~ KESİT ~

1.1K 51 25
                                    

Selam okuyucular..

Sizlere ufak bir kesit gönderiyorum bu saatte, akşama görüşmek üzere..

Keyifli olsun..

..

Hande'nin anlatımıyla..

"Aa Tolga!" diye cırlayan bir ses duymamızla ikimizde bakışlarımızı birbirimizden çekip, bizi bölen kadına çevirdik.

"Ceren!" dediğinde Tolga, ayağa kalkmıştı. Kadınla sarıldılar, selamlaştılar. Naber ve nasılsınlar havada uçuşurken, dikkatle inceliyordum onları.

"Tanıştırayım, Hande.. Şirketteki danışmanım.." dediğinde beni göstererek kaşlarımı çattım. Bu tam olarak doğru sayılırken, onun özel hayatında hiç olduğumu vurgulayan bir şey değil miydi?

"Hande, Ceren de benim üniversiteden arkadaşım.." dediğinde ikimizde birbirimize kıskanç bakışlar atıp tokalaştık. Yerimden kıpırdamamıştım bile ve sinirim tepemdeydi.

"Memnun oldum.." dedim yarım ağız, aynısını o da yaparken.

"Bir ara görüşelim, özledim seni.." dediğinde kadın, işte tüylerimin diken diken olduğu an bu andı.

"Çok çalışıyoruz, fazla müsait olamıyor Tolga bey.. Fazla vakti olduğunda da zaten benim yanımda oluyor." dedim, Tolga'nın cevap vermesini beklemeden.

Ben fazla kıskanç bir kadındım!

"O bana fırsat yaratır, değil mi Tolga?" dediğinde kadın şımarıkça, Tolga gözlerini benden kaçırıp kadını savunurcasına konuştu. Şaşkındım.

"Yani.. Öyle tabi.." falan diye bir şeyler geveledi, ellerini saçlarına daldırırken.

"O zaman haber bekliyorum, istediğin zaman.. Hoşçakal.." dediğinde Tolga'nın yanağını öpüp, kalçalarını oynata oynata yanımızdan uzaklaştı.

Gözlerim anında, rahatça karşıma oturan Tolga'ya çevrildi.

"Ceren böyledir işte.." dedi tebessümle. Saçma sapan konuşarak. Gözlerimi daha da dikip, cevap vermeden onu izledim. Gergin gibiydi, huzursuzdu.

"Bunlardan çok var mı?" dediğimde sakince, gözleri üzerimde gezindi. Anlamıştı.

"Ehh işte.." dedi, dudaklarını dişleyerek.

"Ahh ne hoş.." dedim alayla sırıtarak..

"Öyle işte.." dediğinde umursamazca ve kaçar gibi, anında yüzüm gerildi.

"Bir daha ben yanındayken yanımıza gelen kadınla bu kadar samimi olursan.." dediğimde, cümlemi tamamlayamadım. Şu durumda ne diyebilirdim cidden?

"Yoksa sen beni kıskandın mı?" dediğinde, yine kolyeme baktı. Zevkle sırıttı anında.

"Yoo, seni neden kıskanayım ki ben.." dedim omuz silkerek..

"Belli.." diye mırıldandı, benim anlamadığım bir şekilde güldü. Önemsememeye çalışarak şarabımı suymuş gibi diktim ve hızlıca içtim.

Oysa boynumdaki kolyenin, hissettiğim on duygunun da habercisi olan his kolyesi olduğunu bilemezdim.

"Yavaş güzelim.." diye uyardığında, ifadesizce baktım yüzüne.

"Gidelim.." dedim yerimden kalkarken. Artık dayanamayacaktım.

"Ama daha yemeklerimizi bitirmedik.." dediğinde anlamayarak, yanına yaklaşıp kulağına dudaklarımı yaklaştırmak için eğildim. Ardından fısıldadım.

"Acil sevişmemiz lazım Mavi, seni içimde istiyorum.."

Bu yeterli olmuştu işte hemen kalkması için..

..

Devam edecek!

Akşam 21.21'de görüşmek üzere..

Herkese iyi ramazanlar!

MAVİ GÖREV (TAMAMLANDI!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin