Çok sinirliydim. Yerimde duramıyordum ve herkese saldıracak gibi bir tavır takınmaya başlamıştım. Elbette , insanlara bu tavırlarımı göstermiyordum ama içim içime sığmıyordu. Bu hislere sahip olmamı sağlayan Profesör ise tam bir ..... aptalın tekiydi. Dördüncü seneme geçtiğimde , artık bir şeylerin değişmesini bekliyordum. Öyle de olmuştu . Ama istediğim gibi değildi. Örneğin Karanlık Sanatlara Karşı Savunma dersimize çok sinir bozucu , cinsiyetçi en önemlisi de Hogwarts'dan mezun bir Profesör geçmişti . Erkek , 1 75 uzunlukta , yaşına göre kırlaşmış koyu sarı saçlı koyu mavi gözlü sinir bozucu bir çehresi olan suratına yumruk atmak isteyeceğim birisiydi. Onca yaptığı - kızlara karşı - cinsiyetçi hareketlerine rağmen kızlar ona bayılıyordu . Ne ahmaklar ama !
Okulun en başarılı öğrencisiydim . Fransa'da ki üst mevkide olanlar benim yeteneklerimi konuşuyordu. Ama kız olduğum için bu salak herif notlarımı düşürmek içim en ince ayrıntısına kadar uğraşıyordu . Ben elbette ona hiçbir fırsat vermiyordum. Şaşılacak derecede kimsenin bilemeyeceği soruları bilip ona cevap veriyordum. Cevapladığım sorular doğru olunca da yüzünün aldığı şekil o kadar tatmin ediciydi ki!
Bu çatışmalarımız normal olsa da - bu herife karşı - yüzünde tanıdık güvenilmez bir ifade vardı ve bazen not aldığımız zaman bana yan gözle öyle bir bakıyordu ki sanki zamanında karşılaştığı birisi hiç değişmeden gelmiş ve karşısında duruyormuş gibiydi. Bu bakışlar sırasında gözleri çok tuhaf parlıyordu. Eskiden yaşadığı her ne ise bu ırkçılığını doğurduğuna emindim. Diğer Profesörler de aynı şeyi düşünüyorlardı . Hatta kararlarında çok netlerdi . Bende zamana bırakarak adamı görmezden gelmeye başladım.
---------------------------------------------------------------------------------------------------
' Genç oğlan gözleri kısarak , gölün kenarındaki kızı izliyordu . Kız ise arkasında onu izleyen oğlandan habersizdi . Çünkü tüm dikkati kara ormanın içinde ki hareketlilikti . Gözleri , sarı ince bir yüzey ile kaplanmıştı . Bu , yeteneklerinden birini kullandığı anlamına geliyordu . Ve bu yeteneklerini fark eden üç kişi vardı.
Kızın gözleri normale döndü. Ama şimdi endişe ile kaplanmışlardı . Koşar adımlarla hiç tereddüt etmeden ormana daldı . Arkasından onu izleyen oğlan ise kararsızlık içinde bir süre yerinde durdu ve arkasından koşarak onu takip etmeye başladı .'
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Okuduğum okulda , yani Beaxbatons'da her yıl etkinliklerin yanı sıra yarışmalar ve balolar düzenlenir ve dünyanın her yerinde kurulmuş okullarından temsilci olarak müdür ve müdireler gelir , bu kutlamaya katılırlardı .
Bu kutlamalar hiç benlik olmasa da gitmem gerekiyordu . Ben başarılı , zeki bir öğrenciydim ve okulumun bir temsilcisi , sembole dönüşmüştüm. İstemesem de bekleniyordum. Ayrıca zaman kazanmak için kullanabileceğim sihirli eşyalar tılsımlar vardı . O yüzden o kadar da işimi önemsemiyordum.
Üzerime geçirdiğim siyah elbiseye baktım. Bu elbise , Fransız kumaşından yapılsa da el işi tığ örmeler ile dizayn edilmişti . Teker teker . Ama ben bu elbiseyi kendim yapmıştım. Evet , kendi elbiselerimi kendim yapıyordum çünkü bu dönem modası hiç benlik değildi ve kendime ait bir tarz çıkarmak hoşuma gidiyordu . ( Yazar sama yazdığı tüm kitaplarını resmedip instagrama atacak. Bu elbise de dahil.)
Ayrıca , elbiseler kıyafetler çok pahalıydı. Kumaş kolay bulunuyordu . Bazen para vermiyordum bile . Yani , çoğu zaman.
Son kez yaptığım makyajı kontrol ettikten topuzumu düzenledikten sonra . Artık baloya hazırdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Koruyucular : Akıl Ve Kalp - Tom Riddle-
FantasíaBu hikaye büyücü dünyasına gelen sihirli kız ve Slytherin Varisi Tom riddle arasında geçmektedir. Olacakları bilen kızımız hiç vakit kaybetmeden harekete geçer bir yandan da soy ağacını araştırmaktadır. Koruyucular serisinin Tom Riddle zamanında ge...