EVET ARKADAŞLAR... ANLAŞMAYI TAZELİYORUM SİZLER İÇİN... SİZ YORUM YAZDIKÇA VE BEĞENİ DE BULUNDUKÇA BÖLÜM GELECEK... BUNDAN RAHATSIZ OLABİLİRSİNİZ... ŞİKAYETÇİ OLABİLİRSİNİZ... BUNLAR BENİ İLGİLENDİRMİYOR :) ÇÜNKÜ BEN BUNLARLA BESLENİYORUM... BUNU KARŞILIKLI ETKİLEŞİM OLARAK GÖRÜYORUM... İYİ OKUMALAR... BOL KEYİFLER...
Acıkmıştı...
Kendisini tutmak için her şeyi yapıyordu ancak gerçek anlamda acıkmıştı. Üç gün sonunda acıktığını hissetmeye başlamıştı. Ancak kendisini tutmayı başarmıştı. Bir haftanın sonunda avlanmaya çalışmıştı ama hiçbir kanı içemiyordu. Hayvanların kanı bile yanlarına yaklaşamayacağı kadar kötü kokuyordu.
Kendisini engellemeye çalışmıştı. Bir buçuk haftanın sonunda yattığı yerden kalkamayacak bir hale gelmişti. En sonunda da kendisini ısırmaya başladığında durumunun kötüleştiğini kabul etmek zorunda kalmıştı.
O adam gelmeyecekti. Zaten öyle bir zorunluluğu da yoktu. Ciara'nın gitmesi gerekiyordu ki oraya direk ön kapıdan giremeyeceğinin farkındaydı. Girdiği anda Scarlett'i ele vermiş olurdu. Ancak malikâneye tekrar girememesi için önlem almışlardı. Biliyordu çünkü sürekli etrafında dolanıyordu.
Kourakin onu kendisine bağlamıştı şimdi de onu bekliyordu. Genç kadın, bedeninin titremesine engel olmaya çalışarak öylece durdu. Pencereleri demirlerle kapatılmıştı. İçerisi kameralarla izleniyordu. Dışarıda arttırılmış güvenlik ve köpekler vardı.
Tek şansı üzerindeki deniz kokusu ve hızı olurdu. Onları atlatabilirdi ama binaya direk giremezdi. Çok tehlikeli olurdu. Elbette ki yakalanacaktı. Zaten oraya Reyes Kourakin'in onu yakalaması için gidecekti ancak bunun Scarlett'i zorda bırakmasını istemiyordu.
Scarlett, oradaki herkesin icabına bakabilirdi ancak safkanlarla bir şey yapamazdı.
Genç kadın destek almak için sırtını ağaca yasladı ve yavaşça aşağı kayıp oturdu. Neredeyse hiç gücü yoktu. Öyle ki bileklerinde açtığı ısırık yaraları bile iyileşmiyordu. Birine böyle bir şekilde bağlı olmak gerçekten iğrençti ve madem Reyes Kourakin onu böyle lanetlemişti Ciara'da ondan eksik kalmayacaktı.
Bu şey ikisinden biri ölene kadar durmayacaktı ve eğer ya hep ya hiç durumundalardı o zaman Ciara'da bu şekilde oynayacaktı. Tıpkı onun yaptığı gibi kanayan bileğini onun ağzına tıkayacaktı.
Şimdilik içeri girmenin bir yolunu bulması gerekiyordu...
"Beni mi çağırmıştınız?"
Kadın ellerini önünde birleştirmiş başı öne eğik bir şekilde hemen karşısında duruyordu. Duruşu son derece rahat ve etrafında sakin bir havası vardı. Açıkçası sıradan birisi bu kadar şey olup biterken onun kadar sakin kalamazdı. Özellikle de iki hafta önce kardeşinin bulunduğu ormandan gelen güç sarsıntılarını düşününce.
Bu kadın ya çok iyi bir oyuncuydu ya da çelik gibi sinirleri vardı. Ancak her ne olursa olsun rolünü devam ettirmeye çalışıyordu. Gerçekten takdire şayandı doğrusu.
Reyes, hafifçe gülümsedi ve başını salladı. "Adım ne demiştin? Unuttum" dedi nazik ama alaycı bir sesle.
"Jane" dedi Scarlett sakince.
Yalan söylediğini biliyordu. Ancak onu suçlayamazdı. Sonuçta onun yerinde kendisi olsaydı adı herhangi bir şey olabilirdi. Derin bir nefes alıp verdi ve gözlerini tepelerindeki aya dikti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LANETLİ EVLİLİKLER 2- LANETLİ BAĞ
FantasíaKATHLEEN VE ALEXANDER İLE BAŞLAYAN SAVAŞ BU SEFER GENÇ NESİL İLE DEVAM EDİYOR.