatamıyordu. Çünkü sınıfın en ön sıralarında oturan sürtük kızlar hocaya saçma salak sorular soruyolardı. Suho hocanın siniri bozulmuş gibiydi ve daha fazla dayanamayarak " ders bitmiştir" deyip sınıftan çıktı. Oysaki tenefüse daha yarım saat vardi. Ben çok takmayıp çantamdan kitap çıkartacaktım. Çantamı açtığımda içindeki cam kırıklarını gördüm. Koymuş olduğum suyumun şişesi kırılmıştı. İçindeki camları atmak için sınıftan çıkmıştım. Jimin denilen manyak da benimle birlikte çıkıyordu. Yanımdan geçerken bir şeyler geveledi ama anlayamadım.
Park jimin'den
Misa çantasının içindeki camları çıkartıp atmak için ayağa kalktı. Bende onunla birlikte sınıftan çıktım ve geçerken anlayacağını düşünün birşeyler söyledim. Bana söylediği sözleri hatırlaması gerekirdi. Çöpe atarken camlardan biri elini kesmiş olmalı ki birden elini tuttu. Hemen yanına gittim ve eline baktım.
"Hey. Ne yapiyosun bırak elimi."
"Kapa çeneni!!"
Bağırmamın sebebi Kesinlikle onun suçuydu. Sakin olmaya çalışarak eline giren camı yavaşça çıkardım. Canı yanmış olmalı ki gözünü kapattı. Elimdeki camı çöpe attım ve oradan uzaklaştım . Bugünkü dersler çok sıkıcıydı. Bi kaç hafta sonra sınavlar başlıyordu ve ben hiç bi b*k yapamıyorum. Bir şeyler anlamak amacıyla dersi dinlemeye çalışıyordum. Sıkıldım ve misa'nın masasına baktım. Başını sıraya koymuş ve uyuyordu. Uyurken çok masum gözüküyo. Her neyse dersi dinlemeye başladım. Bir kaç dakika sonra zil çaldı ve sınıftan çıktım. Son 2 ders kalmıştı ve okuldan kaçsam bişey olmazdı.
Misa'dan
Çıkış saati gelmiş ve basımda bağıran bir adet Bomi ile karşılaştım. Derslerin bittiğini söyledi. Hemen eşyalarımı topladım ve montumu aldım. Dışarısı çok soğuktu. Sanırım bugün bizim mekana gidemicektim. Oysaki onları çok özlemiştim. Bomiyi evine bıraktıktan sonra kendi evime gittim. Ailemle yaşamıyordum. Onlar beni terk etmişti ve umrumda değillerdi. Eve geldiğimde hemen kendime bir şeyler hazırladım. Yedikten sonra mutfağı topladım. Saate baktığımda saat 8 di ve televizyon izlicektim sanırım. Yarım saat sonra telefonuma mesaj gelmişti. Evin içinde telefon arıyorum resmen. Tabi iki gündür elime almazsam. Kakaotalktan mesaj gelmişti.Xxmoçhixx= selam. Sen çok değişmişsin.
._msa= Kimsin?
Xxmoçhixx= Üzgünüm söyleyemem ama beni tanıyosun ^_^
._msa= tanıdığımı sanmıyorum. Kim olduğunu söylemediğin sürece mesajına cevap vermicem.
Telefonu koltuğa fırlatıp biraz daha televizyon izledim. Birden aklıma jimin gelmişti. İsmi bir yerden tanıdık geliyodu ama hala çıkaramamıştım. Uykum gelince odama çıktım ve uyumaya çalıştım. Ama bir türlü uyuyamadım. Jimine ortaokulda yaptıklarım aklıma geldi ve kendimden bir kez daha nefret ettim. Keşke onu dinleyip jimine zarar vermeseydim. Keşke onu o kadar rezil edip incitmeseydim.