Hatırlatma°•°
Eve geldim ve girince kapıyı bir kez kitledim. Odama geçtim ve üstüne rahat bi şeyler giydim.
Evde sıkılmaktansa dışarı çıkmak daha mantıklı geliyordu. Dışarı çıktım ve biraz dolaşmak için parka gittim.
Yaz olduğu için bir sürü çocuk vardı. Banklardan birine oturdum ve instagram da dolaştım.
Biraz daha gezdikten sonra(instagramda) omzunda bişey hissettim.
Başımı daha cevirdigimde kafasını omzuma koymuş ne yaptığıma bakan woo Hyung u beklemiyordum. Yerimden kalktım ve gözlerimi büyüterek woo Hyung a baktım. O güneş varken dışarı çıkamıyordu ki...
33. Bölüm
Misa'dan
"Woo sen dışarı çıkamıyordun?"
"Ah. Bi süredir çıkabiliyorum. Bana yardım ettiğin günden sonra bazı şeyler değişti. Anlatsam anlamazsın o yüzden boşver"
"Peki... neden burdasın?"
O tam bir şey söyleyecekken yanımıza küçük bir çocuk geldi.
"Abiy bu abya kim?"
"Sıkıldın mı woo bin?"
Woo bin dediği kişi kafasını salladı ve beni süzmeye devam etti.
Ben de rahatsız oldum ve elimi uzatarak ismimi söyledim. O da elimi sıktı ve kendi ismini söyledi.
"Abya siz sevgiyi misiniz?"
"Hayır woo bin. O benim arkadaşım demi Hyung?"
"Ah evet. Eğer sıkıldıysan gidebiliriz Bin?"
"Hayıy abiy ben misa abyamya duymak istiyoyum."
Woo yu kucağına aldım. Birlikte bir kaç saat zaman geçirdikten sonra evime gelmiştim. Kapıda bi not vardı. Içeri geçince montunu çıkarıp notu okumaya karar verdim. Boş bi koltuğa geçtim ve okumaya başladım. Notta:
Misa...
Şu an kim olduğum önemli değil ama jimin seni aldatıyo. Bugün sınavda oturduğu kız onun kuzeni falan değil. Eğer sorarsan büyük bir ihtimalle sana yalan söyleyecek. Iki gün sonra ***** kafesine git. Orda bi not bulacaksın ve her şeyi anlayacaksın.
Yakında öğrenirsin...
Sanırım bu bana mesaj atan kişiydi. Kafama takmamaya çalışıyordum ama neden böyle bişey yapmış olabilirdi ki. Hani beni seviyodu. Saat gecenin 12 siydi. Sevgilisi var diye beni anlayacağını düşündüğüm sung bae yi aradım. Umarım açardı.
"Ah şey rahatsi z ettiysem-"
"Gece gece noldu be kızım uykumdan uyandircak kadar önemli bişey olmadı ya?!!"
Ona herşeyi anlattım ve o da beni teselli etti. Okulda onu umursama gibi şeyler dedi ve telefonu kapattık. 2 saattir telefonla konuşmuştuk. Sanırım 5 saatlik uykuyla okula gidicektim.
~sabah~
Uykumu alamamış bir şekilde alarm sesiyle kalktım. Rutin işlerimi yapıp üstüme şort ve göbeği açık olan bir tshort giymiştim. Uygun bir ayakkabı seçtim ve evden çıktım. Güneş çok güzel duruyodu. Kapıyı kilitledim ve okula gitmek için yürümeye başladım. Kaldırımda yürürken birisi kolunu omzuma attı. Bu kris di.
"Selam knk. Pek de mutlusun bakıyorum da?"
"Ah evet. Sadece kendimi değişik hissediyorum."
"Jiminle mi buluşacaksınız?"
"Biz onunla ayrıldık. Sanırım o yüzden mutluyum."
"Depresyonda olman gerekmiyo muydu? Ağlamak için gerekli olan omuza sahibim"
"Ağlamak mı? Değmeyecek birisi için asla ağlamam kris. Bana dondurma al!"
Dediğimi yaptı ve sevdiğim dondurmadan aldı. Birlikte okula gittik ve bizimkilerle arka bahçedeki boş bi banka oturduk. Şu an herkes çok mutluydu.
Tao=kanks tae seninle konuşmak istiyormuş.
"Bi sorun mu var tao?"
"Hyr. Kantinde seni bekliyo"
Onun dediğini yaptım ve kantine doğru yürümeye başladım. Merdivenden çıkarken jiminin yıne o kızla konuştuğunu gördüm. Gözleri beni bulmuştu. Bende ona gülümsedim ve kantine çıktım. Bu onu umursamadigim anlamına gelsin istiyordum. Umarım onu sevmediğimi yakın bi zamanda anlar.
