BÖLÜM 9
Herhangi bir ayın herhangi bir haftasının ilk günü, yani Pazartesi. Her anlamda boş geçen iki haftanın sonunda kendisiyle gerçekleştirdiği bol küfürlü bir arbededen sonra çıkmıştı evden. Normal bir insan gibi giyinmişti, sweatshirt falan yani.
Yetmiyordu artık ona Melis resim yapmak için, sanki ilham perileri onu birden terk etmişti. "Terk etsinler amına koyayım, kim kaldı ki beni terk etmeyen."
Çok yakın olmasalar da eski bir kız arkadaşı vardı onunla buluşacaktı. Şimdi siki ağzından yukarda gezenler sevgilisi miydi gibi sorular sorabilir, değildi hiçbir zaman da olmadı, sadece arkadaşıydı. Neden kız arkadaşı olarak vurguladığımı merak ediyorsanız da bir kadınla bir erkek arkadaş olmaz ya hani siz öyle dersiniz ya o yüzden öyle belirtme ihtiyacı duydum. Arkadaş, kız arkadaş...
Böyle de dedim ama bende olamayacağını değil ama olmaması gerektiğine inanırım. Kaan'ın nasıl olabiliyor o zaman? Büyük soru işareti değil mi? Kaan'ın olur, yeri gelir siki elinde dolaşır ama kişiliksiz, cibilliyetsiz, yoldan geçen herhangi bir kadına ''amını yutarım senin'' diye içinden geçiren orospu çocukları gibi hiçbir zaman olmamıştır.
Şimdiden söyleyeyim üzerine alanlar çekinmesin rahat rahat alsınlar almayanlarında yalanlarını sikeyim Türkiye de yaşıyoruz, kimi sikiyorsunuz siz amına koyduklarım diyebilmek vardı ama maalesef diyemiyoruz...
İşte bu yüzden bir erkek ile bir kadın arkadaş olmamalıdırlar, en azından birbirlerini kandırmamalıdırlar. İçgüdüdür bu, kokunuza asılanlar var hanımlar herkesi o kadar temiz zannetmeyin. Bu çıkarıma ise zor yoldan varmış insanlar var. Ne insanlar gördüm kız arkadaşını kardeşi gibi sevip onu kardeşi yerine koyan ve bu kızın etrafındaki onunla yatmayı aklından dahi geçirmeyen tek erkek olduğu halde, hatta öyle bir ihtimali olsa elinin tersiyle iteceği halde gün gelip te kızın ''sen kimsin ki?'' benzeri bir tabiri bu adama yöneltmesiyle hayaller yıkan.
Şimdi bu duruma maruz kalmış herhangi bir adam o kadına "senin gelmişini geçmişini sikeyim, keşke sikseydim "dese bile haklıdır ki ben böyle söylemlere kesinlikle ve kesinlikle karşıyım. Üzmeyin böylelerini kızlar, değer bilin biraz. Oldu da üzdünüz diyelim ki, genelde üzüyorsunuz o zaman o kankalarınız ya da kardeşleriniz çıldırıp akla hayale gelmeyen küfürler ettiğinde bari bir düşünün nerede hata yaptığınızı ama siz düşünmezsiniz çünkü bu ülke de düşünmek en yorucu iştir.
Şimdi hanımlar sert bir giriş oldu ama beni art niyetli sanmayın bu söylediklerimin hepsi sizin hayrınıza, belki kimileriniz gerçekten kurnazdır gözlerinden alev çıkar kimileriniz ise yavru bir kedi kadar saftır. Erkeklerde durum böyle değil çoğu erkek saf gözükür ama aslında değillerdir, çünkü erkekler plan yapar taktik yapar ne yapsınlar muhtemelen yapacak başka işleri yoktur.
Komik olmaya çalışırlar, hepsi duymuş tabi "kadınlar onları güldüren erkeklerden hoşlanırlar" diye. Sahiplenmeye çalışırlar bu da bu topraklara özgü bir şey "kadınların onları sahiplenen erkeklerden hoşlanması" çaktın mı güçlü erkek figürü. Bunların hepsi taktik hanımlar. Amaç ne sizi tanımak ne kendini tanıtmak sırf sizi günümüzde geçerli kriterler doğrultusunda etkilemek. Sonra... Sorsan hepsi evlenmek ister. Yanlış erkekleri alıyorsunuz yakınınıza, ne yapılabilir derseniz de inşallah güzel... derim, bu kadınlar akıllanmaz.
Velhasıl kelam Kaan yalnızlığını arkadaşıyla gidermeye çalışacaktı. Yanında çok konuşmadığı, farklı maskelerinden birini taktığı arkadaşının, senelerdir süregelen bir arkadaşlıkları olmasına rağmen Kaan'ı hiç tanımayan daha düzgün bir ifade ile Kaan'ı Kaan'ın göstermek istediği gibi tanıyan bir arkadaşıydı Gamze. Kaan buluşacakları mekana geldiğinde Gamze oradaydı, uzaktan el işareti yaparak yanına gitti, ara sıra görüşüyorlardı ama uzun bir süredir görüşmemişlercesine sarıldılar. Kaan'ın onla buluşmaktaki ana nedeni şuydu "o bir şeyler anlatır ben dinlerim zaman geçer."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mutluluk Sektörü - GOOGLE KİTAPLARDA SATIŞTA!
Storie d'amorePsikolojik altyapı üzerine düzenlenmiş bir kitap. Yeri geldiğinde toplum yergisi yeri geldiğinde aşk bazen yalanlar. Ülkemizdeki seks işçiliğinin gerçekleri ile harmanlanmış edebi bir eser. Kısacası gerçek bir jigolo öyküsü.