~ KESİT ~

760 59 28
                                    

Selam arkadaşlar..

Umarım bu hikayeme de hak ettiği değeri gösterirsiniz..

..

Hande'nin anlatımıyla..

Sabaha karşı kendimi zorla koltuktan kaldırdım, her yerim acıyordu. Bütün gece uyumamış salonu toplamıştım. Ellerim kesiklerle doluydu, kurumuş kan lekelerini lavaboya giderek ovuşturdum.

Hiçbir şey hissetmeyecek kadar kötüydüm. İyi olmadığımı biliyordum ama işe gitmemezlik yapamazdım.

Hazırlandım.

Şirkete her zamanki saatimde vardım. Odama girdim. Bugün toplantı yoktu, bütün gün odadan çıkmaya niyetim yoktu.

Tolga'nın işe gelip gelmediğini bilmiyordum. Perdem tamamen kapalıydı ve ucundan bile bakıp onu görmeye gücüm yoktu. Bir süre sadece kafamı toparlayıp işime yoğunlaşmalıydım.

Haklı olduğunu adım gibi biliyordum.

Anlatmıştı bana yıllar öncesinde yaşadıklarını. Hoşlandığı kadının bebeği istemeyerek aldırışını, onu terk edişini ve bu yüzden bebekler konusunda hassas olduğunu. Bunu bile bile bebek aldırmam ise onu daha da delirtmişti.

Düşünceler, yaşadıklarımız içimi pare pare ederken, kendimi işe veremediğim açıktı.

Kapım çaldığında, gel diye seslendim. Asistanı kapıyı açmış, bir adım atmıştı. Beni bu halde gördüğünde duraksadı. Kadın da Tolga'nın hışmına maruz kalmış gibiydi..

"Hande hanım, Tolga bey sizi istiyor. Odasında.." dedi. Başımı salladım.

"Tamam, geliyorum.." diyerek kalktım yerimden.

Saçlarımı dağınık bir halde kelebek tokayla toplamıştım, tutamlar yüzüme dökülüyordu. Pantolon, bluz ve uzun bir hırka giymiştim. Makyaj yapmamıştım, olduğun gibi çıkmıştım evden görünüşümü önemsemeden. Ayşe beni bu halde gördüğü için daha da korkmuştu. Anlamış olmalıydı..

Hırkama iyice sarınıp, kollarımı göğsümde birleştirerek odadan çıktım ve onun odasının kapısına gittim. Bir kez vurdum kapıya, birkaç saniye bekledim ve odaya girdim.

Sırtı bana dönük halde, ayakta dikilmişti. Masasının hemen arkasındaki büyük camlardan dışarı bakıyordu. Siyah bir takım giymişti, elleri ceplerindeydi. Öylesine geniş ve heybetli duruyordu ki.

"Beni istemişsiniz Tolga bey, buyrun.." dedim, geldiğimi bilse de..

Birkaç dakika sesiz kaldı. Üzerimdeki hırkayı daha da çekiştirerek sardım etrafıma. Kollarımı umursamazca birbirine bağladım tekrar. Artık hiçbir şey umrumda değildi. İşten çıkartacağı açıktı..

Yavaş yavaş, başını önüne eğmiş halde bana doğru dönmesini izledim. Yüzünü tamamen bana dönünce, başını da yavaşça kaldırdı.

Beni gördüğünde ise kaşları çatıldı, gözleri küçüldü. Yüzü çok ama çok ifadesizdi.

Boş boş bakmaya devam ettim.

"Gel.." dedi, masanın üzerinde duran küçük bir kutuyu eline aldığında. Yaklaştım. Aramızda iki adım kalana kadar yaklaştım.

"Evet, ne istiyorsunuz?" dediğimde, elindeki kutuyu açtı. İçinde haplar vardı.

"Bunları iç.. Gerçi sen benden hamile kalmamak için tedbirini çoktan almışsındır ama gözlerimle görmek istiyorum.." dedi soğukça. Elimi uzatıp, haplardan alıp avcuma koymasını izledim.

Ona laf söylemeye gücüm yoktu.

Aldığım hapları iki doz kullanmam gerektiğini bile bile, bir kere de ağzıma attım. Suya bile gerek duymadan yuttum. Gözlerinin önünde.

"Oldu mu? Gidebilir miyim artık.." dedim, en kırılmış halimle. Gözlerime bakmaya devam etti kutuyu masaya bırakırken.

"Üç saat içinde istifra edersen Ayşe'ye haber ver, bir daha içersin.." dedi, uyararak.

"Merak etme. Asla hata yapmam.." dedim, gözlerimi kısarak.

"İyi.. Şimdi geç otur, söyleyeceklerim var.." dedi duygusuzca.

"Oturmak istemiyorum. Ne söyleyecekseniz söyleyin Tolga bey ve bu iş bitsin artık.." dedim başarısızlığımı kabul ederek.

Bu şirketten atıldığımda artık bir görevimde kalmayacaktı. Tolga beni bir daha asla yanına yaklaştırmazdı. Yapamamıştım, başaramamıştım. Başarısız olanlara neler olduğunu iyi biliyordum ama bunu kabullenmiştim. Sadece benden sonra ona yeni bir ajan atayacaklardı muhtemelen. Örgüt bir işi asla yarım bırakmazdı. Elimden geldiğince, tabi beni dinlerse, onu uyaracaktım.

"İş bitsin derken?" dedi, kaşları iyice çatılarak. Masasına oturdu.

"Beni işten kovacağını biliyorum. Yüzümü görmek istemiyorsun, sesimi duymak istemiyorsun.. Hatamı kabul ediyorum. Ben gitmeye hazırım. Fazla uzatmaya gerek yok.." dedim açıklayarak.

Yaşadıklarımız ağır şeylerdi, artık bu şirkette onunla çalışamazdım.

..

Devam edecek!

İstediğim ilgiyi görürsem eskisi gibi, bölüm yarın akşam gelecektir.

Bilginize..

MAVİ GÖREV (TAMAMLANDI!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin