10. Bölüm

917 89 16
                                    

"Lanet olsun Tae, şunu söylemeyi kes." Kolumu ısrarcı esmerimin elinden kurtarırken kaşlarım çatılıydı ve artık sinirlenmeye başladığımı hissediyordum. Pijamamın kolunu sündürüyordu. Ayrıca sevdiğim adamın karşısında beni rezil ediyordu. Gereksiz herif.

"Minnie, lütfen. Senin yanında yatmama izin ver. Ben Seokjin ile yatmak istemiyorum. Bu herif uykusunda kareteciye dönüşüyor, bedenimin ağzına sıçıyor. Lütfen." Taehyung hala ısrarla dakikalardır söylediği şeyi söylemeye devam ediyor ve sinir katsayımın hızla artmasına sebep oluyordu.

Seokjin ise bize sizden iğreniyorum temalı bakışlarını atarken, Yoongi ile Hoseok kafaları karışmış bir halde bizi izliyorlardı. Evet, bir süredir arkadaştık ama henüz bizim bazı tuhaf davranışlarımıza alışamamışlardı. Jungkook mu? Şey, onun yüzünde gayet eğlendiğini belli eden bir gülüş vardı ve başı, en son sözü söyleyene dönüyordu sürekli. Bu da sinirimin hızla artmasına sebep olan etkenlerden birisiydi.

Jungkook'un evine yatıya gelmiştik. Sabah beşimiz birlikte Jungkook'un evine gelmiştik vakit geçirmek için ve Jungkook'un aşırı ısrarlarıyla geceyi burada geçirme kararı almıştık. Taehyung bizim eve gidip üçümüz için de bir pijama takımı getirmişti. Hoseok ile Yoongi ise sık sık burada kaldıkları için zaten burada bulunan pijamalarını giymişlerdi. Hepimiz pijamalıydık, Jungkook hariç. Onun üzerinde gri bir eşofman altı ile siyah bol bir tişört vardı. Aşırı seksi görünüyordu, eşofmanla bile. O üzerini değiştirdiğinden beri bunu nasıl başardığını sorup duruyordum kendime. Nasıl bu kadar seksi, yakışıklı ve sevimli olabiliyordu?

Sevgili sevdiğim hepimize oda göstermişti. Yoonseok çifti bir odada, ben Seokjin ve Taehyung da bir odada kalacaktık. İki odaya sığdırmayı başarmıştı bizi. Aslında boş bir oda daha vardı ama Seokjin ve Taehyung bizi birbirimizden ayıramazsınız deyince üçümüz de aynı odaya yerleşmiştik. Pişman değildim, Taehyung benim yanımda yatmak için ısrar edene kadar. Taş, kağıt, makas oyununda ben ikisini de yenerek istediğim tek kişilik yatağı seçmiş, Taehyung ile Seokjin'in payına da çift kişilik yatakta beraber yatmak düşmüştü.

Halimden memnundum çünkü birisiyle yatmak beni deli ederdi ve genellikle uyuyamazdım. Birisiyle uyumayı ancak moralim çok bozuksa kabul ederdim geçenlerde Seokjin ve Taehyung ile beraber yattığım gibi. Ama şu an moralim bozuk falan değildi, gayet normal bir ruh halindeydim -hatta sevdiğim adamın evinde kalacağım için heyecanlıydım da- ikisini de yanımda istemiyordum. Kimseyi yanımda istemiyordum, Jungkook hariç. O her zaman bir istisnaydı, her şekilde.

Tek başıma güzelce yatmayı hayal ederken benim aptal esmerim, beni hiç de şaşırtmayarak yanımda yatmak için ısrar etmeye başlamıştı. Seokjin'i tek kişilik yatağa atmayı, ikimizin de çift kişilik yatağa geçmesini amaçlıyordu büyük ihtimalle. Seokjin açısından olumlu bir durumdu, ilk başta bu durumdan hoşlanmıştı. Ta ki bu ısrarlar beni de, onu da bezdirene kadar.

"Beni engelleyemeyecek kadar zayıfsan, boşuna spor salonuna gidiyorsun demektir, Tae." Seokjin Taehyung'a laf attığında sinirle gözlerimi yumdum. Neden ben? Neden her seferinde beni rezil edecek bir şey yapıyorlardı? Bunu hobi mi edinmişlerdi kendilerine, zevk mi alıyorlardı?

Kendimi zor tutuyordum, Jungkook'a çirkin yüzümü göstermemek için öyle bir sıkıyordum ki kendimi kaslarım ağrımaya başlamıştı. Sinirlendiğimde bambaşka biri olduğumu söylemiştim. O zamanlar da kendimi kontrol edemiyorum ve Jungkook'un beni öyle biri olarak tanımasını istemiyorum, bir canavar gibi. Ayrıca ona söylemem gereken bir şeyi ağzımdan kaçırabilir, ona karşı da sert çıkışlar yapabilirdim.

"Seokjin, konuşma bence." Taehyung'un ses tonundaki imayı anlamıştım. Gözlerim hala kapalı olduğu için onları göremiyordum ama ses tonları bile yüz ifadelerinin nasıl olduğunu anlamama yetiyordu. Onları çok iyi tanıyordum.

Just FriendsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin