19. Bölüm: Lunapark

153 24 79
                                    

Helööö... 

Ben geldim jslnkfmdsdfd. 

Sizleri çök seviyörüm. 

Oy ve yorumlarınızı esirgemeyin emi guzum ausdjnklasm. 

İyi okumalar^^ 

"Fakat savaşın seyiri değişiyordu." 

*** 

(19. Bölüm) 

İki yıl önceki bana sesleniyorum. O gün aşık olduğun kişi senin hayatını değiştirecek. Ama bilerek değil, onun için yanına öyle birisini almış olacaksın ki... Kalbinin rotası değişecek. Öyle birisi olacak ki; Dışarıya karşı buz gibi olan suratı, sana karşı daima gülecek. Birbirinize sözler vereceksiniz. Birbirinizi koruyacaksınız. Yeri gelecek savunacaksınız.

Ama daima, yan yana olacaksınız.

Daima...

Suratına maymun popişi görmüş küçük çocuk gibi baktığımdan emindim. Hala ne diyeceğimi bile bilmiyordum. Şu lanet kalp niye bu kadar hızlı atıyor onu da bilmiyordum gerçi.

KAAN'DAN

Koridorun başında annemin bizi izlediğine emindim. Ne arıyordu burada bilmiyorum ama barıştığımızı görünce sevinecek ve bunu direk babama uçuracaktı. Bu kadar dibindeyken parfümünün kokusu burnuma doldu. Güzel kokuyordu. Aklıma Okan'ın benden çarptığı parfümlerim gelince yine içimden ona saydıracaktım ki dudaklarını aralayınca ne söyleyeceğini merak edip beklemeye başladım.

-Yok ananın deve görmüş gözleri.

Dediğinde kahkaha atmamak için dudaklarımı birbirine bastırdım. Ciddi ciddi sevsem - ki ben kimseyi sevmezdim- ve itiraf etsem bunu diyecekmiş demek ki... Annemin gittiğini fark edince kulağına eğildim. Nefesini tutan bir adet sardunya vardı şu an karşımda. Görende boğuyoruz sanır. Eh, etkimde kaldıysa demek ki.

-Annem oradaydı diye dedim. Seni sevmiyorum evet ama diğer söylediklerimde ciddiydim. Senin için her şeyi yakarım, sardunya. Kendimi bile.

Dediğimde geri çekildim ve onu bırakıp ilerlemeye başladım. Bir süre orada öylece dikildikten sonra koşarak yanıma geldi ve yanımda sessizce yürümeye başladı. Cidden içimde saçma bir şekilde büyüyen onu koruma duygusu vardı. Sanki birisi ters bir şey dese masa sandalye girişecek gibiydim. Gerçi bana gerek kalmadan bunu o da yapardı. Vahşi kızım benim.

Nereden benim kızım oluyor orası ayrı bir sıçmık zaten.

-Nereye?

Dediğinde omuz silkip kantine yöneldim.

-Açım.

-Bana da mı ısmarlıyorsun.

Deyip sırıttığında gururla baktım.

-Gurur duymam normal mi?

Dediğimde sırıttı. Nisanın sevdiğim taraflarından birisi de şu didişmelerimizdi. Kantine girdiğimizde gözüm Melisayı aradı. Allah'tan burada değildi. Kıza git de diyemiyordum kırılır diye. Yapıştı sülük gibi. Ama Nisan öyle mi? Kıza bas git diyor kız hala yanımda duruyor. Bu sırıtmama sebep olurken bir masaya oturdum. Nisan da karşıma otururken tek kaşımı kaldırdım. Bana anlamazca bakınca göz devirdim.

-Ne istiyorsun?

Dediğimde sırıtarak düşünmeye başladı.

-Merak etme 1.5 yıl daha buradayız.

Modern Zaman MasalıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin